Önceki başlık :: Sonraki başlık
|
Yazar |
Mesaj |
necdet_ozkazanci
Site Admin
Kayıt: Apr 22, 2003
|
Tarih: 2009-12-29 01:31:11
Mesaj konusu: ORTALA SADIK ORTALA! BOMBALA HURUBEs BOMBALA!
|
|
|
ORTALA SADIK ORTALA! BOMBALA HURUBEs BOMBALA!
Ankara’dan…
Mayis 1981…
Baskent Ankara’nin sari-lacivertli takimi Ankaragücü 2. ligde mücadele ederken, daha önce dünya futbolunda hiçbir takimin basaramadigi bir mucizeye imza atiyor ve Türkiye Kupasini müzesine götürüyordu.
Adil, Hikmet, Fuat, ihsan, Haluk, Taner, Cüneyt, Nazmi, irfan, Mehmet, Sadik…
Final maçinin bitis düdügüyle birlikte Bolu Stadinda tel örgülerin üzerinden taraftarlarinin üzerine atlayip onlarla kucaklasan futbolcular… Kaptan Adil’in, tribündeki taraftarlarin üzerine uçtugu o ani ölümsüzlestiren ve Avrupa’da yilin fotografi seçilen unutulmaz kare…
[URL=http://img705.imageshack.us/i/kaptanadil1981turkiyeku.jpg/][img:f6ea040aa8]http://img705.imageshack.us/img705/5479/kaptanadil1981turkiyeku.jpg[/img:f6ea040aa8][/URL]
Dönüs yolunda Bolu’dan Ankara’ya uzanan kilometrelerce uzunluktaki konvoy…
Ve bir zamanlar Ankaragücü maçlarinda, 19 Mayis Stadi’nin tribünlerinden dalga dalga yayilan tezahürat:
“Gururluyuz Güçlüyüz, biz Ankaragüçlüyüz…”
“Ortala Sadik ortala! Bombala Hurubes bombala!”
O tarihten günümüze kadar bir daha hiçbir 2. Lig takimi Türkiye Kupasini kazanamadi. Ama kaderin cilvesine bakin ki, yillardir “Kupa Beyi” olarak anilan Ankaragücü de kupa alamadi.
O günden 28 yil sonra…
Aralik 2009…
Sevimsiz geçen bir yilin son günlerinde, o efsane kadrodan ‘Maradona Sadik’, ‘Hurubes (Hrubesch) Mehmet’ ve ‘Deli ihsan’ ile bir araya geldik, simdi çok geride kalmis olan o eski güzel günleri yâd ettik. Biz sorduk, onlar yanitladi.
Ziya Adnan: Yeni taraftar nesli sizleri hiç tanimiyor. Bize kisaca kendinizi tanitir misiniz?
Maradona Sadik (Sadik Aksöz): Futbola Ankara Demirspor’da basladim. iki yil Ankara Demirspor genç takiminda, bir yil da ‘A’ takiminda oynadim. 1976 yilinda Gaziantepspor’a transfer oldum. iki yil da Gaziantepspor’da oynadiktan sonra 1978 yilinda Ankaragücü’ne geldim ve 1986 yilina kadar Ankaragücü formasini giydim. Daha sonra bir yil kiralik olarak Gençlerbirligi’nde ve sonra da Hacettepe’de oynadiktan sora 1988 yilinda futbolu biraktim.
Hurubes Mehmet (Mehmet sahin): Ankara 1957dogumluyum. Amatör olarak Ziraat ve daha sonra da Günespor’da oynadiktan sonra 1980 yilinda Ankaragücü’ne geldim. 1986 yilina kadar Ankaragücü’nde forma giydikten sonra Adana Demirspor’a transfer oldum. Sonra da 1987 yilinda kiralik olarak Kahraman Marasspor’da oynadim.
Deli ihsan (ihsan Kavak): Batman 1955 dogumluyum. 1970 yilinda Gençlerbirligi genç takiminda futbola basladim. 1972’de (A) takiminda oynadim. Sonrasinda Fenerbahçe ve Bursaspor’da forma giydim. 1980 yilina kadar Bursaspor’da oynadim. 1980-81 sezonunda Ankaragücü’ne transfer oldum. 1985 yilina kadar Ankaragücü’nde kaldim. 1986 yilinda Gençlerbirligi’nde futbolu biraktim.
[URL=http://img6.imageshack.us/i/ihsanmehmetsadik20091.jpg/][img:f6ea040aa8]http://img6.imageshack.us/img6/3141/ihsanmehmetsadik20091.jpg[/img:f6ea040aa8][/URL]
Ziya: Her zaman merak ettigim konulardan biri, sizin ayni takimda bir araya gelmeniz bilinçli bir teknik direktör seçimi miydi, yoksa tamamen bir rastlanti miydi?
Sadik: Tamamen bir rastlantiydi.
Necdet Özkazanci: Yani, ‘Sadik ortayi yapsin’, ‘Mehmet kafayi vursun’ gibi bir düsünce yoktu. Öyle mi?
