karabük geçen yil bize eksik kadroyla geldi.
yinede bizi darmaduman etti ve gitti.
çok konsantre olmamiz gereken bir maç.
bu sene zec in forvette her maç oynamasi gerek diye düsünüyorum.
adamdan tam randiman almamizin baska yolu yok.
Karabükspor'un Sivas karsisindaki oyunun izledim biraz. Mehmet Çakir'i transfer etmisler, o da iyi oynadi, hatta ilk golü attirdi.
Bir de forvetleri iyi göründü. Bu sene takimlarin tamami hucüm hatlarini degistirmisler... getirmisler bir sürü yabanci... bence bu bizim için avantaj, takimlarin hepsi yeni bi biz eskiyiz. bu maçin mutlak favorisi oldugumuzu düsünüyorum.
özkan kalede
defans: cem can sagda, mehmet solda, aykut ve burak ortada oynar
orta saha: soner- azo- oktay
forvet: hursut - yasin - zec
böyle oynariz.
Kendi sahamizdaki ilk maçimizda, iki maçtir yenildigimiz Karabükspor karsisinda bu kez güzel bir oyunla bir galibiyet almak en büyük dilegim... Umarim bunu basaririz.
"necdet_ozkazanci"]Kendi sahamizdaki ilk maçimizda, iki maçtir yenildigimiz Karabükspor karsisinda bu kez güzel bir oyunla bir galibiyet almak en büyük dilegim... Umarim bunu basaririz.
VENCEREMOS :)
lige daha hic isinamasamda kombinemide almamis olsamda bu maca yinede gelmek istiyordum ama zaten hastayim ve evdeyim belki radyodan dinlerim ins guzel zevkli gollu bir mac olur izleyenler icin tahminim 2-1 ama alirmiyiz kaybedermiyiz onu bilemiyorum...:)
ilk yari istekli basladik 2 gol bulduk. ikinci yari ise karabük iyi basladi 3 dakika içinde 3 tane pozisyon kaçirdi 4. pozisyon gol oldu.
- Defansda Aykut mükemmeldi,
- Mehmet akgün günün çaliskan isimlerindendi.
- Cem Can'a kaptanlik yakisiyor. Adam sag bek, libero, ortasaha nereye koysan siritmiyor.
- Harbuzi ve Azofeifa TIRRRTT oyuncular, Süper lig oyuncusu degiller. Turkiyede sadece teknik olmak yetmez, kuvvetlide olucaksin. Harbuzi 90 dk boyunca aklimda kalan pozisyonu yok, adam kaçak oynuyo... Azofeifa ona nazaran biraz daha iyi. Hursit, Yasin ve Zec savunmasi zayif oyuncular, bunlarin üzerine Harbuzi ve Azofeifa da gelen ataklara karsi koyacak bi oyun sergilemeyince garibim Oktay tek basina ne kadar basarili olabilirki? Ya bu iki oyuncu bi an önce kendilerine gelicek savunma yapmayi ögrenecek, yada Sandro gibi Sönüp gidecekler bu takimda.
- Oktay mükemmeldi, herseyi yapti... O da olmasa ne yapardik bilmem.
- Zec, top ayagina 90 dk boyunca 5 kere degmedi, Öyle bir pozisyon harcadi ki akillara zarar.
- Mununga, sen nesin ya:) Sende olmasan taraftar kiminle dalga geçicekti.- Hursit, gol atti ama 90 dk bisey yapmadi, sansina atakdan dönen top onune dustu, duzdun bi vurus yapabildi.. Bi hareket ögrenmis senelerdir ayni.. 1 arpa boyu kendini gelistirmedi. Sol kanattan hiç bir atak gelistiremedi, ben 1 tane hatirlamiyorum!.
- Özkan Çoooooook genç.
- Aykut,Burak,Yasin,Mehmet ve Oktay... Süperdiniz
Maçi takip edemedim ancak istatistiklere bakilirsa pek de parlak bir futbol ortaya koymamisiz galiba. Olsun 3 puan yine de çok önemli.
istatistikler
GENCLERBIRLIGI - KARABUKSPOR
44% Topa sahip olma 56%
8 Gol denemeleri 16
2 Kaleyi bulan sut 11
6 Kaleyi bulmayan sut 5
16 Serbest vuruslar 21
3 Kornerler 8
4 Ofsaytlar 3
30 Taçlar 35
9 Kaleci kurtarislari 0
7 Aut atislari 10
17 Fauller 13
4 Sari kartlar 0
ideale yakin bir kadro vardi sahada. ilk yari da dribling ve teknik özelliklerimizi iyi kullanarak 2-0'i bulduk. ama tahmin etmemiz gerekiyordu karabükün ikinci yarinin basinda ölümüne gelecegini ve ona göre oyunu sogutmamiz gerektigini. allahtan 2. golü yemedik kisa zamanda. hocanin özgür hamlesi de oldukça iyiydi. sos veren ortasahaya direnç getirdi.
aykutun savunmadaki yirticiligi, zec'in gelisen gücü, hursutun artan kolektif becerisi ve yasinin istekliligi günün artilariydi.
özkanin takimi psikolojik olarak geriye yaslayan zaman geçirmeleri, azo-harbuzinin sinik oyunu ve mehmet akgünün önemli dikine yetenegine ragmen pozisyon bilgisi eksikligi de eksilerdi.
hakemin aleyhimize çok fazla duran top vermesi ve sertlik tahammülünde dengeyi kuramamasi da karabük'ün baski kurmasini kolaylastirdi. ama ne olursa olsun topa hükmetmeyi, maçin temposunu ayarlamayi ögrenmemiz lazim.
Maçin basinda orta sahanin Harbuzi, Azo ve Oktay'dan olustugunu görünce Fuat Çapa'nin büyük bir risk aldigini gözlemledik.. Bu üçlü kirilgan ve biraz sertlikle karsilastiginda ayni sekilde karsilik veremeyebiliyorlar... Geçen hafta Karabükspor'u canli izlemesinin bunda bir payi olabilir çünkü Karabük orta sahasi yumusakti ve vasati asamadi. Sanirim Soner'i rotasyondan dolayi Eskisehir'de izleyebilecegiz.
ilk yari ve ikinci yari arasinda geçen hafta oldugu gibi daglar kadar fark vardi. Maç ikinci yariya bakildiginda rahatlikla berabere de bitebilir havasina büründü..
Özkan kimi zaman hata yapsa da yasina göre ortaya iyi bir mücadele ortaya koydu. Ama beklerdeki sikinti her ne kadar söylense de transferle halledilmediginden devam ediyor. Burada oynayan Mehmet ve Cem Can'i ellerinden geleni yaptiklarindan dolayi kutlamak gerek.Aykut ve Burak görevlerini yerine getirdiler ve takim defansinin düstügü anlarda dirençlerini ortaya koydular.
