Alkaralar

Ziya Adnan · Site Admin Kayıt: May 06, 2003

Geçen hafta sonu, istanbul’da zaruretten sessiz bir derbi maçinin oynandigi saatlerde, Baskent’te umursanmayan bir Türkcell Süper Lig maçi oynandi, sanki gazozuna. Yazdan kalma bir aksamda, ligin tazesi Gençlerbirligi Oftas, Çaykur Rize karsisinda. Maç biletleri 2 YTL civarinda, tribünlerde tas çatlasa 500 kadar taraftar. Digitürk’lü kahvelerin tika basa dolu oldugu saatlerde, o kadar bos ki yasli, yorgun, vefakâr 19 Mayis stadi, futbolcularin bagirtilari yankilaniyor tribünlerde. O kadar bos ki, maraton tribününde çekirdek çitlemeleri, bir avuç taraftarin sükûneti. Giderek hüzün veriyor emektar 19 Mayis stadi. Ankara futbolu, giderek güzel izmir’in futbolsuz kötü kaderini hatirlatiyor. Giderek büyüyor yalnizlik. Mazi giderek kanayan bir yaraya dönüsüyor. Anadolu’nun hemen her sehrinin stadinda, ayni hüzünlü fotograf salkim saçak orta yerlere dökülüyor, kahveler dolarken statlar bosaliyor. Adinin basinda hiç hak etmedigi Süper sifati bulunan, futbolun üstelik en vasatindan olanin, yalnizca bir sehirde oynandigi, hemen herkes zengin ve güçlüden yana saf tuttugu gariban bir ligde, esas oglanlarin gölgesinde ki figüranlarin sessizligi giderek bir çig misali büyüyor… Çoklari duymazdan gelse de büyüyor… Maç esnasinda, rakip takim kalecisinin gözüne lazer tutuldugu, saibenin kol gezdigi adaletsiz, kalitesiz, heyecansiz bir ligde, bazilari ne yazik ki ‘making up the numbers’ durumdan öteye geçemiyor. O yazdan kalma aksamda, Ankara 19 Mayis stadi Türk futbolunun gerçek yüzünü, çogunlugun yazik durumunu sergiliyor. *** Bu maçtan kisa bir süre önce; ingiltere Premier Ligde, mütevazi Wigan Athletic, Avrupa futbolunun devlerinden Liverpool karsisinda. Tribünlerde 24,311 taraftar. Liverpool, israil asilli futbolcusu Benayoun’un 75. dakikada attigi gol ile öne geçiyor. Bu golden hemen sonra, aniden karisiyor ev sahibi takimin maraton tribünü. Wigan taraftarlari, gole sevinen birkaç Liverpool taraftarina tepki gösteriyor. Güvenlik görevlileri, Liverpool taraftarlarini aninda stat disina çikariyor. izlenmesi keyif veren bir futbol liginde, her horoz kendi çöplügünde ötüyor. Sahada oldugu kadar, tribünde de. Premier ligde, geçmisi çok taze bir kasaba takimi bile, koskoca Liverpool’a kafa tutabiliyor. Ancak birkaç aksam önce Hull City - Chelsea oynanan kupa maçinda ev sahibi takiminin adini, hem de defalarca ‘Ha’ yerine ‘Hu’ ile heceleyen spikerimiz bu duruma anlam veremiyor. Ayni gün oynanan maçlarda, Championship’de ikinci sirada bulunan West Brom, ligin dibinde ki QPR’i 5 -1 maglup ediyor 24,757 taraftarin önünde. 