Mehmet: Evet. Gerçi Ankaragücü yönetimi o sezon güçlü bir takim kurmak için kollari sivamisti. Ama bizim bir araya gelmemiz tesadüf oldu.
ihsan: Örnegin ben Bursaspor’dan Sakaryaspor’a gidiyordum. Son anda Baskin Soysal hocamiz beni Ankaragücü’ne getirdi. (Bu arada Ankaragücü’nün efsane kalecilerinden Baskin Soysali rahmetle aniyoruz.)
Sadik: Ben 1978 yilinda Ankaragücü’ne geldigimde takim küme düsmüstü. Ancak 1. Ligdeki kadrosunu aynen korumustu. O sezon 2.ligde mücadele ettik ve grup ikincisi olduk.
Ziya: Yani, Kadri Aytaç ile 1.lige çikamayan takima gelmistiniz.
Sadik: Evet. O sezon Kayserispor ile izmir’de 1.lige yükselme maçinda yenildigimiz için 1. lige çikamadik. Bunun üzerine kadro dagitildi ve genç futbolcularla yola devam karari alindi. Yönetim, takimin ligde tutunmasini hedefliyordu. Ama biz umulanin üzerinde bir performans göstererek, Mersin idmanyurdu’nun sampiyon oldugu grupta 3. olarak 1. Lige yükselme maçi oynama hakkini kil payi kaçirdik. 1980-81 sezonunun basinda ise yönetim sampiyonlugu hedefleyerek takima ciddi takviyeler yapti. iste ihsan, Cüneyt, Mehmet gibi isimler o zaman takima katildi.
Necdet: simdiki taraftarlarda pek göremiyoruz ama sizin oynadiginiz o yillarda, taraftarlar futbolcularin birçoguna lakap takmisti: Maradona Sadik, Hurubes Mehmet, Deli ihsan, Bonhof Nazmi, Kaptan Adil gibi… Bunlar taraftarlarin, tuttuklari takimin futbolcusuna olan sevgilerini göstermelerinin bir yolu gibi geliyor bana. Siz nasil görüyordunuz, taraftarin sizi lakabinizla anmasini?
Sadik: Saniyorum taraftarlar özelliklerimize bakip, bizi yabanci ünlü futbolcularla özdeslestiriyorlardi. Örnegin benim oyun stilimi ve sol ayakli olmami Maradona’ya, Mehmet’in uzun boyuyla hava toplarina olan hâkimiyetini ve kafa gollerini Hurubes’e, Nazmi’nin uzaktan sert ve isabetli sutlarini Bonhof’a benzettikleri için olsa gerek böyle lakaplar takmislardi. Bizim için de hos bir duyguydu tabii.
Necdet: Bir insana “Deli” derseniz belki de çok kizar ve kavga bile çikarir ama taraftar ihsan’a “Deli” dedigi zaman bu bir anda sevgi sözcügü haline geliyor sanki.
ihsan: Evet. Ben bazi maçlarda sakat sakat, hatta bazen kirik kaburgayla bile oynadim. Gerektiginde savunmada sert mücadeleden kaçinmadim. Bu, belki de bir delilik… Ama baska seçenek de yoktu. Kadro çok kisitliydi. 14 futbolcuyla maça çiktigimiz zamanlar oldu. Sakat sakat da olsa oynamak zorundaydik.
Ziya: O zaman da günümüzdeki gibi yüksek transfer ücretleri var miydi? Günümüzle kiyasladigimizda ortaya çikan rakamlar nasildi?
ihsan: O dönemde bu kadar yüksek transfer ücretleri yoktu. Bir kiyaslama yapacak olursak bugün bir futbolcunun aldigi bir maçlik galibiyet primi o zamanin neredeyse bir yillik transfer ücretine esitti. Çünkü o zamanlar kulüpler ciddi sikintilar içinde yasamaya çalisiyorlardi. Malzeme sikintisi vardi. Örnegin maç topumuz bir taneydi. Eski Ankaragücü Stadi’nda antrenman yapardik. Toprak zeminli saha zimpara gibiydi. Yagmurlu günlerde balçik olurdu ve biz bu sartlarda maçlara hazirlanirdik.
Ziya: O zamanlar Ankaragücü Stadi daha yikilmamisti degil mi?
ihsan: Evet. O statta yatakhane vardi ve 14 kisi bir odada yattigimiz olurdu.
Sadik: Hatta çok iyi animsiyorum. Yemeklerimiz MKE’den gelirdi.
Ziya: Peki o dönemin havasini bize anlatir misiniz? Takim olarak, yönetim olarak, taraftar olarak, tribün olarak özetler misiniz? söyle bir geçmise dönseniz orada nasil bir Ankaragücü vardi?
Mehmet: Her seyden önce takim içinde büyük bir dostluk, samimiyet ve kardeslik vardi. Kocaman bir aile gibiydik. sunu belirtmeden geçemeyecegim. O dönemde Ankaragücü her futbolcunun forma giymek isteyecegi bir kulüptü. Ankaragücü bir idoldü. Ankaragücü’nde oynamak bile basli basina bir serefti.
ihsan: (Gülerek) Daha sonra yillarca Galatasaray’in kalesini koruyacak olan Eser ile birlikte Ankaragücü’nün seçmelerine gitmistik. Bize sira gelmedigi için Fehmi hoca bizi Gençlerbirligi’ne götürdü. Ama Ankaragüçlüydük. Zaten o zamanlar Ankarali her futbolsever çocugun formasini giymek istedigi takim Ankaragücü’ydü. Herkesin gözü küçüklügünden itibaren Ankaragücü’ndeydi.