Hursut ilk yarida gol disinda ortaya çikmadiysa da risksiz oynayarak kanadin hakkini verdi. Bu maç için adina yapilan EZBERE yorumlara katilmiyorum. ikinci yari tek paslari çok akilli oynayarak gol yollarina güzel paslar birakti. Kesinlikle kendine oynamadi. ikinci yarinin iyilerindendi.
Yasin konsantre ve akilli futbolunu ilk yari gösterse de maç içinde fiziksel düsüs yasadi. Ama bitiriciligine laf edilemez. Zec ise asisti ve ikinci yari yaptigi bir kaç iyi kosu disinda göze batmadi. O da oynayarak iyilesen futbolculardan oldugundan dakikaya ihtiyaci var.
Harbuzi defansin hemen önünde alisik olmadigi bir yerde oynasa da Karabük yeterince oradan etkili olmadi. Zaman zaman sik pas trafigine yardimci oldu ama ikinci yari fiziken neredeyse yoktu.Azofeifa ise takimin beyni oldugunu gösterdi ve takimin zaman zaman akilli ataklar yapmasinda etkili oldu. Fiziken biraz daha güçlendiginde orta alani daha rahat kapatabilecek.
Genel olarak bakildiginda ilk onbirde bir tane bile yeni transfer olmamasi düsündürücü idi. Bu kadar bos geçen zaman ve neredeyse olmayan trasfer politikamiz bunda etkili oldu. Aslinda ilk yari için fena da olmadi, en azindan uyumlu ve istikrarli bir onbir izledik. Bakalim Eskisehir'de bizi ne bekliyor. Deplasmanda bu kirilgan yapi ile aman sikinti yasamayalim.
Daha önce yapilan yorumlarda simdiye kadar derecesini ölçemedigim TRRRRT sifati kullanilmis. Gençlerbirligi formasi ile emek veren kimse tirrrtt sifatiyla tanimlanamaz. Daha saygili ifadeler kullanirsak daha iyi olur. Bunlar ne bize ne de takima fayda saglar.
Butun gunu maca gelip gelmeme konusunda mirin kirin ederek gecirdim. Ne de olsa ben artik genclerbirligi ne tovbeli kuskun bir taraftardim. :) Ama yine de soyle bir goz ucuyla bakmamakta olmazdi ki ligin ilk macinda.
Hadi bir bakayim bu haftalik diye ciktim evden.
iceri girdigimde takim sahaya dizilmisti ki, o da ne.. iki senedir soyleye soyleye dilimde tuy biten takim duzeni ve oyuncu kadrosu NiHAYET harfiyen sahada idi.
Orta saha harbuzi ve azofeifa gibi top ayagina yakisan, en kotu gunlerinde bile teknikleriyle durumu kurtarabilecek adamlardan kurulmustu. ORTA SAHAYA COK KOSAN TOP EZiP GOL YEDiREN BiR KAZMA lazim miti terk edilmisti. Bir hayal gercek olmustu.
Orta sahada teknik kapasitesine dair kisitlar nedeniyle, mucadelesi ile goz boyayan ancak faydadan cok zarari olan Cem Can mucadelesi, cabuklugu ve devamliligi ile yildiz olabilecegi sag bek mevkine nihayet yerlestirilmisti.
Bu da yetmemis bir baska buyuk futbol yalani olan, ileride kici donuk kalipli bir santrafor lazim miti de yikilmis, ileri uclu surekli yer degistiren cabuk, ayagina hakim, gozu kalede adamlar olan Oktay, Zec ve Hursut dan olusturulmustu.
Kisacasi yillardir taktik saplantilarla "overcoaching" e tabi tutulan takim, ilk defa tam kapasitesini yansitabilecegi bir kadro ile sahadaydi.
Gerci bu kapasitenin hakki bugunluk oyun olarak verilemedi. Ama ne gam, Karabuk gozunu acana kadar bu yetenekli kadro, yaraticiligi ile maci 2-0 a getirmisti bile. Kapasitenin hakkinin sahaya yansitilamamasinin nedenleri var:
1) takimin saha ici duzeni, kollektif uyumu henuz yeterli seviyede degil.
2) Yukarida adi gecen adamlarin hicbiri henuz bireysel kapasitelerinin tepe noktasina ulasmis degiller.
3) takim henuz kazanma aliskanligindan ve bunun getirecegi guvenden yoksun.
Velhasil kelam bugun FUAT CAPA buyuk hocalik yapti. Sahaya cikardigi cesur onbirle, yerinde yaptigi degisikliklerle o kadar iyiydi ki, Mununga isimli pek futbolculukla ilgisi olmayan arkadasin oyuna alinmasi hatasi bile gormezden gelinebilir.
Bu takim, bu kadroda israr ederse 1 ay sonra ligin butun orta sahalarini domine eder, yenilse de yense de pas yapar, gol atar, zevk verir..
Yeter ki Fuat Capa
Bu takim bu orta saha ile yumusak kalir diyecekleri dinlemesin....
Ha gayret yillar sonra ilk defa su takimdan bir hoca cikacak..
Ligin baslama tarihinin ertelenmesi, Samsunspor maçinin ikinci yarisindaki ümit vaad eden oyun, güzel hava, güzel gün(cumartesi), yeni formalar, ilk defa kullanilacak kombineler kisacasi bir sürü "ilk" ve giderilecek özlemlerden olsa gerek tribün neredeyse yoklamadan tulum çekmis çaliskan, örnek bir sinif gibiydi dün aksam.
ilginç, takimda-kulüpte diyelim- çogu sey yanlis giderken, ümitsizlik almis yürümüsken tribün resmen kendini tekrar üretmenin yollarini buldu. Hiçbir kurumsal vaade sirtini dayamamis bir istek var tribünde.
Bana sorarsaniz geçici bir süreç bu. Havalar biraz sogumaya baslasin, okullar açilsin, maçlar sevimsiz pazar "gecelerine" denk gelmeye baslasin, takim ilk hevesini yitirip iddiasiz konumunu pekistirsin tribüne kiran girmeye baslar. Gençlerbirligi taraftarlarinin en sevdigi tezahürat "çekeriz cefa"li olan olsa da genel olarak "rahatçiligiyla" taninir.
...
Bu arada bir sir vereyim. Yeni formalar arasinda kuskusuz en güzeli çubuklu olani. Ben her ne kadar bir manken- taraftar Özhan'in üzerinde görmüs olsam da zihnimi zorlayip Özhan'dan soyutlayarak düsündügümde dahi açik ara en iyisi "kalin çubuklu". Alinir mi? ögretmen çocugu olarak büyümüs birisi için ay basini beklemek tercih edilmis bir yasam tarzi degil bir kaderdir.