1 - 1 biten Coventry City – Charlton maçini, tribünlerde 19,021 taraftar izliyor. Sheffield United – Southampton maçinda 24,561, Norwich City - Sheffield Wednesday maçinda 23,293, Leicester – Stoke City maçinda 23,654 taraftar. Championship’in bir alt ligi ‘League One’ da durum pek farkli degil, Huddersfield’in Luton Town’u 2-0 maglup ettigi maçta 9,028, Swansea City – Brigton maçinda 11,058 taraftar. Lig Two’da (üçüncü lig dengi), Notts County – Chesterfield maçinda 5,757, Shrewsbury – Rochdale maçinda 6,262 taraftar. Ve belki en can alici olani, o hafta sonu Non League’de (Amatör küme) Oxford United – York maçini 4,944 taraftar izliyor. Örnek alinmasi gereken yerde, futbolun besiginde, her sehrin stadinda, taraftar takimina sahip çikiyor, her sehrin stadinda rekabet kizistikça futbol kazaniyor. Kahveler degil statlar doluyor, futbol tam olmasi gerektigi gibi oluyor… Bizde ise bazilari, sanki bu acikli duruma kilif ararmisçasina, bizde ve onlarda ki bu zit durumu ‘ekonomik kosullara’, alim gücüne, paraya pula baglamaya çalisiyor. ‘Vatandasin maddi gücü bilet parasina yetmiyor’ tezi. Topyekûn palavra. Veya iyimser bir görüsle bilgi eksikligi. O yüzden ekleyelim. Ankara’da oynanan maçlarin genelinin maç bileti bir sigara parasini geçmiyor. Biri 1910 yilinda kurulmus, digeri Cumhuriyet ile yasit iki köklü Ankara takiminin sezonluk kombine biletinin fiyati neredeyse Fenerbahçe’nin bir, bilemedin iki maç biletine esit. Yani statlarin dolmamasinin nedeni asla parasizliktan kaynaklanmiyor. Asil neden sevda yoksunlugu, baska bir deyisle ‘yalnizca üç takima sevdali olma’ durumu. Bir de, tarafli Türk spor medyasinin sürekli üç takimi ön plana çikarma durumu var elbet. Dekoder satisi, gazete satisi, üç büyükler masali, reyting meselesi, vs vs… Bu yüzden Gençlerbirligi Oftas – Çaykur Rize maçindan bir gün sonra oynanan, Gençlerbirligi – Kasimpasa maçinda, tribünlerde ayni yalnizliklar… Kayseri’de, Konya’da, Gaziantep’de, izmir’de, Diyarbakir’da hep ayni hüzünlü fotograf… *** Yeri gelmisken, Türk futbolunda ‘Padisah’ konumunda ki ‘tutkal Baskanlari’ da unutmamak lazim. Onlar ki, ellerinden öpülesi, pek önemli meselesi Türk futbolunun. Onlar ki, taraftarin statlardan uzaklasmasina çanak tutan. Onlar ki, kendi kulüplerinde baskan iken, istanbul takimlarina kongre üyelikleri bulunan, yeri geldigi zaman, kendi taraftarini cezalandirabilen. Dudaklarindan dökülen “Bu sezon kombine bilet çikarmiyorum’ cümlesi bile, belki kismen dolabilecek statlarin bos kalmasina yeten. Onlar ki bakkal mantalitesi ile holding yöneten, futbolu sadece almak ve satmaktan ibaret gören, hedefsiz, amaçsiz, isteksiz ve belki en önemlisi sevdasiz… Onlar ki, sayisiz Teknik Direktör, futbolcu, yönetici ve hatta taraftar eskitmis… Onlar ki, kendileri asla eskimeyen… *** Futbol dilencisi Eduardo Galeano söylemisti; ‘Kim bir ismi anarsa çagirir ve birisi gelir; randevusuz, açiklamasiz, adinin sesle ya da düsünceyle, onun çagirdigi yere. insanin, bu oldugu zaman, kendisini çagiran kelime ölmedikçe, her seyin disinda kalmadigina inanma hakki vardir…” Bende, geçen hafta sonu beni çagiran o yere gittim, o eski vefakâr, yasli, yalniz stada. Bir kez daha sessizlige, yalnizliga, terk edilmislige, ihanete sahit oldum. Sonra da, Türk futbolunun hazin durumunu yazdim… Ziya Adnan

