Ziya Adnan
Site Admin
Kayıt: May 06, 2003
|
Tarih: 2009-07-16 22:53:00
Mesaj konusu: Yalanlar Üstüne …
|
|
|
söyle bir sahne geliyor gözümün önüne...
Anadolu’nun herhangi bir sehrinde, erkeklere mahsus sazli sözlü, bol darbukali bir eglence mekaninda. Siyah takim elbiseli adamlar, sahneye yakin donatilmis bir masanin etrafinda hararetle bir seyleri kutluyorlar. ‘Çok para kazandik baskanim…’ diyor içlerinden biri digerine. ‘iyi is yaptik çocuklar’ diyor baskan. Masanin üzerinde duran cep telefonu çaliyor o sirada. Bugün kimbilir bilmem kaçinci kez birileri tebrik etmek için ariyor. ‘Sagolun…’ diyor baskan onca gürültüde sesini yükselterek. “En iyi fiyati verene verdik, aslinda biz bu kadar kazanacagimizi tahmin etmiyorduk ama…’. Sonra bir yudum aliyor aslan sütünden, kadehler kalkiyor ayni anda. Eski Türk filmlerindeki sahnelerden biri yasaniyor o gün, o sazli sözlü eglence mekaninda. O sehrin namli tüccarlari, çok karli bir alisverisin getirisini kutluyor. senlikli bir sarki çaliyor arka fonda, hep birlikte kalkiyor eller havaya. Masanin üzerinde duran cep telefonu bir kez daha çaliyor.
***
Ertesi gün, çok satan gazetelerin birinin arka sayfasina “ismail'in de Topuz'unun kaçtigi…” haberi düsüyor. Haberin devaminda, Mehmet Topuz’un Fenerbahçe'ye toplam 10 milyon Euro'ya mal olurken, ismail Köybasi’nin Besiktas'a tam 8.5 milyon Euro'ya patladigi‘ anlatiliyor. Fenerbahçe'nin bu futbolcuyu alabilmek için Kayserispor Kulübü'ne 9 milyon Euro ve Gökhan Emreciksin’i verdigi yaziliyor. Hani su yakin geçmiste Ankaragücü'nden 1 milyon Euro’ya aldigi Emreciksin’i. Onunla birlikte Fenerbahçe’ye giden Abdülkadir Kayali, hala takima girebilmek için gün sayiyor. Geçen yil hocasi dahil yaptigi bütün transferlerde har vurup harman savurmus sari lacivertliler, savurgan transfer politikalarindan asla vazgeçmiyor.
Ayni haberde, Gaziantepspor’un 20 yasindaki futbolcusu ismail Köybasi’nin Besiktas’a tam 6.5 milyon Euro pesin para ve 2 futbolcu karsiliginda transfer oldugu yaziliyor. Gaziantepspor Basin Sözcüsü Mehmet Kizil, bu transferin detaylarini açikliyor;
'Biz ismail'in bonservisini Besiktas'a 6.5 milyon Euro ve 2 futbolcu karsiliginda sattik. O iki futbolcuyu teknik heyetimizle birlikte önerilen 4 futbolcunun arasindan seçecegiz. ismail'in transferi Gaziantepspor tarihinin rekorudur. Daha öncede yine Besiktas'a Ayhan Akman'i satmistik. O da rekordu ama bu daha büyük. Gaziantepspor bu transferden karsi çikmistir ve alt yapiya önem vermenin karsiligini almistir..'.
Dogru size ne denir. Üç istanbul takimi içinde, en çok parayi verene satiyor futbolcusunu Gaziantepspor. Üç büyük takim arasinda transferde yasanan ‘sidik yarisi’ bu sezon kirmizi siyahli takima yariyor. Bir sezon daha kasasini dolduruyor kirmizi siyahlilar. Tipki geçmiste Ankara’nin Kirmizi Siyahlilarinin yaptigi gibi. Bir sezon daha o sehrin tüccarlari, çok karli bir alisverisin getirisini kutluyor. senlikli bir sarki çaliyor arka fonda, hep birlikte kalkiyor eller havaya.
Bir sezon daha istanbul takimlari, sisirilmis egolari tatmin adina yerli transfer piyasasindaki rakamlari uçururken, aslinda ne kadar kötü yönetildiklerini gösteriyor bakmasini bilenlere. Oysa ortada uçusan transfer paralarinin karsiligi olmadigini akli selim futbolsever biliyor. Borcu olan kulüplerin tek kaynaginin alt yapilari oldugunu da. Futbolun besigi ingiltere’de borcu olan kulüpler puan silme, hatta küme düsürülme cezasi ile yüzlesirken bizde borç bataginda ki kulüpler sürekli mükafatlandiriliyor.
Transfer sezonunda, bir kez daha tüccarlar para kazanirken, Üç istanbul takimi har vurup harman savuruyor.
Besiktas, 29 yasinda bes degisik takimda kiralik oynamis, üstelik geçen sezon bonservis ücreti olmadan Geneoa takimina transfer olmus siradan bir defans oyuncusuna, Avrupa’nin hiçbir kulübünün ödemeyecegi rakami öderken borç defteri biraz daha kabariyor. Fenerbahçe’den sezon basina 4 milyon Euro isteyen Lugano, italya’da bu paranin yarisini bulamadigi için tekrar Fenerbahçe’nin kapisini çaliyor. Eli yüzgün bir stada sahip olmayan borç batagindaki Galatasaray, ‘Lincoln’ kazasinda bir çirpida 14 milyon Euro kaybediyor, lakin yeni bir Hagi arayisindan asla vazgeçmiyor.
***
Velhasil futbolsuz geçen, sicagin kendini iyiden hissettirdigi yaz aylarinda bizim gazetelerinin spor sayfalarinda birer ikiser patliyor bombalar. Ne yapip, ne edip doldurmak gerekiyor sayfalari, her gün yeni transfer haberleri yaratiliyor, yeni bombalar patliyor…
Manchester City’nin 13 Haziran 1980 dogumlu ingiliz Milli forveti Darius Markus Vassell’in Ankaragücü’ne imza attigini yaziyor gazeteler. Bir zamanlar Manchester United ve Chelsea formalarini giymis 34 yasindaki Arjantinli yildiz futbolcu Juan Sebastian Veron’u bekliyor Bursaspor’a gönül verenler.
Nistelrooy’un Galatasaray’a gelecegini, Ronaldinho’nun Roberto Carlos"u arayarak Fenerbahçe’de ki ortami sordugu yaziliyor büyük puntolarla. Ronaldinho, Shevchenko, Deco, Baptista, Gudjohnsen, Seedorf, Martins, Babel, Maniche velhasil her gün yeni bir isim, yeni bir bomba patliyor. Görünüse göre, takimlarimizin transfer politikasini, ‘mahalle baskisi’ belirliyor...
Belki de bu yalan furyasinin futbolseveri getirdigi noktayi, Friedrich Nietzsche'nin su güzel cümlesi özetliyor,
‘Üzgün olmamin sebebi bana yalan söylemis olman degil, bir daha sana asla inanamayacak olmamdir…’
Ziya Adnan
|
|