Önceki başlık :: Sonraki başlık
|
Yazar |
Mesaj |
umutkuruc
Site Admin
Kayıt: May 09, 2004
|
Tarih: 2007-06-04 16:09:58
Mesaj konusu: 3 Haziran 1963...
|
|
|
gece leylak ve tomurcuk kokuyor
yarali bir sahin olmus yüregim
uy anam anam, haziranda ölmek zor
calismisim onbes saat
tükenmisim onbes saat
yorulmusum, acikmisim, uykusamisim
anama sövmüs patron
sikmisim dislerimi
islikla söylemisim umutlarimi
sicak bir ev özlemisim
sicak bir yemek
sicacik bir yatakta unutturan öpücükler
cikmisim bir dalgadan, vurmusum sokaklara
sokakta tank paleti
sokakta düdük sesi
sari sari yapraklarla dallarda
insan iskeletleri
gece leylak ve tomurcuk kokuyor
'uyarina gelirse tepemde bir de çinar' demistin yillar önce
demek ki on yil sonra
demek ki sabah sabah
demek ki manda gözü
demek ki
sile bezi
bir de memedin yüzü
bir de saman sarisi
bir de özlem kirmizisi
demek ki göçtü usta
kaldi yürek sizisi
yillar var ter içinde tasidim ben bu yükü
biraktim acinin alkislarina
3 haziran 63u
bir kirmizi gül dali egilmis üstüne
bir kirmizi gül dali simdi uzakta
oksar yanan alnini nazim ustanin
bir kirmizi gül dali egilmis üstüne
bir kirmizi gül dali simdi uzakta
yatiyor oralarda
bir eski gömütlükte
yatiyor usta
gece leylak ve tomurcuk kokuyor
geçsem de gölgesinden tanklarin tomsonlarin
suramda bir kus ötüyor.
haziranda ölmek zor....
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
ozgurbalci
Site Admin
Kayıt: May 28, 2006
|
Tarih: 2007-06-04 16:33:14
Mesaj konusu: Re: 3 Haziran 1963...
|
|
|
"bugün pazar.
bugün beni ilk defa günese çikardilar.
ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün
bu kadar benden uzak
bu kadar mavi
bu kadar genis olduguna sasarak
kimildamadan durdum.
sonra saygiyla topraga oturdum,
dayadim sirtimi duvara.
bu anda ne düsmek dalgalara,
bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karim.
toprak, günes ve ben...
bahtiyarim..."
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
ozden_cetik
Site Admin
Kayıt: Jun 03, 2003
|
Tarih: 2007-06-05 11:19:58
Mesaj konusu:
|
|
|
Yoldaslar nasip olmazsa görmek o günü,
ölürsem kurtulustan önce yani,
alip götürün
Anadolu’da bir köy mezarligina gömün beni.
Hasan beyin vurdurdugu
irgat Osman yatsin yanimda
ve çavdarin dibinde topraga çocuklayip
kirki çikmadan ölen sehit Ayse öbür yanimda.
Traktörlerle türküler geçsin altbasindan mezarligin,
seher aydinliginda taze insan, yanik benzin kokusu,
tarlalar orta mali, kanallarda su,
ne kuraklik, ne candarma korkusu.
Biz bu türküleri elbette isitecek degiliz,
topragin altinda yatar upuzun,
çürür kara dallar gibi ölüler,
topragin altinda sagir, kör, dilsiz.
Ama bu türküleri söylemisim ben
daha onlar düzülmeden,
duymusum yanik benzin kokusunu
traktörlerin resmi bile çizilmeden.
Benim sessiz komsularima gelince,
sehit Ayse'yle irgat Osman
çektiler büyük hasreti sagliklarinda
belki de farkinda bile olmadan.
Yoldaslar, ölürsem o günden önce yani,
-öyle gibi de görünüyor-
Anadolu’da bir köy mezarligina gömün beni
ve de uyarina gelirse,
tepemde bir de çinar olursa
tas mas da istemez hani...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
Ozgur_Dirim_Ozkan
Site Admin
Kayıt: Non 0, 0000
|
Tarih: 2007-06-06 17:33:31
Mesaj konusu:
|
|
|
MEMLEKET Mi, YILDIZLAR MI, GENÇLigiM Mi DAHA UZAK?