ercumenttuncalp · Site Admin Kayıt: Oct 05, 2004

Tebrikler. Çok iyi tahlil. Futbolu yönetenlerinde okumasini diliyorum.

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

yeni dönemde türk futbolunun en öncelikli sorunu seyirci. futbol programi adi altinda insanlarin futboldan sogutuldugu ortamlar sonrasi bunu normal görüyorum. trt nin dönüsümlü ve açik kanal maç verdigi zamanlarda stadlara girmek için sabah 7de giderdik maça biz ve saat 16 daki maç için saat 10da açilirdi kapilar sirayi eritmek için. digitürk kesinlikle futbolu öldürüyor. eger 2ytl ye bile insanlar maça gelmiyorsa olay kulüp yöneticilerinin bile çözebilecegi noktayi çoktan asmistir bence. süreçte katkilari oldugu mutlaktir ama en kisa zamanda ilk önce kazim kanatli vb tiplerin yer aldigi programlarin adam edilmesi ve maçlarin bir an evvel naklen-insanlarin merakini ve taze ilgisinin devamliligini saglayacak sekilde- açik kanaldan verilmesi gereklidir. trt de ankaragücünün herhangi bir maçtaki tribün coskusunu naklen gören siradan insan(digitürkün hötünü asla stada gitmek için kipirdatmayacagi zengin azinligi disindaki birisi yani) eminimki bir sonraki hafta orada olmak isteyecektir. ayni örnek bu kadar kesin veri tabani içermese de tüm diger takimlar için geçerlidir. naklen ve tüm halka yayinlanan bir maçta taraftar kendini göstermek isteyecektir en basta... eger 2.-ytl ye bile alici bulamiyorsa süper lig ve yine eger fb bile stadi dolduramiyorsa o kadroyla; olay yönetimleri de asmis olup federasyonun müdahale edecegi boyuta gelmistir. hafta sonu maçlarin 2si seyircisiz oynandi, digerlerine de seyirci gitmemisti zaten... benim düsüncem; tek çözüm maçlarin açik kanaldan yayinlanmasidir. ve bence herkes bu konuya kafa yormali.

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

"mehmet_galip"] benim düsüncem; tek çözüm maçlarin açik kanaldan yayinlanmasidir. ve bence herkes bu konuya kafa yormali. Aman abi ilhan baskan duymasin. Her beyanatinda havuzu, digitürkü yere göge sigdiramayan açiklamalar yapiyor. Oradan aldigimiz para olmasa biz ölmüsüz diyor.

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

"fatih_salman"]"mehmet_galip"] benim düsüncem; tek çözüm maçlarin açik kanaldan yayinlanmasidir. ve bence herkes bu konuya kafa yormali. Aman abi ilhan baskan duymasin. Her beyanatinda havuzu, digitürkü yere göge sigdiramayan açiklamalar yapiyor. Oradan aldigimiz para olmasa biz ölmüsüz diyor. abi açik kanal bu paranin 2 katini verir. açik kanal demek 70.000.000 insan demek. digitürk 200-300.000 mutlu azinligiyla kotariyorsa isi, 70.000.000 a yayinin reklam gelirini düsünsene... sifreli yayinin amaci taraftarin maça gitmesini saglamakti en basta. tvden naklen açik maçin seyirciyi öldürecegini düsündü 3-5 istanbullu sivri zeka. velhasil düsünce iflas etti ve kendi ipini çekti. geldigimiz noktada insanlar futboldan sogudu. dogaldir -insanlar takip etmekte zorlandiklari seyden- zamanla sogurlar. trt den 180 sn görüntü görecem diye kim saatlerce bekler fatih? en fazla 500 kisi onlarda oftas-rize maçina giden fedakarlardir emin ol... trt hariç tüm kanallarda futbol "kazim kanatli, ahmet çakar, osman tanburaci ve onlara telefonla baglanan sinan engin vb" demek...ne kadar cazip degil mi? geldigimiz noktada futbolla o kadar ilgili biz bile rakibin kadrosunu sayamaz olduk... kasimpasa dan bihaber ve hiçbir merak duymayan galatasarayliyi kazim kanatlinin programimi sokacak o stada?

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

Açik kanal simdi verilen paranin besde birini ancak verir. Reklam geliriyle imkansiz. Belki maç içine reklam serbestisi gelirse olur. Bu da facia olur. Tgrt ilk açildigi zamanlar. M.Utd-Gs. Spiker Ümit Aktan. 90 dakikanin 25 dakikasi reklam ile geçti. Her aut her taç arasi reklam girdiler. Hatta bir kere futbolcu kaleci ile karsi karsiya kalmisken reklam girdi. inanilmazdi.

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

sence digitürk abone gelirleriylemi bu kadar para veriyor? 300.000 aboneden yilda ev-isyeri ortalamasi 1.000 ytl ücret alsa 250.000.000.-usd para yapar...açik kanalda bu parayi reklamla kazanmak çok daha mümkün. sanal reklam uygulamasi çok daha yaygin artik. tgrt ninki isbilmezlikten kaynakliydi, baska sey degil.