...
Baslikla uyumlu olsun diye biraz teknik - taktik detaya gireyim.
Futbolda, oyun içi diziliste diyelim, en tehlikeli "bosluk" 4 lü savunmanin hemen önündeki bosluktur. yani iki stoperin bir önündeki, ön libero mevki denen mevki. Burayi adam akilli dolduramadiginiz taktirde savunmanin ve orta sahanin tüm kademe dizilisleri alt üst olur. Top sizdeyken de rakipteyken de hep eksik rayla hareket etmek zorunda kalirsiniz. Dünyanin en iyi hücum takimi Barcelona dahi kanat beklerinden vazgeçer, onlari birer açik kanada dönüstürür, stoperlerini birer oyun kurucuya dönüstürür fakat bu mevkiden asla taviz vermez.
Bizim dün gece ikinci yarida oyundan düsmemizin en büyük sebeplerinden birisi o ugursuz boslugu bir türlü dolduramamis olusumuz. ilk 5 dakika top defansimiz tarafindan o ya da bu sekilde kaleden uzaklastirilirken seken toplari toplayacak, dinlendirecek ya da sisirip takimin öne çikmasini saglayacak bir "ön libero"dan yoksunluk söz konusuydu. ilk yarida diri kalabildikleri için Harpuzi ve Azo yapabilmislerdi bu isleri. Oktay ve Yasin de diri ve kararli top sürüslerle tamamliyorlardi bu görevi. fakat hepsi birden ikinci yarida düsünce- yorulunca- ortaya Samsunspor maçinin ilk yarisindaki çaresiz oyun çikti. tabi bu sefer lastik kanat beklerden degil ortasahanin göbeginden patladi(kanat bekler, özellikle mehmet akgün yine aksadi).
Aslinda Azo, Oktay, Harpuzi'den kurulu bir ortasaha kulaga o kadar hos geliyor ki, daha dogrusu böylesi bir hücumcu ortasahaya o kadar açiz ki, insanin içinden hiçbir sey diyesi gelmiyor. Fakat aralarinda bir tek Azo 90 dakika diri kalmayi basaracak bir öz yetenege ve stile sahip. Basit oyun tarzi onu hep diri tutuyor. Harpuzi zaten "çok akilli ama çalismiyor" ögrenciliginde kalacak sanirim. Yasin de stili yüzünden, o "topun sibobunu arar" tarzi yüzünden yorulmaya mahkum.
Peki ne yapilabilir. Bence bu agiz sulandiran ortasaha kalsin, fakat ikinci yarida mutlaka yorulan bir tanesinin yerine bir takviye alinsin. Dün Özgür girdikten sonra takimin elinin yüzünün düzelmesi bize iyi bir örnek olur sanirim.
Özgür'e de bir not düselim. Allah için çok güzel bir futbol stili var, top ayagina yakisiyor. Mahallede sarisin ve iyi top oynadigi için "Cruyff" diye çagirdigimiz Kuzey Avrupa tipli çocuklar vardi ya, onlara benziyor(her ne kadar Özgür'ün saçlari fecaat olsa da). Fakat bana bugüne kadar izledigim bütün maçlarda biraz kirilgan geliyordu(nedense mahalledeki Cruyff'lar da hep kirilgan oluyordu. sert olanlar pele lakapli esmer yamuk kafali olanlarimizdi). Neyse dün gece, Özgür bu kirilganlik imajini gözümde sildi, top rakipteyken gayet iyi basti. Fakat top ayagindayken yanlis pas tercihleri yapabiliyor; bunu maç eksigine baglayabiliriz. maç eksigi, korkunç ve maalesef tek tedavisi sürekli oynamak olan bir futbolcu hastaligidir.
Hursut'un Fuat Çapa ile birlikte futbol zekasinda, görüsünde bir gelisme olduguna dair izler görüyorum maçlarda(tek paslar, duvara gelmeler, girmeler, ara pas denemeleri...). Tabi benim Pasaj'da verdigim taktiklerin de etkisi vardir. Son birayi ismarlamasaydi belki bir sey demezdim. facebook'taki "Bir bira bir bilgi" sayfama hepiniz davetlisiniz.
Zec'e dair de sunu söylemeliyim. ikinci yarida, kendisinin neredeyse iki kati olusuyla, kendisinden daha hizli olusuyla ve pesini ölene kadar hiç birakmayacakmis gibi takip edisiyle bir "bölüm sonu canavarini" andiran stoperle girdigi ve saat tutmadim ama dakikalarca sürmüs gibi gözüken ikili mücadeleyi kazandi ya ben bu adama daha da güçsüz demem. Gerçi mücadeleyi kazanip berbar bir pas atti ama olsun; Futbolcu adama, bazen, yapilan muhtesem hareketlerin ardindan atilan pas ya da son vurus gerçekten anlamsiz gelir. Yapilan güzel hareketler bütün yil çalisilip biriktirilmis para ise eger, atilan o pas ya da sut o biriktirilmis paranin çatir çatir yenmesi gereken tatil.
Aykut'u da es geçmeyelim. Dün sahanin açik ara en iyisiydi. istatistigini tutmadim ama bütün hava toplarini açi, yükseklik, hiz ayirt etmeden aldi sanirim. yerden hizli ve kuvvetli, havadan müthis zamanlamali ve zekice hareket ediyor. top ayagindayken de telassiz ve dengeli. Gelecek yillarda bize çok faydasi olur demek isterdim ama, mukadderat, bizde en büyük övgü kaynagi "bu sene onu kimse takimda tutamaz"dir.
Samsunspor ve Karabük maçlari. iki maç oynadik, ikisinin de tek devrelerinde çok iyi oynadik. birisinin ikinci, ikincisinin birinci yarilarinda. yani toplayinca bir maç ediyor. Biz kaç puan aldik? 3... toplamda tek maç oynayip alinan 3 puan.
Adalet iyidir : )
Dün sahada emegi geçen tüm futbolcularimizi bu güzel galibiyetten dolayi kutluyorum. (Baskan gibi konustum) :D
Geçen hafta çogumuzun buraya bildirdigi görüs; bunca transfersizlige ragmen hoca bu kadroyu maksimum verimle oynatirsa takim ligde iyi isler yapabilir, seklindeydi.
Önerilerimiz vardi...Cem Can sag kanatta oynamali, orta sahada Azofeifa ve Harbuzi gibi oyunu yönlendiren oyunculardan mutlaka yararlanilmali, ileride pivot santrafor saplantisindan vazgeçilmeli ve hizli adamlarla sonuca gidilmeli.