Mehmet: Benim Ankaragücü’ne gelmemde hepimizde büyük emegi olan rahmetli Veli Necdet Arig’in katkisi olmustur. Kendisini rahmetle aniyorum.
Necdet: Mehmet, sen Ankaragücü’ne amatör kümeden geldin. O dönemde Ankaragücü yöneticilerinin amatör kümeleri izleyip kesfettikleri futbolculari kulübe kazandirdiklarini animsiyoruz. Günümüzde de amatör kümelerin izlenip izlenmedigi konusunda bilginiz var mi?
Mehmet: izlediklerini pek sanmiyorum. Zaten takima bakildiginda da izlenmedigi belli oluyor.
Sadik: O dönemde altyapidan da çok futbolcu geliyordu. Fuat, Hasan, irfan gibi önemli oyuncular çikmisti. Ankaragücü’nün altyapiya önem verdigi bilindigi için genç futbolcular Ankaragücü’ne kapagi atmaya çalisirlardi.
[URL=http://img705.imageshack.us/i/ihsanmehmetsadikziya200.jpg/][img:f6ea040aa8]http://img705.imageshack.us/img705/7938/ihsanmehmetsadikziya200.jpg[/img:f6ea040aa8][/URL]
Necdet: Peki, o zamanlar tribün manzaralari nasildi? Sahaya çikarken tribünleri gördügünüzde ne hissederdiniz?
ihsan: Ben Ankaragücü’ne 1.ligdeki Bursaspor’dan gelmistim. ilk maçimda sahaya çikarken tribünleri gördügümde çok sasirdim; gözlerime inanamadim. Takim 2. ligdeydi ama stat tiklim tiklimdi. Ayrica günümüzdeki gibi tribün gruplari yoktu. Bütün tribünler tek sesti.
Sadik: Çok ilginç bir durumdur. Biz, birçok maç öncesinde Ankaragücü Stadindan 19 Mayis Stadina, taraftarlarla kol kola yürüyerek girmisizdir. Böyle içten ve samimi bir hava vardi. simdiki gibi tribün kutuplasmalari yoktu. Herkes yalnizca Ankaragüçlüydü. Çok güzel ve zevkli günlerdi.
Ziya: Necdet Abi ile geçen hafta Sivasspor maçini Gecekondu tribününde izledik. Her tribünden ayri bir tezahürat yapiliyordu ve kimin ne söyledigi anlasilmiyordu.
ihsan: Takim basarili olsa, ben tribünlerin birlesecegine inaniyorum.
Ziya: Ben sahsen, takim sahaya çikarken tribünlerde “Gururluyuz Güçlüyüz Ankaragüçlüyüz!” tezahüratinin söylenmemesinden üzüntü duyuyorum.
Sadik: Burada bir ekleme yapmak istiyorum. istanbul takimlari ile oynadigimiz maçlarda, örnegin bir Fenerbahçe maçinda Ankara 19 Mayis Stadinin tribünleri tamamina yakini Ankaragüçlü taraftarlardan olusurdu; 1500 civarinda da Fenerbahçe taraftari olurdu.
Ziya: Taraftarlarla ilgili ilginç bir aniniz var mi?
Mehmet: Ben bir animi kisaca anlatayim: Ankara’da Fenerbahçe ile oynadigimiz maçtan önce stat disinda taraftarlarla sohbete dalmistim. Sonra isinmak için stada girmek istedigimde polis beni içeri almadi. “Yahu birak gireyim, ben olmadan bu maç oynanamaz” diyorum. Polis de “Stat dolu, yer yok, giremezsin” diye cevap veriyor. Biz böyle tartisirken olayi gören Ziya sengül, “Yahu bu adam olmadan maç oynanmaz, birak girsin” dedi. Sonra biraz düsündü ve gülerek, “Aslinda içeri almazsan fena olmaz ama gene de alman lazim” diye saka yapti.
Ziya: Kulüp baskanlari ve yöneticilerinin kulübe ve futbola bakisi nasildi?
Sadik: Yöneticilerde tamamen amatörce bir bakis açisi vardi. Kulüp için kendi ceplerinden para harcarlardi.
ihsan: Sabri Mermutlu çok büyük bir baskandi. Baskanligi birakirken, bizim bütün alacaklarimizi cebinden ödedi ve kulübü borçsuz olarak yeni yönetime teslim etti. Ayrica yöneticileri de toplayarak, alacagi olan varsa bana gelsin ödeyeyim demisti. Bunu hiç unutmam. 12 yillik baskanligi sonrasinda kulübü borç bataginda birakan Cemal Aydin ve yönetimini gördügümüzde Sabri Mermutlu’nun yaptiklarinin degerini daha iyi anliyoruz.
Mehmet: Transfer görüsmelerinde yöneticilerden olusan bir heyetin önünde, onlara olan güvenimiz ve saygimiz sebebiyle bos mukaveleye imza atip çiktigimiz çok olmustur.
Sadik: Onlarin amatörce bakis açisi ve takim sevgisi bize de yansir ve meslegimize amatörce bakmamizi saglardi. Verdikleri sözleri de yerine getirirlerdi.