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

Digiturk yillik 180 milyon dolar veriyor su anda. Reklamlar ne olursa olsun bu kadar para tutmaz.

izzetgokalp · Site Admin Kayıt: May 11, 2006

Digiturk un kahvehane ve emsali yerlere kestigi fatura, bireysel musterilerden onlarca kat daha fazla. Oralardan önemli bir gelirleri var, arti lig tv yaninda baska paketlerde satiliyor. Suan digiturk un cok karli bir is yapmadigi acik bir gercek ama reklamlar felan ayakta duruyorlar.. Yoksa D-Smart in yeniden ihale teklifinde sessiz kalirlardi..

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

valla öyle bir tutarki fatih. baslarsin maçtan 30 dakika önce naklen yayina, adam gibi maç öncesi ve sonrasi programlar hazirlarsin, kitlersin milleti maçtan 30 dk önce ve sonra da tv basina...bak bakalim kazaniliyormu o zaman... ben konunun uzmani degilim ama illaki futbola ilgi duyan insan tatmin edici bulursa maç öncesi ve sonrasini da takip edecektir. tribünleri görebilmek için bile maç izleyen yüzbinlerce insan var. kaldiki daha çok para kazanmakmi öncelikli yoksa bos stadlara ilginin yeniden artirilmasi mi?

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

"izzetgokalp"]Digiturk un kahvehane ve emsali yerlere kestigi fatura, bireysel musterilerden onlarca kat daha fazla. Oralardan önemli bir gelirleri var, arti lig tv yaninda baska paketlerde satiliyor. Suan digiturk un cok karli bir is yapmadigi acik bir gercek ama reklamlar felan ayakta duruyorlar.. Yoksa D-Smart in yeniden ihale teklifinde sessiz kalirlardi.. izzet geliyor musun cumartesi?

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

"mehmet_galip"]kaldiki daha çok para kazanmakmi öncelikli yoksa bos stadlara ilginin yeniden artirilmasi mi? Para umurumda degil de benim bildigim Türk insani maçlar açik kanalda olsa stadin yanindan hiç geçmez.

izzetgokalp · Site Admin Kayıt: May 11, 2006

inonu deplasmanina gelmeyi cok istiyorum ama malesef Bartina gitmek zorundayim.. Ailevi sebeplerden dolayi,.Az da olsa gelme ihtimalim var ama umidim azaliyor gitgide..

efesavas · Site Admin Kayıt: Dec 17, 2002

Maçlar açik kanaldan yayinlanirsa seyirci sayisi bence artmaz iyice düser.Seyircinin az olmasinin iki nedeni var.Bu nedenler ortadan kaldirilirsa stadlar dolar.Birincisi insanlara stadlarda hayvan muamelesi yapiliyor.Kapidaki polisin davranisindan,stad koltuguna,tuvaletinden,büfesine durum böyle.Bu durumda stadlara bu kosullara razi yeni yetmeler ve futbola çok tutkun küçük bir grup disinda kimse gelmiyor.ikincisi her sene 3 takimdan birinin sampiyon oldugu,küçük takimlardan hiçbirinin büyüme sansi olmadigi bir saklabanligi kimse izlemek istemiyor.Bu monotonluk,malum 3 takimin seyircisini bile kaçirirken Anadolu'da seyirciyi neredeyse sifirliyor.Eger takiminizin küme düsmeyecegini az çok görüyorsaniz,takim size hiçbir heyecan ve hedef vaad etmiyor demektir.Ha 5.olmussunuz,ha 15.Kimse böyle bir soytariligi seyretmez ve giderek ilgi daha da düser. Bu sekilde ürünün degerini düsürerek bizans takimlari giderek kendi gelirlerininde azalmasina neden olacaklar.Oysa havuzda herkes esit pay sahibi olsa,yani 18 takimin hepsinin taraftari bir gün sampiyon olabilecegini hayal edebilirse,saha içinde rekabet kizisirsa ürünün degeri kisa bir süre içinde çok artar.Bunun sonucunda bizans takimlari da bugünkü paylarina yakin hatta belki daha yüksek bir payi herkesle beraber alirlar.Kisacasi herkes kazanir.Ancak bunu düsünecek vizyon nerde! Kisacasi her stadi Fenerbahçe stadi gibi yapin (illa öyle hasmetli olmasi gerekmez yeter ki ayni insani standartlar olsun),havuzu adil dagitip rekabeti arttirin; besinci,altinci sampiyonlari çikarin ve her takimin taraftarina belki de bu yil biz basaririz duygusunu verin.Stadlar iste o zaman dolar.