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
omur_yazici
Site Admin
Kayıt: Jan 12, 2005
|
Tarih: 2007-06-06 22:59:02
Mesaj konusu: Re: 3 Haziran 1963...
|
|
|
"umutkuruc"]
...
biraktim acinin alkislarina
3 haziran 63u
bir kirmizi gül dali egilmis üstüne
bir kirmizi gül dali simdi uzakta
oksar yanan alnini nazim ustanin
bir kirmizi gül dali egilmis üstüne
bir kirmizi gül dali simdi uzakta
yatiyor oralarda
bir eski gömütlükte
yatiyor usta
...
Dogru ya nasil da unutmusuz. Ya da unutmusum. Ayrica basligi da yeni gördüm.
Ustayi saygiyla aniyorum. (Geç oldu ama.)
Ayrica bir göz kirpmalik sürede engin denizler kadar uçsuz bucaksiz, taskin nehirler kadar akici siirler yazan, bikmadan usanmadan yazan, hep yazan H.H.KORKMAZGiL'i de bu vesileyle aniyorum.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
Ertugrul_Eryigit
Site Admin
Kayıt: May 27, 2005
|
Tarih: 2007-06-07 12:25:17
Mesaj konusu:
|
|
|
ANADOLU büyük uygarliklara ev sahipligi yapmis ve dünyaya uygarligin yayilmasinda önemli pay sahibi olmus bir yerdir.
ve çok büyük insanlarda yetistirmistir
Nazim Hikmet'te bunlarda birisidir.
Ne acidir ki o kadar sevdigi ve vasiyeti olmasina ragmen beni Anadoluda bir köy mezarligina gömün vasiyetine ragmen uzaklarda yatmaktadir.
NAZIM HiKMET RAN, dünyanin en büyük sairi dir.
Bugün kaç yil geçsede onu saygiyla ve hürmetle aniyoruz
ve bu tarihi hiç unutmuyoruz ve hiç unutmayacagiz.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
MehmetGUNER
Site Admin
Kayıt: Aug 08, 2002
|
Tarih: 2007-06-07 14:16:04
Mesaj konusu:
|
|
|
Dag gibi karayagiz birer delikanliydik. Babamiz sirtinda yük tasiyarak
getirirdi asimizi, ekmegimizi. Arabalar siril siril isiklariyla
caddelerden geçerken bizler bir mumun isiginda bitirirdik kitaplarimizi.
Kendimiz gibi yasayan binlerce yoksulun yüregini, yüregimizde yasayarak
katildik o büyük kavgaya. Ecelsiz öldürüldük. dövüldük, vurulduk, asildik.
Vurulduk ey halkim, unutma bizi... Yoksullugun bükemedigi bileklerimize
çelik kelepçeler takildi. iskence hücrelerinde sabahladik kaç kez.
isteseydik, diplomalarimizi, mor binlikler getiren birer senet gibi kullanirdik.
mimardik, mühendistik, doktorduk, avukattik. yazlik kislik
katlarimiz, arabalarimiz olurdu. Yüregimiz, isçiyle birlikte atti.
Yasamimizin en güzel yillarini, birer taze çiçek gibi verdik topluma.
Bizleri yok etmek istediler hep. Öldürüldük ey halkim unutma bizi... Fidan
gibi genç kizlardik. Hayat, sakirdayan bir selale gibi akardi göz
bebeklerimizden. Yirmi yasinda, yirmi bir yasinda, yirmi iki yasinda,
iskencecilerin acimasiz ellerine terk edildik. Direndik küçük yüregimizle,
direndik genç kizlik gururumuzla. tükürülesi suratlarina karsi bahar
çiçekleri gibi taptaze inançlarimizi firlattik bos birer eldiven gibi.
Utanmadilar insanliklarindan, utanmadilar erkekliklerinden. Hücrelere
atildik ey halkim, unutma bizi... Ölümcül hastaydik. Bagirsaklarimiz
dügümlenmisti. Hipokrat yemini etmis doktor kimlikli iskencecilerin elinde
öldürüldük acimaksizin. Gelinliklerimizin ütüsü bozulmamisti daha.