Dün hoca kadroyu bu sekilde sekillendirdi ve ilk yari Karabüspor karsisinda gayet etkili bir oyun oynadik.
Fakat her seye ragmen hocanin yaptigi çok ölümcül bir hata vardi.
Geçen Samsunspor maçi basliginda yazmistim.
Hoca Harbuzi'yi forvette Zec ile beraber veya forvet arkasi serbest adam olarak oynatmali.
Cem Can'in bosaltacagi yere veya geçen sene ilk maçlarda Doll'un yaptigi gibi sol kanata koyarsa bu çok kötü sonuçlar dogurabilir.
Bunun nedenleri basit.Harbuzi fiziksel mücadele sevmiyor.
*Geçen sene aldigi darbelerle sakatlanmasi *Takimdan defalarca gitmek istemesi ama gidememesi ve olagan motivasyonsuzlugu *Gençlerbirligi için kendisini yormaya çok tenezzül etmemesi
*Hafta içi hasta olmasi ve yeni iyilesmesi
vs vs vs gibi bir çok neden onun gayet dirençsiz, kaçak ve neredeyse sabotajci gibi oynamasina sebep oluyor. Hoca ve baskanin bu ise çare bulmasi lazim.
Takimdaki en sevdigim oyunculardan birisi, bu umursamaz tarzi tam anlamiyla hayal kirikligi yaratiyor
Dün tam anlamiyla teknik direktör gibiydi Harbuzi... El kol hareketleri ve sözle takim arkadaslarina direktifler verip durdu. Ama topla oynadi mi derseniz, hayir. Topla ne defansif ne ofansif hiç bir hareketi olmadi. Sadece sözle arkadas uyardi ve suraya geç burada dur tarzi el kol hareketi yapti.
Bu adami, su videodaki gibi ceza sahasi içi veya önünde oynatmazsan yarar alamazsin.
http://www.youtube.com/watch?v=bAjbCuoADAg
Azofeifa gibi oyunu nispeten daha 2 yönlü oynayabilen bir oyuncuyu daha ileriye yönelik, Harbuzi gibi defansif özelligi olmayan bir oyuncuyu Cem Can'in bosalttigi ön libero mevkinde geriye yönelik ilk 11'e koyarak oyuna baslayan hoca çok büyük bir kumar oynadi.
ilk yari, sagolsunlar Oktay, Zec , Yasin ve Hursut sayesinde golleri bulduk ve Karabükspor'un yumusak karni sayesinde bu büyük boslugumuz çok göze batmadi.
Fakat ikinci yari kurt hoca Yücel ildiz direkt, Harbuzi'nin bos biraktigi göbege dogru bir taktik hamle yapti ve kabus gibi bir ikinci yari basladi.
Ne zaman golü yedik ve Fuat hoca Özgür'ü oyuna soktu o zaman dengeler geri geldi ve maçi tekrar lehimize çevirdik.
Bu arada oyunculardan dün AYKUT müthis bir oyun çikartti. Yanimda oturan 6 yasindaki CHARLIE, üstündeki Aykut formasi ve ingilizce'si ile çok sempatikti. ingilizcesini anladigimiz kadariyla her pozisyonda Aykut'u takip ediyordu. Hatta bir pozisyonda sari kart gören bir oyuncumuzu Aykut zannedip çok üzüldü. Yine tribünde aramizda olmasini isteriz kendisinin. :D
Burak ve Mehmet Akgün dün çok hirsli ve istekliydiler. Ellerinden geleni yaptilar. Cem Can sag kanatta iyi bir alternatif oldugunu gösterdi.
Sonradan oyuna girenlerden Özgür ve Mehmet Sedef bu takima ne kadar lazim olduklarini kisa bir sürede de olsa ispatladilar.
Özgür, Harbuzi'den sonra iyi geldi. Hem fizik koydu hem de iki tane gayet ince pas atti aralara. Mehmet Sedef ise oynadigi kisa sürede "ben neden kadroda yokum" seklinde mesaj gönderdi.
Mununga ise yine saç bas yoldurttu.
Ama bu bir Gençlerbirligi klasigi. Her sene bir "odun oyuncu" kadrosu açilacak ve itinayla doldurulacak. Seneler içinde kimleri görmedik ki? Le Point'ten, Okan Öztürk'lere.
Bu sene de Mununga...
Birisi kendisine ara sira "bak Munu bu top", "oyna Munu oyna, topla oyna" gibi telkinlerde bulunsa ve futbol oynamak için topun taninmasi gerekliliginden bahsetse iyi olacak.
Dün iyi is çikartan Zec'in alternatifi kesinlikle Munu degil. Olmamali.
Zec ise son vurus asamasina geldiginde panik yapmasa daha daha iyi olacak.
Sonuçta... :lol:
Hoca iyi bir is çikartti.
Kadroyu çok bozmayarak; Harbuzi'nin yerine Özgür veya Soner degisikligi veyahut Harbuzi-Azofeifa/Harbuzi-Oktay mevki degisikligi ile Eskisehirspor maçi için gayet ümit verici bir takim çikartabilir.
Veya Harbuzi'nin yerine Mehmet Akgün'ü çekip ümit veren Sedef'i sola koyabilir.
O zaman Eskisehirspor'dan puan ve puanlar alabiliriz. :D
Sitede genel kaninin azo-harbuzi ikilisinde israrin takimin defansif yonunu aksattigi yonunde oldugunu goruyorum.
Dunku goruntunun bu anlamda s.o.s verdigini, bu dizilisin zaman zaman bize pahaliya mal olacagi kesin.
Ancak bu oyuncular sorumluluk aldikca, mac kondusyonu kazandikca, form tuttukca bu eksigi emin olun kapatacaklardir. Korkmaya gerek yok azo-harbuzi-oktay uclusu oyundan dustukeri yerde kenardan takviyelerle orta sahayi rahat gotureceklerdir.
Uzun vadede birseyler basarmak, yeniden FUTBOL oynamak istiyorsak riskleri goze almali, pasa ve teknige dayali oyun taktiginde fatura odemek pahasina israr etmeliyiz.
Bu fatutanin sanildigi kadar agir olmayacagini, tam aksine kisa zamanda beklenenden iyi sonuclar alinacagini gorecegiz.
Garanti ediyorum. :)
"efesavas"]Sitede genel kaninin azo-harbuzi ikilisinde israrin takimin defansif yonunu aksattigi yonunde oldugunu goruyorum.
Dunku goruntunun bu anlamda s.o.s verdigini, bu dizilisin zaman zaman bize pahaliya mal olacagi kesin.
Ancak bu oyuncular sorumluluk aldikca, mac kondusyonu kazandikca, form tuttukca bu eksigi emin olun kapatacaklardir. Korkmaya gerek yok azo-harbuzi-oktay uclusu oyundan dustukeri yerde kenardan takviyelerle orta sahayi rahat gotureceklerdir.