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

"fatih_salman"]"mehmet_galip"]kaldiki daha çok para kazanmakmi öncelikli yoksa bos stadlara ilginin yeniden artirilmasi mi? Para umurumda degil de benim bildigim Türk insani maçlar açik kanalda olsa stadin yanindan hiç geçmez. düsündügün gibi degil. 90li yillarin ilk yarisina kadar açik kana ragmen seyirci sikintisi yoktu ülkede. 80 lerin 2. yarisinda herhangi bir 1.lig maçina gittiysen ankarada benim gibi düsünmen lazim. zaten her maç yayinlansin demiyorum. sadece insanlarin futbola ilgisini taze tutmak burada amaç. seçilir 3 maç ve diger maçlarla çakismayacak sekilde yayinlanir..

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

"efesavas"]Maçlar açik kanaldan yayinlanirsa seyirci sayisi bence artmaz iyice düser.Seyircinin az olmasinin iki nedeni var.Bu nedenler ortadan kaldirilirsa stadlar dolar.Birincisi insanlara stadlarda hayvan muamelesi yapiliyor.Kapidaki polisin davranisindan,stad koltuguna,tuvaletinden,büfesine durum böyle.Bu durumda stadlara bu kosullara razi yeni yetmeler ve futbola çok tutkun küçük bir grup disinda kimse gelmiyor.ikincisi her sene 3 takimdan birinin sampiyon oldugu,küçük takimlardan hiçbirinin büyüme sansi olmadigi bir saklabanligi kimse izlemek istemiyor.Bu monotonluk,malum 3 takimin seyircisini bile kaçirirken Anadolu'da seyirciyi neredeyse sifirliyor.Eger takiminizin küme düsmeyecegini az çok görüyorsaniz,takim size hiçbir heyecan ve hedef vaad etmiyor demektir.Ha 5.olmussunuz,ha 15.Kimse böyle bir soytariligi seyretmez ve giderek ilgi daha da düser. Bu sekilde ürünün degerini düsürerek bizans takimlari giderek kendi gelirlerininde azalmasina neden olacaklar.Oysa havuzda herkes esit pay sahibi olsa,yani 18 takimin hepsinin taraftari bir gün sampiyon olabilecegini hayal edebilirse,saha içinde rekabet kizisirsa ürünün degeri kisa bir süre içinde çok artar.Bunun sonucunda bizans takimlari da bugünkü paylarina yakin hatta belki daha yüksek bir payi herkesle beraber alirlar.Kisacasi herkes kazanir.Ancak bunu düsünecek vizyon nerde! Kisacasi her stadi Fenerbahçe stadi gibi yapin (illa öyle hasmetli olmasi gerekmez yeter ki ayni insani standartlar olsun),havuzu adil dagitip rekabeti arttirin; besinci,altinci sampiyonlari çikarin ve her takimin taraftarina belki de bu yil biz basaririz duygusunu verin.Stadlar iste o zaman dolar. stad kalitesi vb gibi hususlarda elbetteki baska alt konu basliklari. hersey birbirine bagli ancak stadlarin doldugu yillarda fb nin stadi hilkat garibesi gibi olmasian ve özelliksiz kadrosuna ve açik kanala ragmen doluyordu... açik kanalin ve kaliteli tüm takimlari içeren spor programlarinin -ilgiyi taze tutarak- tribündeki taraftar sayisini pozitif yönde etkileyecegi düsüncesindeyim. ha alt basliklara gelecek olursak, yanlis yönetimlerden stadlardaki tellere öyle çok alt baslik varki... gerçi hiçbirisi lüx degil ve konusulmali ama temel sorunlar dururken alt basliklari irdelemek ne kadar gerçekçi olur emin degilim.

