Alkaralar

Ziya Adnan · Site Admin Kayıt: May 06, 2003

Sen uyu ben deplasmana kaçayim Yollarda inceden cigara sarayim Sevgilim bu gece hiç bekleme beni Askindan da önce gelir gözgöz sevgisi… Sait Faik Abasiyanik, Türk edebiyatinin büyük ustasi bir hikâyesinin girisine söyle baslar; “Kuslari bogdular, çimenleri söktüler, yollar çamur içinde kaldi. Dünya degisiyor dostlarim. Günün birinde gökyüzünde, güz mevsiminde artik esmer lekeler göremeyeceksiniz. Günün birinde yol kenarlarinda, toprak anamizin koyu yesil saçlarini da göremeyeceksiniz. Bizim için degil ama, çocuklar, sizin için kötü olacak. Biz kuslari ve yesillikleri çok gördük. Sizin için kötü olacak. Benden hikâyesi…” *** Türk futbolunun pek alisilagelmis tozlu toprakli sandalci kavgasina bulandigi, paranoyak bir istanbul masalina dönüsmüs sampiyonluk yalaninin arifesinde, yine bir Mayis sikintisinda, gazetelerin birinin arka sayfalarinda küçük harflerle yazilmis, kayip ilani tadinda bir haber yer aldi, muhtemel pek çoklarinin umursamadigi. Malum, simdi sampiyonluk sarkilari zamanlari… Malum, benim ülkemde herkes güçlüyü sever… Yazida, Göztepe takiminin amatör kümeye düstügü anlatiliyordu. Dört sezonda dört küme düsmüstü, üç trilyon borç, borç yüzünden transfer yasagi, iki senedir 16–17 yasindaki PAF takimla ayakta kalmaya çalisiyordu. Bu hazin tabloya ragmen, 3. lig de bile maçlarini sekiz bin taraftari izliyordu. Nice Süper lig takimina nispet yaparcasina… Her ne kadar Göztepe taraftari olmasam da içim burkularak okudum o yazik satirlari, o yüzden bu yazi. Neredeyse Cumhuriyet ile yasit, güzel izmir’in güzide takiminin birkaç satirdan fazlasini hak ettigini düsündügümden. Agit degil, belki biraz sitem, biraz isyan, biraz yitik düzene baskaldirma. Yakinda asilacaktir köprülere bayraklar, balkonlarda flamalar. Ama uzaklarda bir yerde, köklü bir çinar daha devrildi, çoklarinin haberi bile olmadan… Bu yazi, kaybettigimiz futbol degerinin ardindan. Bu yazi Adnan Süvari’nin efsane takimin anisina… *** Göztepe; 14 Haziran 1925 yilinda, Güzelyali’da, Altay'in Alsancakli ve Güzelyali’li futbolculari arasinda çikan bir anlasmazlik sonucu kurulmus, benim çocuklugumun isyanla baslayan efsane takimi. Çoklari bilmez ama Türkiye’de futbolun ilk kez oynandigi sehirdir izmir. Bugün, üç istanbul takimindan sonra en çok taraftara sahip olan takimlarin basinda gelir Göztepe. Tipki, simdilerde ikinci ligde mücadele veren Eskisehirspor gibi. Adnan Süvari önderliginde, 1968-69 sezonunda, simdilerde UEFA kupasi olarak bilinen Fuar sehirleri kupasinda, 64 takim arasindan yari finale kadar yükselen ilk Türk takimidir Göztepe. Avrupa futbolunda Türk’ün adini duyuran ilk takimdir. 