Cezaevlerine kilitlenmis kocalarimizin taptaze duygularina, birer mezar
tasi gibi savrulduk. Vicdan sustu. Hukuk sustu, insanlik sustu. Göz göre
göre öldürüldük ey halkim, unutma bizi... Kanserdik. Ölüm, her gün bir
sinsi yilan gibi dolasiyordu derilerimizde. Uydurma davalarla kapattilar
hücrelere. Hastaydik. yurtdisina gitseydik kurtulurduk belki. Bir buçuk
yasindaki kizlarimizi öksüz birakmazdik. Önce kolumuzu, omuz basindan
keserek yurtseverlik borcumuzun diyeti olarak firlattik önlerine. sonra da
otuz iki yasinda birakip gittik bu dünyayi, ecelsiz. Öldürüldük ey halkim,
unutma bizi... Giresundaki köylüler, sizin için öldük. Egedeki tütün
isçileri, sizin için öldük. Dogudaki topraksiz köylüler, sizin için öldük.
istanbuldaki, Ankaradaki isçiler sizin için öldük. Adanada, paramparça
elleriyle, ak pamuk toplayan isçiler, sizin için öldük. Vurulduk, asildik,
öldürüldük ey halkim, unutma bizi... Bagimsizlik, MUSTAFA KEMALDEN
armagandi bize. Emperyalizmin ahtapot kollarina teslim edilen ülkemizin
bagimsizligi için kan döktük sokaklara. mezar taslarimiza basa basa,
devleti yönetenler, gizli emirlerle baslarimizi ezmek, kanlarimizi emmek
istediler. Amerikan üsleri kaldirilsin dedik, sokak ortasinda sorgusuz
sualsiz vurdular. Yirmi iki yaslarindaydik öldürüldügümüzde ey halkim,
unutma bizi... Yabanci petrol sirketlerine karsi devletimizi savunduk;
komunist dediler. Ülkemiz bagimsiz degil dedik; kelepçeyle geldiler
üstümüze. Kurtulus Savasinda emperyalizme karsi dalgalandirdigimiz
bayragimizi daha dik tutabilmekti bütün çabamiz. bir kez dinlemediler
bizi. Bir kez anlamak istemediler. Vurulduk ey halkim unutma bizi... Henüz
çocuklugumuzu bile yasamamistik. Bir kadin eli degmemisti ellerimiz. bir
sevgiliden mektup bile almamistik daha. bir gece sabaha karsi, pranga
vurulmus ellerimiz ve ayaklarimizla çikarildik idam sehpalarina. herkes
taniktir ki korkmadik. içimiz titremedi hiç. Mezar topragi gibi taptaze,
mezar tasi gibi dimdik boynumuzu uzattik yagli kementlere. Asildik ey
halkim, unutma bizi... Bizi öldürenler , bizi asanlar, bizi sokak
ortasinda vuranlar, agabeyimiz, babamiz yaslarindaydilar. ya bu düzenin
kirli çarklarina ortak olmuslardi ya da susmuslardi bütün olup bitenlere.
öfkelerini bir gün bile karsisindakilere bagirmamis insanlarin gözleri
önünde öldürüldük. Hukuk adina, özgürlük adina, demokrasi adina, bati
uygarligi adina, bizleri, bir safak vakti ipe çektiler. Korkmadan öldük ey
halkim, unutma bizi... Bir gün mezarlarimizda güller açacak ey halkim,
unutma bizi...Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarinda yankilanacak ey halkim, unutma bizi.
Özgürlüge adanmis bir top çiçek gibiyiz simdi.,
hep birlikteyiz ey halkim, unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi... UgUR MUMCU
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
senolakdemir
Site Admin
Kayıt: Apr 24, 2006
|
Tarih: 2007-06-09 14:41:50
Mesaj konusu:
|
|
|
DÜsMEYENLERE
Senin askin kirmizi,
Kipkirmizi bir güldür,
Haziranda açan türünden.
Benimkiyse ülkem,
Benimki agit türünden.
Ülkem agitlidir yüregimde,
Yüregim açlik grevlerinde, hapishanelerde,
Yüregim idam sehpalariyla dolu,
Yüregim koskocaman bir gömütlük oldu,
Yüregimde filizlenen tomurcuk gömütlüklerde dogdu.
Acilar besledi,
Öfkeler belledi,topragini, sonra
Yigit savasçilarimiz direngen meydanlara tasidi,
Hinca hinç,
Kipir kipir dolu meydanlara.