Uzun vadede birseyler basarmak, yeniden FUTBOL oynamak istiyorsak riskleri goze almali, pasa ve teknige dayali oyun taktiginde fatura odemek pahasina israr etmeliyiz.
Bu fatutanin sanildigi kadar agir olmayacagini, tam aksine kisa zamanda beklenenden iyi sonuclar alinacagini gorecegiz.
Garanti ediyorum. :)
harpuzi - azo - oktay üçlüsünün "dogal" olarak savunmayi aksattigini söylemek dogru olmaz. fakat bu üçü toplamda 45 dakikalik savunma yapabiliyorlar. Harpuzi'den birkaç yildir yapamadigi mucizeyi bekleyip performansini 90 dakikaya yaymasini beklemek, Oktay'in kendisini yormasini kolaylastiran tarzini degistirmesini beklemek sabir isi. üstelik yüksek ihtimalle de basarilmasi zor. Zaten Oktay'dan oyun stilini degistirmesini istemek demek "sen sen olma" demek.
geriye 3 seçenek kaliyor. rotasyonla bu 45 dakikayi iyi kullanmak veya bu üçlüden birisini kesip(benim adayim Harpuzi) bu üçlüye gerçek bir "ön libero" ekleyerek(adayim cem can'in mevkisine geri gelmesi) direnci arttirmak. en son çare olarak da azo'dan tam donanimli bir ön libero yaratmak(benim tercihim bu).
ayman- kerem- ...uzun zamandir öyle savunmaci ortasahalara tahammül etmek zorunda kaldik ki bu mevkinin kendisinden toptan tiksindik. hak veriyorum.
Teknik taktik olarak söylenmesi gerekenler söylenmis.
Oktay - Harbuzi - Azo üçlüsü kulaga hos geliyor... ama ikinci yarida yedigimiz baskinin nedeni, bu üçlünün defansif direnç gösteremeyip orta sahayi rakibe teslim etmesiydi. nitekim özgür oyuna girdikten sonra takim resmen rahatladi. ayrica özgür'de oyunu iki yönlü oynayabilecek bir önlibero potansiyeli net biçimde göründü. hem dönen toplari aldi, hem top kazandi, hem de rakibe disini gösterdi. aldigi kart bile akillicaydi.
bunun disinda evren'in futbolcu tespitlerine katiliyorum. harbuzi ve azo kendi kapasitelerini tam olarak ortaya koyarlarsa, o bölgede defansif oyuncuya ihtiyacimiz kalmaz. ama bu ne kadar zaman alir bilemiyoruz.
ben cem can'in tekrar göbege alinmasini istemiyorum. sag bekte çok iyiydi, ayrica özgür ve soner cem can'in yaptiklarini yapmak üzere hazirlanmali.... hem bu adamlar topa daha yumusaklar. ögrenmeleri gereken ilk sey cem can gibi gönülden mücadele etmek.
kanat hücumcularimiz hursut ve yasin iyiler. zec ve tum bu takimin forvet yükünü çeker. aykut olaganüstü... bu performansiyla milli takimda direk oynamali. bu adamlar oynadiklari sürece, bu takim ligde orta siralarda yer bulur.
Öncelikle Gençlerli olarak tribüne (kombine karta göre trübün) çiktigim ilk lig maçindan galibiyetle ayrilmak benim için güzel bir hosgeldin süprizi oldu. :)
Henüz takimi belli basli oyuncular disinda çok iyi tanimiyorum. Ama sunu söyleyebilirim ki dün sahada 1 kisi disinda göze batan kötü oyuncu yoktu. Tüm arkadaslarin dedigi gibi bazi kilit oyunculada performanslarini 90 dakikaya yayacak kondüsyon yok. Dileriz ki ileriki haftalarda bu da bir problem olmaktan çikar.
Dünkü tek kötü isim Mununga'ydi. Oyuncunun geçmisi nasildir bilmiyorum ama dünkü performansiyla benim gözümde agir çekimde kosan, futboldan uzak birisi canlandi. Özellikle son 10 dakikada taraftardan çok tepki aldi. Bu duruma içerlenmis olacak ki son düdükten sonra dogruca soyunma odasinin yolunu tuttu. insan yine de kendine "acaba ayip mi oldu?" diye sormadan edemiyor.. Tabii ki bu sekilde devam ederse yapacak birsey yok.
Bence Özkan gelecek vaad eden bir kaleci. Gerek genç olmasi, gerekse özgüven eksikliginden dolayi, gerekse tecrübesizlikten bazen basit hatalar yapabiliyor. Eger Fuat hoca kalede ona daha fazla görev verirse iyi bir kaleci olabilir.
Dipnot olarak; puan tablosuna baktigimizda Gençlerbirligi su an 2 hafta içinde Fenerbahçe ile en fazla gol atan takim. Maç basina 2 gol ortalamasi var.. Ve eger ki Yasin böyle devam ederse sayin Cavcav onu ilk firsatta satar. :)
Tartisma madem guzel bir yere geldi; sunu da eklemeden olmaz. On libero bir orta saha mevkisidir. Bu ne demek?
Bir on libero, orta saha ozelliklerinin "minimumuna" sahip olmali, bu ozelliklerden direnc-kesicilik gibi devansif olanlarda bir kademe daha iyi olmalidir.
Dunyanin hicbir yerinde 3 metreye pas atamayan, en iyi ihtimalle bir stoper teknigine sahip oyunculari on libero diye oynatmazlar.
Dolayisiyla kerem, cem can, ayman gibi oyuncularin hicbiri dunya futbolunda bugun anlasildigi anlamda on libero degiller, olamazlar.
Kisacasi benim soylemek istedigim "on liberosuz" oynamaliyiz degil, elimizde on libero yok (ikinci yari giren sarisin cocuk bu isi yapabilir gibi gorunuyor ama tam emin olamadim) bari bir on liberomuz varmis gibi kendimizi kandiracagimiza baska bir oyun stilinde israr edelim.
"efesavas"]Tartisma madem guzel bir yere geldi; sunu da eklemeden olmaz. On libero bir orta saha mevkisidir. Bu ne demek?
Bir on libero, orta saha ozelliklerinin "minimumuna" sahip olmali, bu ozelliklerden direnc-kesicilik gibi devansif olanlarda bir kademe daha iyi olmalidir.
Dunyanin hicbir yerinde 3 metreye pas atamayan, en iyi ihtimalle bir stoper teknigine sahip oyunculari on libero diye oynatmazlar.
Dolayisiyla kerem, cem can, ayman gibi oyuncularin hicbiri dunya futbolunda bugun anlasildigi anlamda on libero degiller, olamazlar.