1969-1970 sezonunda Kupa Galipleri Kupasinda bir Lüksemburg takimini ve Cardiff City takimlarini elemis, çeyrek finalde italya'nin ünlü kulüplerinden Roma'ya elenmistir.. Kötü yönetimler, isbilmez, paragöz yöneticiler, ilgisizlik, sahipsizlik yüzünden 1981-82 sezonunda birinci lige veda etmis sonrasinda on sekiz yil boyunca üst üste 2. lig'de mücadele etmistir. Muhtemel bu yüzden, gazetelerin spor sayfalarinda yalnizca istanbul takimlarinin haberlerini okumaya alismis, televizyon kanallarinda ki spor programlarinda kötü bir ninni tadinda ki “Sen – Ben” kavgalarinda yetisen genç kusaklar pek asina degildir Göztepe adina. Bu yasamda çocuk ne görürse onunla büyür. Bir de yasanmis nice güzel zamanlari bilmemek hadisesi var tabi. Bilmedigi seyler insani üzmez zaten. En acisi da kendi sehrine yabanci olmak, stat yollarini babanizin yaninda hiç yürümemis olmak, kendi sehrinin degerlerine sahip çikmamak. *** Uzun bir süre kaybolusun ardindan, izmir’in sari kirmizi’li takimi 1998 yilinda, Göztepe Spor Hizmetleri ve Ticaret Anonim sirketi) adini alarak ikinci ligde sampiyonluk yasayarak yeniden birinci lige döndü. Sevinmisti çoklari. Adnan Süvari efsanesi geri dönmüstü. Umutlar yesermisti. Eski güzel günler geri gelecekti. Ama rekabetsizlik ve kötü yönetilmek ile lanetlenmis Türk futbolunda, izmir yildizi kalici olmadi. Zaman içersinde yesil sahalardan kayip gitmis, feri sönmüs nice yildizlar gibi, sessiz sedasiz kayboldu gitti geçtigimiz günlerde. Tipki, artik çoklarinin adini bile hatirlamadigi PTT, Altinordu, Adanaspor, istanbulspor, Vefa, Beylerbeyi, Beykoz gibi… Artik amatör kümede mücadele verecek Göztepe. Eskiyi hatirlayan futbol sevdalilari iç çekecekler. Futbol tarihimizin sararmis solmus yapraklarinda yerini alacak izmir’in sari kirmizisi, içimiz aciyacak… Baslangici çok eskiye dayanan, uzun, hüzünlü ve yeni nesillerin asla bilmeyecekleri, en fazlasindan büyüklerinden öylesine dinleyecekleri efkârli bir hikâye daha yazildi Türk futbolunda. Bir deger daha sessiz sedasiz yitirildi. simdi sampiyonluk sarkilari söylenecek istanbul semalarinda, her sezon sonu gibi, köprülerde bayraklar, balkonlarda flamalar. Ulema futbol adamlari boy gösterecek televizyon kanallarinda, ama hiçbiri yikilan köklü çinardan söz etmeyecek Türk futbolun en köklü kulüpleri, gözler önünde birer ikiser yok olurken, ilgisizlik, sahipsizlik ve çaresizlik ile lanetlenmisler kervanina bir takim daha katildi. içimiz acidi… Benden hikâyesi… Ziya Adnan