onur_aydogan · Site Admin Kayıt: Dec 13, 2002

1- Hafta sonunda babamla oturduk maç seyrettik. D-Spor'da Eskisehir -Kartal, Lig tv'de Denizli - Kayseri maçlari vardi. Bir o maça, bir bu maça kanal degistirirken Eskisehir-Kartal maçinda kalmaya karar verdik. Futbol ve futbolcu kalitesi olarak süper lig ile birinci lig arasinda bir fark göremedik. Futbolun seyir zevki olmadigi gibi süper ligde yarisma heyecani da yok. Basa oynayacaklar, basaltina oynayacaklar, küme düsmeye oynayacaklar belli. Birinci ligde hiç degilse heyecan var. 2- Olimpiyat Stadi oturdugum eve çok yakin. Kasimpasa ve ist. Belediye maçlarini bu statda oynuyor. Evden ulasimim 5 dakika. Otopark problemi yok. Bilet bedava sayilir. Stadin konforu fena sayilmaz. Seyirci olmadigindan tribün terörü de yok. Hiçbir kanaldan bu maçlar verilmiyor. Ama ben bu maçlara gitmiyorum. Neden? Oynanan futbola 2 saat tahammül etmek kolay degil. Seyirci olmadigindan tribün coskusu yok. Bu maçlar basinin, televizyonlarin umrunda degil. Ayni saatlerde tv'de ingiltere ve ispanya liginden maçlar veriliyor. Futbol temposu ve kalitesi öylesine yüksek ki kanaldan kanala ziplarken bile takilip kaliyorsunuz. Sonuçta seyircinin statlara gelmesi için öncelikle ligde yaris heyecani tesis edilmeli. Her sene farkli takimlar zirveye oynamali. sampiyonluk mücadelesi 3 takimin tekelinden çikarilmali. Daha sonra futbol ve futbolcu kalitesi yükseltilmeli. ingiltere'de oldugu gibi yabanci oyunculara belli bir sayida A milli takim formasini giyme zorunlulugu getirilmeli. Medya takimlarin hepsine esit mesafede olmali. Sonra tribün terörünü sona erdirip stadlari ailelerin gelebilecegi güvenli ve konforlu yerler haline getirilmeli. En zoru bu son saydigim. Biz daha büyük sehirlerin en islek caddelerinde güvenligi saglayamamisken bunu statlarda yapabilmek pek mümkün degil.

orcanyigit · Site Admin Kayıt: Oct 08, 2003

Benzer bir durum Almanya'da yasandi yakin geçmise kadar. Dünya Kupasi öncesi stadlarda doluluk orani dibe vurmustu. Tüm stadlarini yenilediler, mimari saheser sayilan yeni stadlar yaptilar. Dünya Kupasina 1 yil kala tüm stadlar hizmete girdi. O gün bugündür %99 doluluk ortalamasi ile oynuyorlar. Doluluk konusunda ilk rekorlari Wolfsburg kirdi. %100'e yakin bir ortalama tutturdular 3 yil önce. su anki durumlarini bilmiyorum ama. Bir Alman spor yazari 2 yil kadar önce sunu demisti. Dünyanin en güzel stadlari bizde, en yüksek doluluk oranlarina sahibiz. Yine de dünyanin en kalitesiz liglerinden biri de bizde, anlam veremiyorum. Kalite sorununu da asmaya basladilar yavas yavas. Bu isler yatirim isi. Yatirimi yapacak olan da devlet. Bir gün dünya veya avrupa sampiyonasina ev sahipligi yapmadigimiz sürece bu durum düzelmez. o zaman düzelir mi, o konuda da süpheliyim. Takim tutmayi, futbolu sevmeyi geçiniz. Hangi stada gidesiniz geliyor? Tuvalet deseniz yok. Büfe deseniz saçma sapan. Maruz kaldiginiz muamele rezalet.

AfsinGENC · Site Admin Kayıt: Aug 09, 2002

ZiHNiYET..... ülkemde hemen herseyde bozulan yada hep bozuk olan bu kavram maglesef futbolunda taa kalbindedir. avrupayla yillardir kiyaslanan ama uzak yakin alakasi olmayan ülke futbolunda; bir sezon baslar bir sezon biter ama sonuç asla degismez... bu bir tiyatrodur, bazi karakterlerin ve genelde ayni karakterlerin degistigi, bazilarinin sürekli basrolde oldugu, 3 luden birinin heryil degismeli kral oldugu, digerlerinin degismez dekorlar oldugu tiyatro gösterisidir ülke futbolu... benim takimim da bu tiyatral gösteride bazen masa olur bazen agaç ama hep dekordur. ayni tiyatroyu izlemekten okadar sikilirki insanlar kral olanin bile yakinlari ugramaz gösteriyi izlemeye. oysa avrupada öylemidir? budefa bizimkimi kral olucak acaba diye heyecanla salona kosar insanlar. ve bilirlerki belki hiç kral olamayacak ama o enerjiyi ve iyi niyeti yüreginde tasiyacak. ben yillarca gittigim salondan gecen yilin büyük çogunlugu ve bu yilin tamami için elimi ayagimi çektim, gitmiyorum artik. her oyununa gittigim bu gösteride ne oynanan oyun degisti nede takimimin rolünde degisklik oldu. ya masa sandalyeydi ya agaç, ama sürekli figurandi. olsun siz yinede gelmeye devam edin edinki bi gun kral olmasa bile ufakta olsa canli karakter olur zaten siz gelmeden olmaz bu isler, yani seyirci olmadan basari gelmez geyigininde anlamsiz bir safsatadan ibaret oldugunu geçte olsa farkettim. ve ben ayni gösteriyi izlemekten çoook sikildim.....