Necdet: iltifat ediyor gibi olmasin ama su andaki Ankaragücü futbolcularina baktigimizda bir Maradona Sadik, bir Hurubes Mehmet, bir Deli ihsan kalitesinde ve yüregiyle oynayan futbolculari pek göremiyoruz. Keske o zaman degil de simdi futbolcu olsaydim dediginiz zamanlar oluyor mu?
Sadik: (Gülerek) Olaya maddi açidan bakarsak oluyor tabii.
Necdet: Transfer teklifleri aliyor muydunuz?
Sadik: Tabii aliyorduk. Ama o günün sartlarinda bir takimdan digerine transfer olmak kolay degildi.
Mehmet: Örnegin beni Besiktas istemisti ama yönetim vermemisti.
ihsan: Mukavelenin süresi doldugunda kulübün temdit etme (süresini uzatma) hakki vardi. Kulübün satisa çikardigi bir futbolcu için belirlenen transfer ücretini ödeyecek kulüp çikmazsa, futbolcunun kendi kulübü satis bedelinin beste birini ödeyerek sözlesmeyi uzatabilirdi.
Ziya: Yani kulüp istemedikten sonra futbolcunun kulüpten ayrilmasi imkânsiz gibi bir seydi. Öyle mi?
Sadik: Evet. Çogumuzun sözlesmesi böyle uzatilarak kulüpte kalmisizdir.
[URL=http://img692.imageshack.us/i/ihsanmehmetsadiknecdet2.jpg/][img:f6ea040aa8]http://img692.imageshack.us/img692/6694/ihsanmehmetsadiknecdet2.jpg[/img:f6ea040aa8][/URL]
Ziya: O zamanlar kulüpte görev yapan yöneticiler Ankaragüçlü müydü?
ihsan: Hiç kuskusuz öyle... Baskan ve yöneticiler kulüp için ceplerinden çok para harcarlardi. Hatta eski baskanlardan Güngör Türköz’ün Ankaragücü için harcadigi paralar yüzünden islerinin bozulma noktasina geldigi söylenir. Ondan sonraki baskanlardan Nurettin Çarmikli da kulüp için cebinden çok harcama yapmisti. Ama ne yazik ki özellikle Cemal Aydin döneminde bu isler tersine döndü. Bir dergide yazdigim son yazida da bu konuyu isledim. Ankaragüçlülük ruhunu, her seyin amatörce oldugunu, yöneticilerin hep ceplerinden harcadigini, ama simdiki yöneticilerin Ankaragücü’nü, kalburüstü insanlarla kisisel iliskilerini gelistirmek amaciyla kullanmaya çalistiklarini anlattim. Hele baskanlar! Baskanlar günümüzde Cumhurbaskani, Basbakan, Bakanlar ile yan yana oturup maç izliyorlar. Cemal Aydin Ankaragücü’ne baskan olmadan önce kendisini kim tanirdi? Üstelik kendisi Ankaragüçlü de degil… Gençlerbirligi yöneticisiyken hasbelkader Ankaragücü’ne yönetici oldu, sonra da kulüp kaos içine girince Melih Gökçek’in baskan olmasini engellemek için, Karadenizli olan Mesut Yilmaz’in destegiyle kulübe baskan yapildi. Baskan olmadan önce eski bir arabasi vardi. Baskanliktan ayrilmis olduguna göre, baskan olduktan sonraki mal varligini açiklamasini istemek en dogal hakkimizdir. Ben bu konu hakkinda çok yazdim ama simdiye kadar bir yanit alamadim.
Ziya: Maçlara gidiyor musunuz?
Sadik: Ben alti yildir maçlara gitmiyorum.
Ziya: “Neden?” diye sorsam…
Sadik: Ben futbolu biraktiktan sonra da Ankaragücü’ne antrenör olarak hizmet ettim. Ama simdi kirginim. Kulübün, eski futbolcularindan yeterince yararlanmadigini düsünüyorum. Futbolu biraktiktan sonra teknik direktörlük yapan eski Ankaragüçlü futbolcularin sayisinin azligi zaten durumu özetliyor.
Mehmet: Biz de ihsan ile arada bir maçlara gidiyoruz.
Ziya: Sizin gibi Ankaragücü’ne mal olmus isimlerin antrenörlük olmasa bile kulüp bünyesinde bir sekilde hizmet verebilmesini beklerdim. Bu kadar disarida kalmislik neden?
Sadik: Kulüp yönetimine karsi biraz kirginlik var. isin dogrusu bizi tanimiyorlar.
ihsan: Cemal Aydin’in etrafindaki yöneticiler bile, Ankaragücü ile ilgisi olmayan insanlar. Ayrica futbolcu menajerleriyle olan iliskiler de ayri bir soru isaretidir. Son yillarda kulüpten onlarca yabanci futbolcu geldi geçti, bunlardan kaçinin isimlerini animsiyorsunuz? Bu dönemde Ankaragücü’ne 143 yabanci futbolcu gelip gitmis. Kaç liraya gelmisler, kaç liraya gitmisler? Bu konuda sordugum sorularin hepsi yanitsiz kaldi.