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

izmir futbolunun durumu ilginç. detayli arastirmak lazim aslinda. adamlarda takim enflasyonu var ama hepsini toplasan 1 takim etmiyor.... bize bakiyorum, tribünsel etkinlik anlaminda kiyaslamaya açik 1 takim görünüyor(ankaragücü) koca baskentimizde velhasil digerleri de ligi yeri gelince dibine kadar salliyor, üstüne üstlük birde paf takimi çikip geliyor süper lige...tamam tribünsüz futbol sekersiz muhallebi gibi ama demek ki hersey tribün de degil :idea: izmir futbol piyasasi fazla kaygan sanirim.

Ahmet_Ay · Site Admin Kayıt: Nov 19, 2006

izmir takimlarinda hem taraftar hem maddi sikinti mevcut her yil yardim için izmir Ticaret Odasinin kapisini çaliyorlar o da basariya göre prim veriyo onun disinda ciddi bir gelir kaynaklari yok izmir tarftarida genelde basariya geliyo(voleybol erkek liginde Arkassporu desteklemeleri gibi)

FiratAycik · Site Admin Kayıt: Jul 26, 2006

Ve çinar devrildi.. Göztepe amatörde.. Son maçinda bile çogu Süper Lig takimindan daha fazla taraftara sahip olan takim, yaklasik iki senedir amatör futbolcularla lige tutunmaya çalisiyordu. Geçtigimiz sezon düsmekten son hafta kurtulan Göztepe'nin, Süper Lig'de bir temsilcisi bile bulunmayan izmir tarafindan birakildigi bir çaresiz durum endüstriyellesen futbolun bir geregi olmaktan çok daha acimasiz görünüyor. Türk futbolunun simge takimlarindan birisi olan Göztepe, Türk futbol tarihine adini altin harflerle yazdirmis bir kulüp. Avrupa kupalarinda önce çeyrek finale, ardindan yari finale adini yazdiran ilk Türk takimi olan Göztepe, Cumhurbaskanligi Kupasi'nda iki, Türkiye Kupasi'nda üç, Basbakanlik Kupasi'nda bir kez final oynadi. Cumhurbaskanligi Kupasi'ni 1969-70 sezonunda müzesine götüren ilk Anadolu takimi olan Göztepe, iki kez Türkiye Kupasi'ni (1968-69 ve 1969-70) kazanarak pek çok Anadolu takiminin gerçeklestiremedigi özelliklere sahipti. Daha da ilginci 1950 yilinda Ulusal Lig adiyla oynanan organizasyonda Göztepe, final maçinda Besiktas'i yenerek 'Türkiye sampiyonu' unvanini kazandi. Göztepe, 1980-81 sezonunda ise Karsiyaka ile oynadigi 2'nci Lig maçinda 80 bin küsur kisiye oynanan ve 2'nci liglerde dünya seyirci rekorunu kirarak Guinness Rekorlar Kitabi'na girmeyi basaran bir takim. Bünyesinde pek çok yildiz barindiran ve Milli takimlara pek çok oyuncu veren Göztepe'nin amatöre düsüsüne kadar destekleyen taraftari ise belki de sosyoloji derslerine konu olacak kadar ilginç bir yapiya sahip. Göztepe Spor Kulübü, Altay'in Aydin'a giderken Alsancaklilar ve Güzelyalilar arasinda çikan anlasmazlik sonucunda 14 Haziran 1925 tarihinde kuruldu. Kuruculari Nebil Bey, Kenan Bey, Orhan Bey, Muammer Bey, Nusret Bey, Naci Bey, Hoca Ahmet Bey, Fahri Bey ve Fehmi Simsaroglu'dur. 1926-1953 yillari arasinda 11 kez izmir Lig, üç kez izmir silt sampiyonlugunu elde etti. 1938 yilinda Ege sampiyonu oldu. 1950 yilinda Türkiye sampiyonasi finallerinde önce Gençlerbirligi'ni, ardindan Besiktas'i yenerek 'Türkiye sampiyonlugu'nu kazandi. Bu, izmir'in ilk Türkiye sampiyonlugu oldu1962 yilinda Federasyon Kupasi finalinde Fenerbahçe'yi yenerek kupayi kazanan izmir'in sari-kirmizili kulübünün basarilari, bu dönemden sonra artti ve ünü uluslararasi boyut kazandi. Artik Göztepe, hem Türkiye liglerinde, hem de Avrupa'da büyük basarilara imza atan bir takimdi. 