Alkaralar

Ziya Adnan · Site Admin Kayıt: May 06, 2003

iyi ki dogdun Gençlerbirligi… Geçtigimiz günlerde, çoklarinin haberi olmasa da, Türk futbolunun en köklü kulüplerinden biri sessiz sedasiz 85. senesini kutladi. Bu yazi, geç kalinmis da olsa, bir dogum günü tebrigi, uzaklardan, güzel Ankaramin Al Karalarina... Gençlerbirligi; Türk futbolunun futbolcu fabrikasi. ’Kursunlu’ Türkcell Süper liginde yer alan takimlarin kadrolunda mutlaka bir veya daha fazla Gençlerbirligi kökenli futbolcu. Takim otobüsünün arkasinda ki ’Okul Tasiti’ yazisi kulübün yapisini pek güzel anlatir. Kurulus tarihi 14 Mart 1923. Ankara Erkek Lisesi (Sultani Mektebi)’nin okul takimina giremeyen ögrencileri tarafindan (Ramiz Eren, Mennan iz, Mazhar Atacanli, Sait, Kenan, Nuri, Namik Katoglu, Namik Ambarcioglu, Ridvan Kirmaci, Hafi Araç, Ruhi, Sari Ziya, Hakki) kuruldu. Sari Ziya’nin babasi Faik bey kulübün ilk baskani. Benim onlarla ilk tanismam çok küçük yaslarda, futbola sevdalandigim, siyah beyaz zamanlarda. 60’li yillarin ortasiydi. simdi sorsalar, aklimda kalan, rüzgarin oglu Zeynel, Tevfik, Burhan. Bir de çikolataci amca. Gençlerbirligi gol attigi zaman nasilda sevinçle tarafara firlatirdi çikolatalari. Babamin elimden tutup, Ankara 19 Mayis stadinda maçlarina götürdügü güzel insanlarin takimi Gençlerbirligi. Sevgili babam bir baska severdi Gençler maçlarini, aslinda tüm Ankara takimlarini. simdi hayatta olsaydi, o da mutlaka kutlardi Cumhuriyet ile yasit takiminin dogum gününü. Keske o güzel günlere dönmek mümkün olsaydi. Çerçeveler eskisi gibi bos kalsaydi. O zamanlar Ankara futbolseveri ayrim gözetmeden takimlarina sevdali, o eski stat her haftasonu karnaval havasinda. simdinin pespayeligini, bölünmüslügünü, rant kavgalarini, paragözlügünü, bos tribünlerini düsününce, biraz daha artiyor geçmise özlem, mazi biraz daha acitiyor. *** 1969 -1970 sezonuydu. istanbul’da Vefa’ya 3-2 maglup olarak küme düstü Gençlerbirligi. O düsüs, uzun sürecek çilenin baslangici olmustu. Nasil da üzülmüstük. Ve ben, belki bu yüzden Vefa’yi hiç sevemedim. Sonra ki yillarda düsüs devam etti. 1977 senesinde, mahalli kümeye düstükleri zaman, sonlarinin Ankara’nin diger köklü kulübü, sari-siyah PTT gibi olacagini düsünmüstük. Kaderleri ayniymis diye hayiflanmistik. Ankara futbolunda, ulu bir çinar daha devrilmisti. Türk futbolunun en köklü kulüplerinden biri daha tarihten silinmek üzereydi. Tipki mor beyaz Hacetepe gibi, Günesspor gibi, PTT gibi... Sevgili Tanil Bora, Gençlerbirligi tarihini anlatan ’Ankara Rüzgari’ adli kitabinda, ’bir ölünün gözünden bakma’ ani olarak anlatir o dönemleri. Parali, ama paradan da önemlisi hirsli ve becerekli bir baskanin, ilhan Cavcav’in kulübü nasil ayaga kaldirdigini anlatir. Baba Tevfik’in su cümlesi, o dönemleri pek güzel özetler, Paramiz yoktu, sirf arkadasliklarla Gençlerbirligini iyi yerlere tasidik... *** Sonra ki yillarda, Türk futboluna damgasini vurdu Gençlerbirligi. Gün geldi, adini futbolun besigi ingiltere’den, Portekiz’e kadar tüm Avrupa’ya duyurdu. Gün geldi, Türk futbolunun simarik derebeylerine kafa tuttu. Bilhassa Ersun Yanal’li dönemde yildizi bir baska parladi. Türkiye kupasini kazandi. Daha adil bir düzende sampiyon olmasi isten bile degildi. Ama olmadi. Sistemin çarpikligi, taraftari müsteri olarak gören zihniyetin paraya tapan sarkaçinda layik oldugu basariyi yakalayamadi. Artik çok yaslanmis, basariyi sadece ’dolu kasa’ olarak yorumlayan, sampiyonluga asla inanmamis, ’Padisah’ sifatli tacir bir baskanin dar çerçevesinde hedeften giderek uzaklasti. Her gelen sezon gideni aratti... Son yillarda, kapagi istanbul takimlarina atmak için firsat kollayan yildiz adaylarinin ’istasyonu’ olmaktan öte geçemedi. Avrupa standartlarinda tesislere, kasasinda ki trilyonlarina, köklü geçmisine ragmen, bu sezon küme düsmeme kavgasinda Gençlerbirligi. Tribünleri yine bos, taraftari yine kaygili. En son oynadiklari Ankaraspor maçinda ki yalnizligi içimi bir kez daha acitti. Kanimca, en büyük basarisizlik tribünlerin bos kalmasi, basarili oldugunu sananlara hatirlatmadir. Öylesine kirgin ki taraftar, geçtigimiz günlerde Türkiye Kupasi yari finalinde, Galatasaray ile oynanacak maçta, yönetimi bu maç için uyguladiklari fahis bilet fiyati yüzünden protesto etti ve maça gitmedi. Ve ben, çok isterdim bu dogum günü kutlamasini, sampiyonluguna ramak kalmis Gençlerbirligi adina yazmayi... Çok isterdim, Türk futbolunun, ’tas mektebinin’ her maçini, geçmiste oldugu gibi tika basa dolu tribünler önünde oynamasini... Çok isterdim, ’Padisah’ sifatli baskanlarin artik köselerine çekilme zamanin geldigini anlamasini... *** Gençlerbirligi, yalnizca bir spor kulübü degil, Türk futbolunun mihenk taslarindan biri. Yalnizca üç takima endeksli pespaye, yitik, adaletsiz düzende, layik oldugu ilgiyi asla yakalayamamis olsa da, kolej ruhu içinde, islerini severek yapan insanlarin ellerinde yükselmis ulu bir çinar. Ne zaman Ankara’da olsam, eski bir Ankara’li olarak o ulu çinarin gölgesinde, adina futbol denilen güzelim oyunu izlemek bana keyif verir. Eski günler gelir aklima, tika basa dolu tribünler, takimina inanmis sevdali taraftarlar. 85. senen kutlu olsun, iyi ki dogdun Gençlerbirligi, iyi ki varsin… Ziya Adnan