Sadik: Günümüzde maalesef Ankaragücü camiasina mal olmus futbolcu yok. Örnegin ben, 1978’de geldim 1986’ya kadar oynadim. Mehmet 1980’de gelmis 1985’e kadar oynamis. ihsan sekiz yil, Adil Kaptan 8 yil, Haluk 12 yil hizmet etmis. O kadro tesadüfen bir araya gelmisti ama uzun yillar birlikteligini korudu ve birçok futbolcu camiaya mal oldu.
Necdet: Eski günleri bilenler, 1986 yilina kadar olan Ankaragücü kadrosunu ezbere sayabiliyorlar. Ama günümüzde maalesef bu mümkün degil.
Sadik: Çünkü o zamanlar uzun yillar boyunca birlikte oynadik. Biz gerçekten iyi bir takimdik. ikinci ligden çiktigimizda, takimi hiç bozmadan Halil ibrahim, Alper gibi birkaç takviye ile uzun yillar hizmet verdik.
Ziya: Birlesme konusunda ne düsünüyorsunuz?
Sadik: Aslinda küme düsen Ankaraspor degil, Ankaragücü’dür. Ankaragücü’nün kadrosundaki futbolcularin çogu, Bestepe’deki personel disarida kaldi. isin aslina bakarsaniz esasinda olan Ankaragücü’ne oldu.
Ziya: Ligin ilk yarisinin son maçinda sahaya çikan 11’in 9’u Ankaraspor’dan gelen futbolculardan olusuyordu. Bu durumda istikrarli bir kadrodan söz edilebilir mi?
Sadik: Tabii ki söz edilemez.
Ziya: iyi bir takim olabilmek, bir takim ruhu yaratabilmek için altyapidan yetismis en az 3-4 futbolcunun olmasi gerekir. Bunun en güzel örnegi, UEFA Kupasini kazanmis olan Galatasaray kadrosudur.
Mehmet: Maalesef günümüzde o ruhu görebilmek imkânsiz.
Ziya: su andaki durumu nasil görüyorsunuz?
ihsan: (Gülerek) su anda bir sey göremiyoruz. su anda kimse kulüp hakkinda bir fikir sahibi degil. Ocak ayindaki kongreden sonra neler olacagini ne Melih Gökçek, ne Cemal Aydin ne de baska bir kisi biliyor. Cemal Aydin kanadinin, 400 delege kaydinin iptali ve mahkeme kanaliyla genel kurulun toplanmasini engellemek için girisimleri oldugunu duyuyoruz. Eger 400 delegenin kaydinin iptali gerçeklesir ve Cemal Aydin tekrar yönetime gelirse zaten takim düser. Çünkü 40 milyon lira borç var ve hiçbir futbolcuya para veremezler.
Ziya: Peki sizin oynadiginiz dönemlerde Ankaragücü kongre üyeligi, seçimler ve baskanlik nasil gerçeklesirdi?
ihsan: Baskanlik seçimi 4 yilda bir yapilirdi. Ortada bir rant olmadigi için cebinden para verebilecek adamlar yönetime girerdi ve rant olmadigi için taraftar da bu islere karismazdi.
Ziya: O dönemlerde cebinde parasi olup da yönetici olmak isteyen kisilerde Ankaragüçlü olma zorunlulugu aranir miydi?
ihsan: içinde Ankaragücü sevgisi olmayan zaten yönetime talip olmazdi. Çünkü rant yoktu. Örnegin ilhan Cavcav da aslinda hasta Ankaragüçlüdür. Zamaninda Ankaragücü’ne yönetici de olmak istemistir. Ancak Sabri Mermutlu da un sanayicisi oldugu için onu Ankaragücü’ne yönetici yapmamis ve ilhan Cavcav da Gençlerbirligi’ne baskan olmustur.
Necdet: Merak ettigimiz bir konu da Ankaragücü’nün kongre üyesi olup olmadiginiz?
Sadik – Mehmet – ihsan: Hayir. Kulübün kongre üyesi degiliz.
Ziya: Tekrar geçmise dönersek, Bolu’da oynanan kupa finalinden sonra tel örgülerin üzerinden taraftarlarin üzerine uçarak atlayan Kaptan Adil’in fotografi Avrupa’da yilin spor fotografi seçilmisti. O anda neler hissetmistiniz?
Mehmet: Aslinda planlanmis bir sey degildi. Maç bitip de kupayi kazandigimizda sevinçten ne yapacagimizi sasirmistik. Tel örgülerin üzerinde taraftarlarin üzerine ilk atlayan futbolcu ihsan oldu.
Necdet: (Gülerek) Hiç yere düseriz, beton tribüne çakiliriz diye bir korku akliniza gelmedi mi?
Mehmet: (Gülerek) Taraftarlarin ellerinin üzerindesin zaten, bir sey olmaz ki!
ihsan: Ben, maç sonrasinda sevincimizi paylasmak için taraftarlarin bulundugu tribünün önüne gitmistim. O andaki duygularla tel örgülere nasil tirmandigimi, taraftarlarin üzerine nasil atladigimi animsamiyorum. Birden kendimi taraftarlarin ellerinin üzerinde buldum. Beni Mehmet, Adil, Fuat ve diger futbolcular takip etti. Bolu’dan Ankara’ya muazzam bir konvoyla döndügümüzü animsiyorum.