Kisacasi benim soylemek istedigim "on liberosuz" oynamaliyiz degil, elimizde on libero yok (ikinci yari giren sarisin cocuk bu isi yapabilir gibi gorunuyor ama tam emin olamadim) bari bir on liberomuz varmis gibi kendimizi kandiracagimiza baska bir oyun stilinde israr edelim.
Ön liberosuz oynamak diye bir opsiyonu olamaz hiçbir takimin diye düsünüyorum. ancak kaliteli bir ön liberonuz varsa ön liberosuzmus gibi oynayabilirsiniz.
Cem Can o kadar vasat bir oyuncu degil(bu bir tartisma konusu degil sanirim). Fakat sag bekteki durum o kadar vahim ki onu bir süre ön libero olarak hayal etmemekte yarar var; hatta aklimiza gelirse kovalim.
Azo'nun nitelikli bir ön libero olabilecegini düsünüyorum, pozisyon alma bilgisi, uzun- kisa top becerisi ve sogukkanliligi ön liberoya yatkin nitelikleri. kendisi isterse olur; ama bazi oyuncular mevki olarak geriye alindikça mutsuzlasirlar.
Sari saçli çocugun adi Özgür : )
Macin sadece ilk yarisini izledim.
Bence iyi oynadik. Bununla beraber rakip bana urkek geldi.
Durum 2-0 oldugunda dahi kendimi cok guvende hissetmedim.
Nitekim ikinci yarinin hemen basinda baskiyi ve golu yedik.
Yuregim kaldiramadi misafirligi terkedip gittim.
Niye bu kadar korkak oldum, asiri heyecanlaniyorum anliyamiyorum.
Maca geldigimde dahi yerimde duramiyor tribunde gezintiye cikiyorum.
Saniyorum asiri sevgi beraberinde basarisizliga tahammul edememe ve yikimi beraberinde getiriyor.
Tribunler once cok tenha idi ama macin baslamasi ile beraber maraton bir seye benzedi
Sanirim kombine satislari daha da artacak, buna eminim.
Eger Eses macindan iyi bir sonucla donersek Ankaragucu macinda bayagi iyi bir tribunle oynariz gibime geliyor.
Eses formda hem de cok. Orada alacagimiz iyi bir sonuc tribunlerimizi daha da yogunlastiracaktir ve costuracaktir.
Iyi dusunelim iyi olsun.
Ben her daim umutluyum ama gerginim.
Giderek sevgili babama benzemeye basladigimi goruyorum.
Su eses maci.........
Evet su eses maci.......
Ah bu mactan bir iyi skorla donsek diyorum....
Yokmu?
Su Genclerbirligi sevgisi beni bayagi bir yipratiyor ama ne gam...........
"aksitozkural"]Yuregim kaldiramadi misafirligi terkedip gittim.
Niye bu kadar korkak oldum, asiri heyecanlaniyorum anliyamiyorum.
Maca geldigimde dahi yerimde duramiyor tribunde gezintiye cikiyorum.
Saniyorum asiri sevgi beraberinde basarisizliga tahammul edememe ve yikimi beraberinde getiriyor.
Iyi dusunelim iyi olsun.
Ben her daim umutluyum ama gerginim.
Giderek sevgili babama benzemeye basladigimi goruyorum.
Su Genclerbirligi sevgisi beni bayagi bir yipratiyor ama ne gam...........
Aman Aksit abi... Gördügüm kadariyla sizde giderek cefakar taraftarliga dogru bir kayis söz konusu gibi... Biliyorsunuz, Alkaralar'da iki grup olustu: Ekabirler ve Sefakarlar... Hatta Sefakarlar grubunun bir de Genç Sefakarlar diye alt grubu var. Bir de Cefakarlar diye bir grup kurulmasina hiç gönlümüz razi olmaz abi... En iyisi sizi söyle bizim Sefakarlar'in arasina alalim. Sefamizi sürelim. Sefam olsun oh oh! diyerek nispet yapalim. :wink:
Galip geldikten sonra, teknik-taktik analiz ve tartismalari okumak da çok keyifli oluyor yahu! Dadindan yenmiyor valla. ilk yari çok iyi oynadik ve mücadele ettik. ikinci yari ise 2-0 galip durumda olmanin da etkisiyle kapanmaya ve savunma agirlikli futbol oynamaya çalistik ama çok zorlandik. Benim izlenimim, takim olma yolundayiz. Fuat hocanin oyuncu tercihleri ve taktik anlayisi yavas yavas yerine oturuyor gibi. Bu dönemde biraz antrenör sansi da lazim. Eger ilerleyen haftalarda iyi diyebilecegimiz sonuçlar alirsak hem hocanin yeri saglamlasacak hem de futbolcularin özgüvenleri pekisecek.
Ben sahsen, Hursut'un sag kanatta oynamasinin takima pek yarari olmadigi kanisindayim. Sag kanatta ataga kalkip da finale dogru topu soluna almaya çalismasi onu çok zorluyor, aliskin oldugu hareketleri yapmasini engelliyor. Hursut bence asil yeri olan sol kanatta oynamali. Geçen sezondan beri devam eden Hursut'u sag kanatta oynatma israrindan vaz geçilmeli. O zaman Zec de daha etkili olacaktir. Taraftar arkadaslarin Mununga'ya fazla yüklenmemeleri lazim. Çünkü Mununga da en kötü oynayabilecegi bir bölgede oynatiliyor. Mununga'nin forvette degil de savunmaya yönelik bir alanda degerlendirilmesi onu daha verimli hale getirebilir.
Neyse, geçen sezon iki maçta da yenemedigimiz Karabükspor'u bu maçta yendigimiz için teknik heyeti ve futbolcularimizi kutluyor, darisi Çarsamba aksami Eses maçina diyorum. En kötü günümüz böyle olsun.
maçtan ufak notlar:
- maç öncesi çikan arbede..
[img:c87605c03e]http://3.bp.blogspot.com/-zJoPyirV42Y/TnY9Bi2lfxI/AAAAAAAABME/JJ2e5YUw-7Y/s1600/62685F616A5F6361626251626A6B63696B65677CA2986198.jpg[/img:c87605c03e]
yönetimle öyle ya da böyle, simdi ya da geçmiste bag kurmus gruplarin yan yana gelmesiyle, bu sene maratonda daha çok görürüz gibi bu sahneleri.
- C blok alt kisimda 3-4 kisilik bir grup ellerinde okuyamadigim ufak bir pankartla ve dagittiklari manifestoyla, boz baykuslardan ibretle yeni bir olusum içindeler. bakalim sonlari ne olacak?