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

ziya bey siz de iyiki varsiniz. sirf sizin için bile ankaragüçlü olunur...

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

Ziya'cigim, Bu anlamli ve guzel yazin icin tesekkur ederim. Iyi ki varsin dostum.

fatih_salman · Site Admin Kayıt: Jul 14, 2006

Ziya abi, Harikulade yaziniz için tesekkür ederim. Elinize saglik.

Ertugrul_Eryigit · Site Admin Kayıt: May 27, 2005

"mehmet_galip"]ziya bey siz de iyiki varsiniz. sirf sizin için bile ankaragüçlü olunur... Sen zaten A.Gücü maçlarina gitmiyormusun. yani yari A.Güçlü degilmisin. dogru insanlar heryerde olmali. Bizim tibündede A.gücü tribününde de. Bu arada Ziya bey yazi yine çok güzel olmus elinize yüreginize saglik.

NuriBabic · Site Admin Kayıt: Jan 24, 2008

ZiYA BEY YAZINIZ SON DERECE GÜZEL VE ANLAMLI.YAZINIZI OKUDUM VE TEKRAR BiR DAHA OKUDUM.BU KULÜBÜN BiR TARAFTARI OLMAKTAN BiRKEZ DAHA ONUR VE GURUR DUYDUM.ELLERiNiZE SAgLIK.

MehmetGUNER · Site Admin Kayıt: Aug 08, 2002

muhtesem bir yazi, sevgili ziya beyin eline, yüregine saglik.. hazir yeri gelmisken bir ekleme yapmak istiyorum konuyla alakali.. bütün site esrafininda mutabik kaldigi bir nokta: baskanimiz sn. ilhan cavcav'in bu kulübe neler verdigini, neler harcadigini ve bunlari yaparken nelerden vazgeçtigini hepimiz biliyor ve her seyin üzerinde gördügümüzü her firsatta belirtiyoruz.. bizi çamurdan çikarip, dünya takimi olma yoluna sokan kisi oldugunu söylesek yeter herhalde.. ama artik israrla ve inatla sürdürdügü tek adam politikasinin, kurumsal yapilanmayi inkar edisinin bu müthis organizasyonun önünde en büyük engel oldugunu görmesi lazim.. bizden sonra bu ise kalkisanlarin bizi çoktan geçtiginin, onlar borç batagi içinde kapanma noktasindayken, bu gün milyar dolarlik bütçe ortaya koyabiliyor vede biz hala kasada 40 milyonu sayip dururyorsak; geç kalinmis olmanin kabul edilmesini ve artik hakettigimiz yere hizli adimlarla ulasmayi talep ediyoruz.. 800'e veya 1200'e adam sattik diye övünmek yerine; sattigimiz adamlarin, takimlarini avrupada sirtladigini görünce dövünmek lazim geldigini söylüyoruz. adam satmanin marifet oldugunun söylenmesini artik duymak istemiyoruz. gökhan gönül'ün, aziz yildirim'dan istenmesini; duyacagimiz rakamin, benim ne demek istedigimi daha iyi anlatacagini, önceden görülmesini istiyorum.. bende.. etrafta baska alici kalmayinca; dün kursun attigimiz adamin bu gün en güzide kulüplerimizden birinin baskani olarak karsimiza çikmasini istemiyorum.. 85 yilin sonunda; ilk günkü gibi az biseyde keçilik yapmak istiyorum.. çokmu istedim gene?..