Sadik: Ankara’ya geldigimiz zaman 12 Eylül döneminin sokaga çikma yasagi olmasina ragmen binlerce kisi Cumhurbaskanligi Köskü önünde muhtesem bir kutlama yapmisti.
Ziya – Necdet: Bu güzel söylesi için tesekkür ederiz.
Sadik – Mehmet – ihsan: Biz de tesekkür ederiz.
ZiYA ADNAN – NECDET ÖZKAZANCI
25 ARALIK 2009
Kaynak: http://www.klasspor.com/tr/haber/11357-Ortala_Sadik_ortala_bombala_Hurubes_bombala.html
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
necdet_ozkazanci
Site Admin
Kayıt: Apr 22, 2003
|
Tarih: 2009-12-29 01:45:15
Mesaj konusu:
|
|
|
Arkadaslar 25 Aralik 2009 Cuma günü, Ziya Adnan ile birlikte öyle bir dünya çapinda bir gazetecilik yaptik ki olmaz böyle bir sey! Vay goçum vay!:wink:
Peki ne yaptik? Ankaragücü'ne 1981 yilinda 2. ligdeyken Türkiye Kupasini kazandiran efsane kadronun üç as futbolcusu Maradona Sadik, Hurubes Mehmet ve Deli ihsan'i ziyaret ettik ve onlar ile bir söylesi yaparak eski güzel günleri andik. Belki inanmayan ve "Yok canim! Siz ha? Maradona Sadik'la, Hurubes Mehmet'le, Deli ihsan'la konustunuz ha? Vay aslanim vay!" diyenler olabilir diye de bu üç efsane futbolcuyla söylesi yaptigimizi ispatlayan fotograflari da söylesiye ekledik. (Önemli Not: Fotograflar gerçektir ve biz Bülent Atlas gibi fotosop islerinden anlamayiz. :wink: )
Unutmadan belirteyim, Sadik ve ihsan, 80'li yillarda kisa süreli de olsa Gençlerbirligi'nde de forma giymislerdi.
Gerek Ankaragücü'nün ve gerekse Gençlerbirligi'nin yöneticileri, üyeleri ve taraftarlarinin, bir zamanlar takimlarinin formasini giymis ve emek vermis futbolcularini unutmamalari, onlara gereken sevgi, saygi ve ilgiyi göstermeleri; onlari güzel ve keyifli anilarla her zaman hatirlamalari bir camia olabilmenin, "Biz bir camiayiz!" diyebilmenin en önemli kosullarindan biridir bence...
Bu söylesi dünden itibaren Klasspor'da yayinlandi ama dünya çapinda bir gazetecilik yapmis birisi olarak söylesinin sadece orada kalmasina gönlüm razi olmadi ve ola ki Klasspor'da okumamis olanlar da olabilir diyerekten Alkaralar forumunda da kayit altina alarak sizlerle paylasmanin uygun olacagini düsündüm.
Ankaragücü'ne, 1981 yilinda 2. ligdeyken Türkiye Kupasini kazandiran efsane kadronun efsane futbolculari Maradona Sadik'a, Hurubes Mehmet'e ve Deli ihsan'a bu güzel ve keyifli sohbet için bir kez daha tesekkür ederim.
Maçsiz geçirdigimiz ve birlik ve beraberlige her zamankinden daha fazla ihtiyaç duydugumuz su kritik günlerde hepinize keyifli okumalar diliyorum.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
mehmet_galip
Site Admin
Kayıt: Aug 05, 2002
|
Tarih: 2009-12-29 09:18:03
Mesaj konusu:
|
|
|
abi size ve ziya bey e çok tesekkür ederiz
gerçekten süper bir röportaj olmus.
arsivlik türden bir yazi, büyük keyifle okudum.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
uralnadir
Site Admin
Kayıt: Dec 15, 2004
|
Tarih: 2009-12-29 11:25:13
Mesaj konusu:
|
|
|
Ellerinize saglik Necdet ve Ziya abi.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
ozan_guler
Site Admin
Kayıt: Oct 22, 2003
|
Tarih: 2009-12-29 11:49:23
Mesaj konusu:
|
|
|
Röportajdan ziyade içten bir sohbet olmus ve bu sohbet ortaminda agizlardan dökülenler 30 yil öncesinin futbol anlayisini gözler önüne sermis. O dönemin basarili futbolcularinin bile aslinda yari profesyonel bir anlayisla futbol oynadiklarini anlamamiza yardimci olan bu söyleyisi bizlere aktaran babadostuna ve Ziya Adnan'a tesekkür ederiz.
Devami gelecek mi gardasim ?
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
Baris_Ugurlu
Site Admin
Kayıt: Oct 27, 2007
|
Tarih: 2009-12-29 12:58:51
Mesaj konusu: Re: ORTALA SADIK ORTALA! BOMBALA HURUBEs BOMBALA!
|
|
|
"necdet_ozkazanci"]Necdet: Eski günleri bilenler, 1986 yilina kadar olan Ankaragücü kadrosunu ezbere sayabiliyorlar. Ama günümüzde maalesef bu mümkün degil.