Meydanlar asilmada simdi,
Belki filizlenen tomurcuga uzanan eller kirilmadi,
Düsenleride anamadik zamaninda,
Ama siirdeki gibi gerçekten vaktimiz yok,
Düsenler elbette olacak,
Onur savasçilari agit istemez,
Analar agit yakmasin artik.
Sevgili astegmen arkadasim Levent Güven
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
uralnadir
Site Admin
Kayıt: Dec 15, 2004
|
Tarih: 2008-06-03 10:46:18
Mesaj konusu:
|
|
|
Türkçe'nin en büyük sairini kaybedisimizin 45. yili. 45 yildir onsuz ama siirleriyle yasiyoruz. Bizimkiler ise hala mezarindan bile korkuyorlar Nazim Usta'nin.
Bir kirmizi gül dali egilmis üstüne
Bir kirmizi gül dali simdi uzakta
Oksar yanan alnini Nazim ustanin
Yillar var ter içinde tasidim ben bu yükü
Biraktim acinin alkislarina
Üç haziran altmis üçü
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
ozgurbalci
Site Admin
Kayıt: May 28, 2006
|
Tarih: 2008-06-03 16:14:53
Mesaj konusu:
|
|
|
haziranda ölmek zor....
saygiyla aniyoruz...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
erhan_kirimli
Site Admin
Kayıt: Jan 17, 2005
|
Tarih: 2008-06-03 21:25:43
Mesaj konusu:
|
|
|
büyük saygi ve aci ile....
____________________________________________________________
"Nâzim Hikmet vatan hainligine devam ediyor hâlâ.
Amerikan emperyalizminin yari sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
Nâzim Hikmet vatan hainligine devam ediyor hâlâ."
Bir Ankara gazetesinde çikti bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykiran puntolarla,
bir Ankara gazetesinde, fotografi yaninda Amiral Vilyamson'un
66 santimetre karede gülüyor, agzi kulaklarinda, Amerikan amirali
Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
"Amerikan emperyalizminin yari sömürgesiyiz, dedi Hikmet
Nâzim Hikmet vatan hainligine devam ediyor hâlâ."
Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
hainiyim, ben vatan hainiyim.
Vatan çiftliklerinizse,
kasalarinizin ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, sose boylarinda gebermekse açliktan,
vatan, sogukta it gibi titremek ve sitmadan kivranmaksa yazin,
fabrikalarinizda al kanimizi içmekse vatan,
vatan tirnaklariysa agalarinizin,
vatan, mizrakli ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaslarinizsa vatan,
vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombasi, Amerikan donanmasi topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmus karanligimizdan,
ben vatan hainiyim.
Yazin üç sütun üstüne kapkara haykiran puntolarla :
Nâzim Hikmet vatan hainligine devam ediyor hâlâ.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
ercumenttuncalp
Site Admin
Kayıt: Oct 05, 2004
|
Tarih: 2008-06-03 22:42:17
Mesaj konusu:
|
|
|
Yillarca karsi kiyidan, komsu kiyidan, Anadolu özlemi ile yasadi ve büyük eserler yaratti büyük usta. SAYGIYLA ANIYORUZ.
SOFRA
su Varna deli etti beni, divane etti.
Sofrada domates, yesil biber, kalkan tavasi,
radyoda "Ha usaklar !" Karadeniz havasi,
raki kadehte aslan sütü, anason,
uy anason kokusu !
Ahbapça, kardesçe konusulan dilim...
A be islah be, islah be halim...
su Varna deli etti beni
divane etti...
1957, Varna
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
suat_kaya
Site Admin
Kayıt: Non 0, 0000
|
Tarih: 2008-06-03 22:48:18
Mesaj konusu:
|
|
|
Bir kahraman bir vatanperver Rusyalara sürüldü ama o yine vatanini kötülemedi hayatinda bir sürü sanssizliklar yasadi isyan etmedi ruhu sad olsun koca sair büyük üstad.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
seyhun_akar
Site Admin
Kayıt: Mar 16, 2003
|
Tarih: 2008-06-03 23:18:19
Mesaj konusu:
|
|
|
"Yasamayi ciddiye alacaksin,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kollarin bagli arkadan, sirtin duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleginle bir laboratuarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmedigin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamisken,
hem de en güzel en gerçek seyin
yasamak oldugunu bildigin halde!"
hey gidi usta.. seni tanimayanlara yaziklar ola.. en azindan bir misranda sakliydi koca dünya..
|
|
Başa dön
|
|
|
|
|