- maç sonunda, Hursut ufacik çocuguyla geldi tribüne. çocugu hakikaten müthis bir sey. tsyd maçi sonrasi sakaryada, alkaralarla karsilasmasina ithafen, "hursut bizi passage'a götür" tezahüratiyla inledi.
-maçtan çikip sakarya'ya gittik, eskiyeni'ye. hem eskiyeni hem de sakarya, gençlerbirligi formali insanlarla doluydu. eskiyeni'de farkli farkli masalarda en az 35 gençlerli vardi. maçi da birlikte kazandik, maç sonu birasini da birlikte içtik.
"evren_isik"]"efesavas"]Tartisma madem guzel bir yere geldi; sunu da eklemeden olmaz. On libero bir orta saha mevkisidir. Bu ne demek?
Bir on libero, orta saha ozelliklerinin "minimumuna" sahip olmali, bu ozelliklerden direnc-kesicilik gibi devansif olanlarda bir kademe daha iyi olmalidir.
Dunyanin hicbir yerinde 3 metreye pas atamayan, en iyi ihtimalle bir stoper teknigine sahip oyunculari on libero diye oynatmazlar.
Dolayisiyla kerem, cem can, ayman gibi oyuncularin hicbiri dunya futbolunda bugun anlasildigi anlamda on libero degiller, olamazlar.
Kisacasi benim soylemek istedigim "on liberosuz" oynamaliyiz degil, elimizde on libero
yok (ikinci yari giren sarisin cocuk bu isi yapabilir gibi gorunuyor ama tam emin olamadim) bari bir on liberomuz varmis gibi kendimizi kandiracagimiza baska bir oyun
stilinde israr edelim.
3 numara islam; tanil bora nin yazisi geldi aklima :)) cem can cok namuslu futbolcu, gercek bir futbol emekcisi, israr edilirse cok da iyi bir sag bek olacak. (gerekli butun donanimlara sahip) ama vasat bir orta saha oyuncusu. Tabi bence:))
Ön liberosuz oynamak diye bir opsiyonu olamaz hiçbir takimin diye düsünüyorum. ancak kaliteli bir ön liberonuz varsa ön liberosuzmus gibi oynayabilirsiniz.
Cem Can o kadar vasat bir oyuncu degil(bu bir tartisma konusu degil sanirim). Fakat sag bekteki durum o kadar vahim ki onu bir süre ön libero olarak hayal etmemekte yarar var; hatta aklimiza gelirse kovalim.
Azo'nun nitelikli bir ön libero olabilecegini düsünüyorum, pozisyon alma bilgisi, uzun- kisa top becerisi ve sogukkanliligi ön liberoya yatkin nitelikleri. kendisi isterse olur; ama bazi oyuncular mevki olarak geriye alindikça mutsuzlasirlar.
Sari saçli çocugun adi Özgür : ) :D :D :D :D :)
"efesavas"]Abi ben tekir smiley yazmadan koca bir yazi yazdim. Hicbiri cikmadi sadece kullanmadigim smiley ler cikmis. Forum bana sacmalama diyor galiba:))
bana da "cem can vasat bir ortasaha oyuncusu" dedirtmissin :)
Pas trafigimizdeki bir sorundan bahsetmek istiyorum. Topu merkeze sokamamak.
Dikkat edilirse topu defanstan çikarirken hep rakiplerin istedigi gibi beklerden çikiyoruz. Bu da bizim hücum opsiyonlarimizi kisitliyor. Topla oynanan bütün takim oyunlarinda oldugu gibi futbolda da en ideali hücumu merkezden baslatmaktir. Hücumu merkezden baslatirsaniz her seyi yapma imkaniniz olur. Topu kanada açabilirsiniz, ara pas atabilirsiniz, sut atabilirsiniz.
Tabi rakip savunmalar da prensip olarak rakibi çizgilere dogru sürmek ister. Bizim paslasmalarimiz (atak baslangiçlarinda) genelde rakibin istedigi sekilde kanat beklerimizden basliyor ve merkeze pek girmiyor. Zaten girdigi zaman da genelde çok etkili oluyor. Bu pas oyununu dünyada en iyi oynayan takim Barcelona'nin en büyük mahareti topu merkezde en sikisik yerlere sokup, oradan çikarabilmekte. Bunu yaptigin zaman ortaya büzüsen savunmaya karsi kanatlarda da daha etkili olabiliyorsunuz.
Tabi örnegi Barcelona'dan olmasi biraz cesaret kirici olabiliyor ama biz de kendi limitlerimiz içinde topu merkeze sokmayi daha iyi becerebiliriz. Bunu yapabilecek, dar alanda inceci Azo, Oktay (dün taç çizgisi üzerinde attigi çalimi görünce telefon kulübesinde adam geçenler kulübüne yazdim ismini), Soner, Harbuzi gibi adamlarimiz var. Daha çok çalisarak hücumu merkezden baslatma problemimizi çözebiliriz.
Peki hücum bölgesinde topu ortadan oynamak konusunda sikintilarimizi nasil çözeriz? Mununga zaten bu takimda olmamali. Oyun zekasi, çabukluk, hiz vs. konularinda bu ligin çok çok altinda. Zec dün fena degildi. Geçen seneki oyununa bir seyler katmis ama bütün sezonu Zec'le götürmemiz mümkün degil. Bir alternatif olarak Messi'nin Barcelona'da, Totti Roma'da oynadigi gibi Oktay'i en uçta düsünebiliriz. Saginda solunda Yasin ve Hursut gibi iki açik varken bu denenebilir. Oktay topu sirti dönük saklayabilir, verkaçlara duvar olabilir ve sut atabilir. Ayrica orta sahaya ekstra adam olarak gelip defanstan top çikarirken bir pas alternatifi olusturabilir.
Takim oyunu merkezden kurma becerisini arttirdiginda topa daha çok sahip olacagiz. Kondisyonumuzu daha ekonomik kullanacagiz ve eminim daha çok gol pozisyonuna girecegiz.
Özetle seviyorum merkez!
Karabük maçinda sahaya çikan ilk 11 benim gönlümde bu kadro ile kurulabilece en ''rüya'' takim olma özelligine sahipti. Ve kulübeye baktigimizda, yenik duruma düsülmesi halinde skora etki edebilecek bir oyuncumuz benim bildigim hemen hemen hiç kalmamisti.
Bizim problemimiz özellikle teknik ayaklarimizin 90 dakikalik bir mücadeleyi kaldiramamasindan kaynaklaniyor.
ikinci yari ile birlikte yedigimiz gol erken gelen bir gol oldu.
Normalde oyun akisindan beklenen Harbuzi'nin 60.dk. da çikmasi ve yerine diri bir orta saha oyuncusunun girmesi ve 2-0 in garantiye alinmasi idi.