70'lerin ikinci yarisi, 80'lerin basinda Ankara'da okumus olan babam ara ara bahseder bu kadrodan. Hurubes Mehmet ve Bonhof Nazmi isimleri aklimda kalmis ezbere saydigi ilk 11'den. Bazen Ankaragüçlülügü tutar da "Gururluyuz güçlüyüz, Ankaragüçlüyüz" tezahüratini söyler...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
mesutyildirim
Site Admin
Kayıt: Apr 27, 2008
|
Tarih: 2009-12-29 13:17:25
Mesaj konusu:
|
|
|
çok güzel olmus
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
senolakdemir
Site Admin
Kayıt: Apr 24, 2006
|
Tarih: 2009-12-29 16:26:11
Mesaj konusu:
|
|
|
Ya süpersiniz ellerinize saglik,
Biz 4 kardes Ankaragücü trübünlerinde büyüdügümüz yillardi derken en fanatiklerimiz olacak olan kizkardesim ve evde - okulda( istanbul'da okulunda) Ankaragüçlü atkisiyla gezen kizim bu yaziyi okuyunca neler hissedecekler
HELE o ölümsüz fotograf yokmu OFFFF ANAM OFFF
O DÖNEMiN EN GÜZEL TEZAHÜRATIYLA BU YAZIYI RENKLENDiRMEME iZiN VERiRSENiZ,
Kaptan Adil Ankara'da kaleci kaleci
Geri dörtlü.orta saha küfeci küfeci
Maradona Sadik Ankara'da ortaci ortaci
Hurubes Mehmet Ankara'da kafaci kafaci
Bonof Nazmi Ankara'da bombaci bombaci
Türkiye'nin baskenti Ankara Ankara
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
serkan_gungordu
Site Admin
Kayıt: Aug 08, 2002
|
Tarih: 2009-12-30 00:39:48
Mesaj konusu:
|
|
|
Çok güzel bir röportaj olmus. röportajdan öte, karsilastirmali bir haber. Bir camianin, yöneticisiyle, taraftariyla, futbolcusuyla nereden nereye geldigi (nasil geriledigi) ancak bu kadar güzel ortaya konulurdu. simdi bunlari okuyan benim bile içim sizlarken, Ankaragüçlüler neler hissediyordur acaba?
Bir de Kaptan Arif'in fotografi... Gerçekten harika bir fotograf, çok özel bir an(sine-i taraftar :) )... Bu fotografi yillardir görürüm, Ziya abi'nin kitabinin da kapagidir zaten. Hep bir kare sonrasini düsünmüsümdür :) Umarim kimse sakatlanmamistir...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
onurnazliaka
Site Admin
Kayıt: Non 0, 0000
|
Tarih: 2009-12-30 00:52:46
Mesaj konusu:
|
|
|
Bu keyifli röportaj için tesekkür ediyoruz. 25 yil öncesinin Ankara futbolunu yansitmasi ve Ozan Abi'nin de belirttigi gibi günümüzle karsilastirmalar içermesi açisindan da oldukça güzel bir yazi. :wink:
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
onur_aydogan
Site Admin
Kayıt: Dec 13, 2002
|
Tarih: 2009-12-30 15:03:09
Mesaj konusu:
|
|
|
O kadro efsane bir kadroydu. Ülkenin en yetenekli oyunculari olmasalar da en yürekten oynayan oyunculariydi. Ankara'da o yillardaki futbol coskusunu hiçbir sehirde görmedim. Hele tiklim tiklim dolu olan tribünlerin takim tünelden çikarken yaptigi "Gururluyuz güçlüyüz, Ankaragüçlüyüz" tezahürati insanin tüylerini ürpertirdi. Bu güzel sohbet için tesekkür ederim. Maradona Sadik, deli ihsan ve Hurubes Mehmet biraz yaslannmislar ama yüz hatlari degismemis.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
necdet_ozkazanci
Site Admin
Kayıt: Apr 22, 2003
|
Tarih: 2009-12-30 18:22:22
Mesaj konusu:
|
|
|
Sevgili Ziya'nin giriskenligiyle organize ettigi bu söylesi için yazdiginiz güzel mesajlardan dolayi tesekkürler arkadaslar. Söylesi, biraz kisaltilmis haliyle Pazar günü Birgün gazetesinde yayinlanacak.
Bizim babadostu, "Devami gelecek mi gardasim?" diye sorarak zarfi atmis. Geçen gün babadostunun dükkaninda birlikteydik. Gençlerbirligi'nin eski baskanlari, yöneticileri ve de illa ki futbolculariyla benzer söylesiler yapma niyetine girdik. Örnegin ikinci ligdeki eski kaptanlarimizdan Cemalettin'de, Asim'da, Avni'de ne anilar vardir kim bilir. insallah gerçeklestiririz ve bilinen, bilinmeyen birçok ilginç aniyi kayit altina aliriz.
senol'un söyledigi tezahüratin bestesi de yanlis animsamiyorsam, bir zaman Mahmut Tuncer'den dinledigim "Kiz ben sana demedim mi? Karsiki daglar jandarma jandarma!" türküsünün bestesiyle söyleniyordu. Çok güzel ve keyifli bir tezahüratti. :wink:
Serkan, "Hep bir kare sonrasini düsünmüsümdür. Umarim kimse sakatlanmamistir..." demis ya, ben de ayni düsünceyle Mehmet'e sordum zaten. Mehmet'in gülerek dedigi su: "Taraftarlarin ellerinin üzerindesin zaten, bir sey olmaz ki" :wink:
Sevgili Onur Aydogan'in, "Ülkenin en yetenekli oyunculari olmasalar da en yürekten oynayan oyunculariydi".tespiti bence de çok dogru...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
Ziya Adnan
Site Admin
Kayıt: May 06, 2003
|
Tarih: 2009-12-31 13:44:16
Mesaj konusu:
|
|
|
Necdet abi,
Bu söylesilerde en büyük emek senin, zaten sensiz ne tadi olur, ne tuzu...
