Alkaralar

Ziya Adnan · Site Admin Kayıt: May 06, 2003

ingiliz yazar Samuel Johnson, “Londra’dan sikilan biri hayattan sikilmis demektir,” cümlesiye anlatir, bir zamanlar sömürgelerine ithafen üzerinde günesin batmadigi imparatorlugun görkemli baskentini... 2007 sayiminda sekiz milyona yaklasan nüfusu ile Avrupa’nin en kalabalik, en kozmopolit sehirlerindendir. Dört mevsimin birbirine karistigi iklimi, tarihi dokusu, mimarisi, köprüleri, parklari, müzeleri, katedralleri, tiyatrolari, publari, eglence merkezleri, kirmizi otobüsleri, siyah taksileri, dünyanin en eski metrosu, buram buram tarih kokan daracik sokaklari, ortasindan geçen Thames nehri ile büyüleyen sehirdir. Günesli bir günde Hyde Park’in yesilidir, senenin en son ve güzel gülüsüdür hüzünlü sonbahari. Tipki güzel bir kadina nafile bir tutkuyla asik olmak gibidir Londra, bir kez sevdiniz mi büyüsü esir alir, uzaklasinca özlersiniz. Futbolseverler için ayri bir mabettir Londra. Geçtigimiz sezon, dünya futbolunun vitrini Premier Ligde, bes takimla temsil edilmistir. Bu sezon ligi ilk dört arasinda bitiren takimlardan üçünün Londra takimlari arasindan çikmasi ve gelecek sezon sampiyonlar Liginde bu takimlarin boy gösterecek olmasi, baskentin Avrupa futbolundaki yerini gösterir. Londra’nin en eski profesyonel futbol kulübü olmasina ragmen, digerlerine göre daha mütevazi duran Fulham FC’nin köklü tarihinde ilk kez bu sezon UEFA Kupasi finalinde yer almasi da yabana atilmamalidir. 25700 kapasiteli Craven Cottage Stadi’ni her maçta doldurur Fulham sevdalilari, kapi komsulari “Zenginler Kulübü” Chelsea’ye inatla. Sezonu sampiyon olarak kapatan Chelsea, oynadigi hücum futbolu ile ayri bir keyif verdi taraftarlarina. Sezon boyunca 103 gol atarak yeni bir rekora imza atan Bati Londra takimi, maçlarini 41872 kapasiteli Stamford Bridge Stadi’nda oynarken, bu sezon evinde oynadigi maçlardaki taraftar ortalamasi 41423… Bu sezon Arsenal’in evinde oynadigi maçlarda, 60000 kapasiteli Emirates Stadi 1.7 milyon taraftara ev sahipligi yapti. Premier Ligi üçüncü sirada bitiren Kuzey Londra takimi 2005 senesinden beri kupa kazanamamis olsa da, takimin sevdalilari her maçta doldurdu tribünleri. Arsene Wenger’in gençlerini izlemek bir sezon daha keyif verdi futbol sevdalilarina. 44000 kombine biletli taraftara sahip kulübün kombine biletine sahip olabilmek için yaklasik sekiz sene kadar beklemek gerektigi gerçegi, takima duyulan sevgiyi anlatir. Premier Ligin kurulusundan bu yana Arsenal’in gölgesinde kalmis diger bir Kuzey Londra takimi Tottenham, bir sezon daha ligi Arsenal’in altinda bitirimis olsa da, gelecek sezon tarihinde ilk kez sampiyonlar Ligine katilacak olmasi renk katti Ada futboluna. West Ham United, ingiltere futbolunun akademisi… Rio Ferdinand, Frank Lampard, Joe Cole, Michael Carrick, Glen Johnson… Onlarin ortak özelligi futbola Dogu Londra takiminda baslamis olmalari… Geçtigimiz sezon küme düsmektan son haftalarda kurtulan “Hammers” (Çekiçler) maçlarini 35303 kapasiteli Upton Park Stadi’nda oynamaktadir. izlenme orani bizim “Kursunlu” Süper Ligimize fark atan Premier Ligin bir alt ligi “Championship”de geçtigimiz sezon iki takimla temsil edildi Londra futbolu. Maddi sorunlari yüzünden sezon ortasinda on puani silinen Crystal Palace küme düsmekten son maçta kurtulurken, kurulusu 1882 senesine dayanan Queens Park Rangers (QPR) orta siralarda tamamladi sezonu. Her maçta, 19100 kapasiteli Loftus Road Stadi’ni dolduran Bati Londra takimi