1965-66 sezonunda Türkiye Kupasi'nda Altay ile final oynayan Göztepe, normal süresi 2-2 biten maçta yazi-tura ile kupayi Altay'a kaptirdi. Yagmur çamur demeden düstük senin pesine, Atletico Madrid'e, üç gol atan Göztepe! Göztepe, 1968-69 ve 1969-70 sezonlarinda Türkiye Kupasi'ni kazanmasinin ardindan 1969-70 sezonunda yeniden Cumhurbaskanligi Kupasi'ni müzesine götürdü. . 1964-1972 yillari arasinda Avrupa kupalarinda ülkemizi basariyla temsil eden Göztepe, 1967-68 sezonunda çeyrek, 1968-69 sezonunda yari finale yükselebilen ilk Türk takimi olma onuruna ulasti. Atletico Madrid ile eslestigi sezon ilk maçta farkli yenilen Göztepe, ikinci maçta rakibine üç gol atarak hem taraftarina yeni bir tezahürat kazandirdi, hem de belki de yillar sonra gerçeklesecek Xamax Efsanesi için renktasi Galatasaray'a örnek oldu. 1'inci Lig'de 23 yil mücadele veren ve bir kez ikinci, iki kez üçüncü ve üç kez de dördüncü sirada ligi tamamlayan Göztepe, dört kez 1'inci Lig'den düstü. Sari-kirmizililar; 1977-78, 1980-81, 1999-2000 ve 2000-2001 2'nci Lig sampiyonluklari kazandi. 2001-2002 sezonunda Süper Lig'den düsen Göztepe, 2002-2003 sezonunda 2'nci Lig A Kategorisi'ne, 2003-2004 sezonunda 2'nci Lig B Kategorisi'ne düstü, 2004-2005 sezonunda 3'üncü Lig kabusunu yasadi. Bes sezonda dört kez küme düsen Göztepe, 2005-2006 sezonunda 3'üncü Lig'de kalmayi basardi, ama 2006-2007 sezonunda bu defa 3'üncü Lig'e de veda ederek, tarihinde ilk kez amatör kümeye düsmüs oldu. Göztepe, kendine has basarilarinin zirveye çiktigi dönemden sonra uzun bir duraklama devri yasadi. 2'inci Lig'de geçen bu süre içerisinde hem takim hem taraftar her sene 1'inci Lig hesaplariyla lige basliyor, ancak bu hesaplarin tutmamasi Göztepe'yi 17 yil 2'nci Lig'de tutuyordu. Göztepe, 1998-99 sezonunda 17 yil aranin ardindan Süper Lig'e yükselme sevincini 1997 yilinda genel kurulda yapilan tüzük degisikligiyle futbol subesini sirketlestirip Yeni Asir grubuna devretmesinin ardindan yasayabildi. Bu seçim, takimi 1'inci Lig'e çikardi ama bu çikis belki de kimsenin o günlerde göremedigi büyük çöküsün baslangiciydi. Uzun yillardir 1'inci Lig'e çikmamanin verdigi tecrübesizlik, ilk senden tekrar 2'inci Lig'e dönüse yol açiyordu. Bu sok bir yil sürdü ve 1999-2000 sezonunda veda ettigi Süper Lig'e sonraki sezon yeniden dönen Göztepe, 2001-2002 sezonunda ligi yedinci sirada bitirmeyi basardi. Bu basarili sezondan sonraki süreç, adeta Göztepe'nin çöküs dönemi oldu. A.s.'nin bagli oldugu grubun yasadigi maddi sikintilardan agi bir sekilde etkilenen sari-kirmizililar 2002-2003'te Süper Lig'den, 2003-2004'te Lig A'dan, 2004-2005'te de Lig B'den düstü. Bu sezon da Üçüncü Lig'e veda eden sari kirmizililar, bes sezonda dördünce kez küme düsme acisini yasamis oldu. Bu sonuçla Göztepe, 81 yillik tarihinde ilk defa amatör kümeye düsmüs oldu. Dört büyüklerin ardindan gerek taraftari, gerek tarihi, gerekse de basarili kültür ve gelenegiyle birakin 2'inci ve 3'üncü ligleri, süper ligde üst siralarda olabilecek bir camianin bu durumda oldugu düsünülürse yapilan yanlislarinin sayisinin birkaçla sinirlandirmanin mümkün olmadigi açikça ortada. Bu noktada profesyonel bakis açisiyla taraftar bakis açisi ayrimi çok net bir sekilde ön plana çikiyor. Profesyonel anlamda söylenecek çok sey var. Taraftar anlaminda ise tek bir sey: Göz Göz Göztepe! Yigit SÜTÇÜ [size=9:2c17ed04e4]Kaynak: www.hayatimfutbol.com[/size:2c17ed04e4]