2009 sikintili geçti hepimiz için, hayat çok üstümüze geldi, takimdan ayri düz kosuya kaldik çogu zaman, savunmada açiklar verdik...
Kimbilir, belki 2010 daha iyi olur ve daha nice güzel söylesileri beraber gerçeklestiririz...
iyi ki varsin...
Ziya
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
MehmetGUNER
Site Admin
Kayıt: Aug 08, 2002
|
Tarih: 2010-01-04 10:09:45
Mesaj konusu:
|
|
|
yanarim yanarimda sadik'i yeterince seyredemedigime yanarim..
futbol oynanmaya basladigindan beri böyle bir sol ayak görüldümü acaba?.
sizde sevgili arkadaslarim, taca giden topu kovalarken, yönü maratona dogruyken tek harekette santroforlari memedin kafasina ortalayabilen gördünüz mü?. bir ayak bu sekilde dönebilirmi?. anatomik dengesizlik olmasi lazim ama öyle degil.. kabiliyet..
bana bir solaçik gösterin ki; sakatlaninca ayni takimin gol krali olmus santroforuda futbolu biraksin.. yada unutulsun..
böyle birsey dünyanin neresinde görüldü..
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
aksitozkural
Site Admin
Kayıt: Aug 27, 2002
|
Tarih: 2010-01-04 12:10:16
Mesaj konusu:
|
|
|
Polatez-Ziya Adnan ikilisini candan kutlarim.
Bize unutulmaz bir ( gecmis ) ziyafeti yasattilar.
Her ikisi de sagolsunlar.
Nice ( buna benzer ) calismalara...
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
necdet_ozkazanci
Site Admin
Kayıt: Apr 22, 2003
|
Tarih: 2010-01-04 14:46:18
Mesaj konusu:
|
|
|
"MehmetGUNER"]yanarim yanarimda sadik'i yeterince seyredemedigime yanarim..
futbol oynanmaya basladigindan beri böyle bir sol ayak görüldümü acaba?.
sizde sevgili arkadaslarim, taca giden topu kovalarken, yönü maratona dogruyken tek harekette santroforlari memedin kafasina ortalayabilen gördünüz mü?. bir ayak bu sekilde dönebilirmi?. anatomik dengesizlik olmasi lazim ama öyle degil.. kabiliyet..
bana bir solaçik gösterin ki; sakatlaninca ayni takimin gol krali olmus santroforuda futbolu biraksin.. yada unutulsun..
böyle birsey dünyanin neresinde görüldü..
Zaten "Ortala Sadik Ortala! Bombala Hurubes Bombala!" tezahürati ve senol'un sözlerini yazdigi sarki da senin yazdiklarina tanik olanlar tarafindan üretilmisti. Öyle degil mi Mehmetçigim? :wink:
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
necdet_ozkazanci
Site Admin
Kayıt: Apr 22, 2003
|
Tarih: 2010-01-04 14:52:16
Mesaj konusu:
|
|
|
"aksitozkural"]Polatez-Ziya Adnan ikilisini candan kutlarim.
Bize unutulmaz bir ( gecmis ) ziyafeti yasattilar.
Her ikisi de sagolsunlar.
Nice ( buna benzer ) calismalara...
Tesekkürler Aksit Abi. Ziya bugün ingiltere'ye döndü. Baharda tekrar geldiginde kismet olursa benzer çalismalar olacak. Ayrica bizim de Alkaralar ihtiyar Heyeti üyeleri olarak, Gençlerbirligi'ne mal olmus büyüklerimiz ve eski futbolcularimizi ziyaret etme ve söylesiler yapma, böylece bazi güzel ve önemli anilari kayit altina alma gibi bir düsüncemiz var.
|
|
Başa dön
|
|
|
|
Yazar |
Mesaj |
abreg_celem
Site Admin
Kayıt: Jan 03, 2005
|
Tarih: 2010-01-07 10:50:14
Mesaj konusu:
|
|
|
Ziya Abi'ye ve Necdet Abi'ye çok tesekkürler... Bugünlerde çok yogunum, siteye çok sik dalamiyorum, amaaaa asagida alinti yaptigim bölüm gözümden kaçmis degil:"necdet_ozkazanci"] ........ Ayrica bizim de Alkaralar ihtiyar Heyeti üyeleri olarak, Gençlerbirligi'ne mal olmus büyüklerimiz ve eski futbolcularimizi ziyaret etme ve söylesiler yapma, böylece bazi güzel ve önemli anilari kayit altina alma gibi bir düsüncemiz var.
Necdet Abi, "ziyadesiyle spektaküler" bir düsünce bu... Unutmayacagiz, unutturmayacagiz! :)
a|c
|
|
Başa dön
|
|
|
|
|