serkan_gungordu · Site Admin Kayıt: Aug 08, 2002

"efesavas"] Bu sekilde ürünün degerini düsürerek bizans takimlari giderek kendi gelirlerininde azalmasina neden olacaklar.Oysa havuzda herkes esit pay sahibi olsa,yani 18 takimin hepsinin taraftari bir gün sampiyon olabilecegini hayal edebilirse,saha içinde rekabet kizisirsa ürünün degeri kisa bir süre içinde çok artar.Bunun sonucunda bizans takimlari da bugünkü paylarina yakin hatta belki daha yüksek bir payi herkesle beraber alirlar.Kisacasi herkes kazanir.Ancak bunu düsünecek vizyon nerde! . Bu tespitiyi olmakla beraber aklima bir soruyu getirdi. simdi FB'ye gitsek, Aziz Abimizi karsimiza alsak, "iki seçenegimiz var, 1- sen bu sene 10 milyon dolar havuz geliri al, diger kuilüpler 5'er alsin 2- 18 kulübe de 15er milyon dolar verelim" desek acaba hangisini kabul eder? bence ikincisini kabul etme, zaten 2 tane rakibi var, digerleini de arpaliyip basina bela mi etsin? simdi 2002-2003 sezonunda bizim takim 3. oldu ve 6 . siradaki Fenerbahçe'ye 15 puan fark atti. Peki havuzdan kim ne pay aldi? Ardindan Levent Biçakçi geldi, "böyle olmaz basariya dayali sistem yapalim, herkes aldigi puan kadar para alsin" dedi. sonra ne oldu? Hemen her seneyi ilk dörtte bitiren takimlar bunu kabul etmediler, (ee bu takimlar basarili, her sene sampiyoun oluyorlar, basariya dayali sitemi neden kabul etmiyorlar? çünkü efendim bu godoslarin aldiklari paylar oyle buyuk ki, sistemi hangi mantikli olaya dayarsan daya, paylari düsecek) medya ve siyaset ile biçakçiya baski yaptilar, en sonunda da "sampiyonluk payi" diye bir hesap koydurdular sisteme... yine onlarin istedigi oldu, bu sene 3. olmanin payi, 50 sene önce sampiyon olmaktan daha düsük... hahahaha Yani demek istedigim sudur ki, bu istanbul gavatlarinin derdi "süper ligin" kalitesini arttirmak degil. Tek dertleri var, her sene samiyon olmak zorundalar ve zaten 3ünün birbiriyle bu konuda basi dertte. Bir dorduncu hatta besinci, altinci takimi istemiyorlar. Süper ligin kalitesi de isminin basina gelen eklerle arttirilmaya çalisiliyor. Mesela seneye "Mega" ertesi senede "ultra" lig yapsinlar... Bakalim ne degiseck? :) Ha bomba iddam da sudur.... Bu ülkede futbol kültürü yok, herkes basarili olanin pesinden kosuyor. Mesela Gençlerbirligi bu sezondan sonra 3 sezon üst üste sampiyon olsa, tüm türkiyedeki taraftar sayisi en az 5-6 milyon olur. Her maçina bugun 19 mayisin kapasitesinin üstünde adam gelir, digiturkde maçlari yayinlanmaya baslar. Fenerbahçe de üst üste 5 sezon 6 ile 15 arasinda olsa, 50 binlik stadinda 5000 kisiye düser, taraftarinin yarisini da kaybeder. çok mu attim?