sevdalilari bir sezon daha uzak kalacaklar Premier Ligden ama mutlaka yine dolduracaklar tribünleri... *** Ve diger bir Baskent: Ankara… Dogup, büyüdügüm, okullarinda okudugum, sokaklarini arsinladigim, nice dostluklari eskittigim bahtsiz sehrim… Gereksiz alt-üst geçitleri, sakil bir Arap sehrini andiran yapay fiskiyeleri, sehrin ortasindan geçen otobani, mantar misali biten birbirinin kopyasi ruhsuz alisveris merkezleri ile geçmisine agit yakan unutulmus sehrim… simdi eski günlerinden geriye kalan sadece “Gökçek enkazi”! Artik ne Akün Sinemasi, ne Çagdas Sahne, ne Kugulu Park, ne de bir zamanlar alimli bayanlarin, sik beylerin yürüdügü Atatürk Bulvari! simdi sadece eskinin kirintilari... sairin misralarinda ki gibi.. “O iyi insanlar, o güzel atlara binip gitmislerdi çoktan... simdi biz hatirladigimiz baharlardan solmus çiçekler toplayacaktik ömrümüze.” Ankara, Avrupa futbolunda birinci liginden sampiyon çikartamamis tek Baskent... Geçtigimiz sezon “Kursunlu” Süper Ligimizde iki “buçuk” takimla temsil edildi Ankara. Sonu baslangici kadar hizli takimi, haris bir belediye baskaninin ellerinde silinip gitti, tipki kaybedilmis bir kimlik gibi. Unutuldu, sanki hiç yokmus gibi, hiç olmamis gibi. Adini sehrinden alan en eski takiminin mazisi yüz yillik… Her ne kadar kötü yönetilmeye bagli olarak son sezonlarda sürekli küme düsme kâbusu yasasa da, geçmiste esmis kükremis, iki kez Türkiye Kupasini kazanmis, Türk futbolunu Avrupa’da temsil etmis, nice yildizlari ülke futboluna kazandirmis köklü, ulu bir çinar... Nice Ankaralinin çocukluk, gençlik yillari onun gölgesinde geçmis, Kizilay’dan, Ulus’a, Cebeci’den, Tunali’ya renkleri evlerimizi süslemis, nice Ankarali onu kendi sehrinin takimi oldugu için sevmis. Bir kupa finalini izlemek için Ankara’dan, Bolu’ya konvoy olmus insanlar. O, sahaya çikinca yer gök inlermis. sehir dedigin tribünden sevilirmis. Sonra... Sonra her sey gibi o da geldigimiz çagin pespaye görüntüsünde zamana ve paraya yenik düstü. Cani sikilmasin diye biricik ogluna “Championship Manager” oyununu alan parali bir babayi hatirlatan hazin hikayesinden geriye, sadece adi, renkleri ve ruhunu yitirmis toplama bir takim kaldi. Diger Ankara takimi Cumhuriyet ile yasit… Türk futbolunun fabrikasi… Yakin geçmiste adini futbolun besigi ingiltere’den, Portekiz’e kadar tüm Avrupa’ya duyurdu. Gün geldi, Türk futbolunun haramilerine kafa tuttu, gün geldi zirveye oynadi. Daha âdil bir düzende sampiyon olmasi isten bile degildi ama olmadi. simdilerde çok yaslanmis, basariyi sadece “dolu kasa” olarak yorumlayan, sampiyonluga asla inanmamis, “Padisah” sifatli tacir bir baskanin dar çerçevesinde, neredeyse bos tribünler önünde. *** Kaderleri farkli iki sehir bilirim, iki baskent… Birinin statlari dolar tasar maç günleri. Babalarinin ellerinden tutmus küçük çocuklarin gülümseyen yüzleri yansir ekranlara. Kombine biletlerine sahip olabilmek için senelerce beklemek gerekir. Statlari ev sahipligi yapar futbol sölenlerine. Futbola dair güzel hikayeler yazilir. Digerine bakarken uzaklardan, içiniz acir. Zira yeniktir zamana... Ziya Adnan

MehmetGUNER · Site Admin Kayıt: Aug 08, 2002

yazinin bir bölümüne gizlenmeye çalisilmis, kentlerin kenti baskentimizin çok saygideger belediye baskanina (allah basimizdan eksik etmesin) örtülü geydirme var.. siyasete bulasmis, padsahlarimiza dokandiran bu yazinin kaldirilmasini talep etmekteyim.. bakin ben ayni meseleden dolayi bir karikatürü sildim.. ben biat ederim.. ben?..