Serhan_Mersin · Site Admin Kayıt: Mar 05, 2005

Bence Türkiye'de herkes nelerin döndügünün farkinda. Okudugum yorumlarin hemen hemen hepsine katiliyorum. Maçlarin açik kanalda yayinlanmasina taraftarim. Çünkü kapali kanal ve 3 dakikalik görüntülerle futbol maçlarina ilgi git gide düsüyor (bilmem, belki de iyi bir seydir bu). Hatta bu 3 dakikalik görüntüleri de seyredebilmek neredeyse imkansiz halde (Gençlerbirligi-Kasimpasa maçinin görüntülerini TRT pazar günü gece 01:00 civari yayinladi). Zaten evinizde Digitürk yoksa ve her hafta sonu kahve köserinde maç seyretmeyi kabul edecek kadar fanatik degilseniz tuttugunuz istanbul takiminin o haftaki maçinin gollerini gördükten sonra daha baska ilginiz kalmiyor. Pazar gecelerii de eski hakemlerin ve futbolcularin yaptiklari TV sovmenligi rekabet canavarlarinin komedi dizilerini aratmiyor. Hep ayni muhabbetler dönüyor. Eskiden ve ortada bu kadar özel kanal yokken pazar geceleri daha kalburüstü olurdu bu programlar diye hatirliyorum. Tüm maçlar, yorumlar gece çok geç saatlere kalmadan yayinlanir ve bitirilirdi. Herkes, kim ne yapmis bilirdi. Ama 80li yillarda ise gol görüntüleri sadece 3 veya 4 takimin golleriyle sinirliydi. TRT her maç kamera götürmezdi. Sadece 3 istanbullularin kendi sahasi ve deplasman maçlarina ve belki de o senin flas bir Anadolu takimina giderdi kamera. Samusspor'un o en sasali döneminde kamera geldigin ve seyricilerin kamerayi protesto ettigin hatirliyorum, anca yeni mi geldiniz buraya diye. Tüm bunlarin yaninda ligde renk olmamasi, rekabetin olmamasi her ne kadar su an 3.5 "büyük"lerin isine yararmis gibi gözükse de kalitesizligi artiriyor. Aziz Yildirim gibi çapsiz baskanlar Türkiye'de oynanan kalitesi düstükçe Avrupa'da basarnin gelmeyecegini anlayamiyorlar. Çözüm ise ligde 5., 6. sampiyonun çikmasi, basariyi 18 takima odaklamakta. Stad konusunda ise sunu söyleyecegim. Serkan'in dedigi gibi insanimiz güce tapiyor ve kim basariliysa onun arkasindan gidiyor. Ersun Yenal dönemini hatirlayin, nasil doluyordu. Stadlarin durumu ise gerçekten çok kötü, hala 1950lerden kalma tuvalet ve büfe sistemi var. Ama stadlarin kapasitelerinin artirilmasi ve yenilenmesi, tekrar yapilmasi, koltuklarin da daha fazla paraya satilmasi anlamaina geliyor. ingiltere'de Liverpool'un her zaman kale arkasinda yer alan ve Liverpool'u Liverpool yapan isçi sinifi taraftarinin da stadlardan ayaginin kesilmesi bilet fiyatlarinin artmasi sonucu olmustu.

MehmetGUNER · Site Admin Kayıt: Aug 08, 2002

mevzu derin.. ama yanilmiyorsam: günübirlik 150 ye yakin dizi filmin oynadigi ülkemizde; günde en az 10 dizi izleyen ve takip eden, iftar çadirlarindan beslenen, magazin kültürüne garkolmus, bedevilesmek üzere olan insanlarimizi stadlarimiza çagiriyoruz.. dimi?.. insanlar sokaga çikmaktan korkuyor.. diye yanlis bir kani olustu.. -bence- insanlarimiz sokaga çikmaktan korkmuyor.. tiksiniyor.. uzun yillar önce "insanlik onuru turnikeyi yenecek" demistik.. nooldu?.. turnike yenilmedigi gibi; ulsamakda mümkün degil artik. millet keriz mi?. bommbos stadin etrefinda iki tur attiktan sonra bilet sahibi olsun, onunlada kapida onca saat beklesin ve bir baskasinin yardimiyla içeri girebilsin.. herkesin kombinesi yok ya?.. bahsettigimiz bu kombinesi olmayanlar dimi?.. degisim kafadan baslayacak..

izzetgokalp · Site Admin Kayıt: May 11, 2006

Özellikle son 10-15 yilda Turk futbol kulturunun geldigi nokta; 3000 profesyonel futbolcu+ 8000 spor yorumcusu=Turk Futbolu