Sikintinin nedeni biraz da psikolojik. Geçmis yillardan kalan sikintilar hemen hemen kadrosu hiç degismemis bir takimin kafasinda hala takim olarak durmakta. Bu durumu tedavi edebilecek tek isim elbette Fuat Hoca..
Tünelin ucundaki isigi belki tam olarak göremedik ama en azindan tünelin içinde çogumuzun hemfikir oldugu sekilde yol alinmasi bende umut yaratiyor..
parça parça geliyor maçtan notlar aklima.
özkanin degaj yetenegi bence çok iyi. özellikle yasinin oynadigi kanada dogru gönderdigi uzun degajlarla orta sahayi transit geçerek hücuma basliyoruz.
ama diger kanada dogru degaj yapmak biraz saçma oluyor. hursut'un kafa topuna çikarkenki çaresizligini görmek istemiyorum açikçasi ben :)
Herkesin aksine Harbuzi ile ilgili sorunun formsuzluk ve kondüsyonsuzluk olmadigini düsünüyorum. ,
Son 2 seferdir vurguladigim gibi..
Harbuzi'nin problemi oynadigi mevki ve mental problemleri ile ilgili.
Azofeifa'dan iyi bir ön libero olur. Oyunu ileri ve geri oynayabiliyor ama Harbuzi'den ön libero olmaz. Maçta Harbuzi daha geri bir pozisyonda Azofeifa ise daha ileri bir pozisyondaydi.
Oynadigi mevkinin daha defansif sorumluluk gerektirmesi durumundan dolayi, bu denli defansif özellikten ve takima karsi motivasyondan yoksun olarak gerekli direnci gösteremedi.
Azo'nun top kullanma özelligi Harbuzi'de de var.Aralara pas, serbest atislarda isabet ve sut.
Maçta Harbuzi resmen kaçaklari oynadi.
Azofefifa'nin defanstan o toplari alip ileriye aktardigi bir oyun daha verimli olabilirdi.
Harbuzi ise defansin önünde aldigi tüm toplari Mehmet Akgün'e ve Burak'a aktardi.
Yani akisi saglayamadi. Formsuzluk degildi bu. Sorumluluk almak istemedi. Bundan daha iyisini Cem Can pekhala yapabilir. Azofeifa daha da iyi yapar.
Neden, ayagina aldigi topu yanindaki defans oyuncusuna veren bir oyuncu yerine oradan istekle oyun kurabilen bir oyuncu olmasin ön liberoda.
Dolayisiyla Harbuzi'yi serbest adam olarak forvet arkasi oynatmayacaksa hoca hiç oynatmasin daha iyi. Mehmet Akgün sagda, Mehmet Sedef ise solda oynar. Ortada da Azofeifa ile Cem Can veya Soner.... veya Özgür.
Harbuzi'nin problemi, defansif özelliklerinin olmamasi ve defansif özellik gerektiren bir noktada oynamasi haricinde mental olarak isteksizlik ve arkadaslari tarafindan dislanma ile de alakali diye düsünüyorum.
Hem pozisyonlarin içine girip kendini kasmadi hem de arkadaslari ona pas vermeyi tercih etmedi.
Harbuzi bu tavirla takima yararli olmayacaksa kenarda oturtturulmali. Sözlesmesi bitecek sanirim bu sene. Takima para getirecek sekilde satilmasini baskan illaki istiyordur.
O zaman oynatilmasini da isteyecektir.
Dolayisiyla ondan ön libero yaratma sevdasindan hoca vazgeçmeli. Sergen Yalçin tiplemesinde serbest oyun kurucu olmali ve Azofeifa'nin daha önünde Oktay ile beraber köprü görevi görmeli. Yoksa bu sene kendisini kazanamayacagiz ve yok pahasina menejerinin buldugu bir kulübe gidecek.
yasin'in çabuklugu ve ayak disi ile yaptigi son vurusu sahane...
zec pasi bence de bilerek vermemis... ama öyle olsa bile topu ileri dogru tasima hevesi, fiziksel gücü, hizi sahane... zaten dikkat edin girdigi ikili mücadelelerde güresçi gibi ayakta kaliyor. neyle besleniyorsa artik!
"serkan_gungordu"]yasin'in çabuklugu ve ayak disi ile yaptigi son vurusu sahane...
zec pasi bence de bilerek vermemis... ama öyle olsa bile topu ileri dogru tasima hevesi, fiziksel gücü, hizi sahane... zaten dikkat edin girdigi ikili mücadelelerde güresçi gibi ayakta kaliyor. neyle besleniyorsa artik!
yukaridaki yazilari okumuyorsun sinifta kalacaksin: dikkat edilmisi var : )
"Zec'e dair de sunu söylemeliyim. ikinci yarida, kendisinin neredeyse iki kati olusuyla, kendisinden daha hizli olusuyla ve pesini ölene kadar hiç birakmayacakmis gibi takip edisiyle bir "bölüm sonu canavarini" andiran stoperle girdigi ve saat tutmadim ama dakikalarca sürmüs gibi gözüken ikili mücadeleyi kazandi ya ben bu adama daha da güçsüz demem. Gerçi mücadeleyi kazanip berbar bir pas atti ama olsun; Futbolcu adama, bazen, yapilan muhtesem hareketlerin ardindan atilan pas ya da son vurus gerçekten anlamsiz gelir. Yapilan güzel hareketler bütün yil çalisilip biriktirilmis para ise eger, atilan o pas ya da sut o biriktirilmis paranin çatir çatir yenmesi gereken tatil. "
hersey cok guzeldi.
taraftarimiz cok iyiydi.
biz alismisiz sadece basan ortasahaya.
top yapan 3 adami yanyana gorunce ne yorum yapacagimizi da sasirdik.
aman hocam devam.
korkunun ecele faydasi yok.
bu orta saha ve forvet hatti her takimi zorlar.
tek zayif halka harbuzi.
sanki onemsemiyor takimi.
defans ozelligi yok ve kaptirdigi topun bile pesini kosmuyor.azo ve oktay helak oldu onun acigini kapatacagiz diye.
aykut extra adam.
skordan cok futbol guldurdu yuzumuzu.
"evren_isik"]"serkan_gungordu"]yasin'in çabuklugu ve ayak disi ile yaptigi son vurusu sahane...
zec pasi bence de bilerek vermemis... ama öyle olsa bile topu ileri dogru tasima hevesi, fiziksel gücü, hizi sahane... zaten dikkat edin girdigi ikili mücadelelerde güresçi gibi ayakta kaliyor. neyle besleniyorsa artik!
yukaridaki yazilari okumuyorsun sinifta kalacaksin: dikkat edilmisi var : )
"Zec'e dair de sunu söylemeliyim. ikinci yarida, kendisinin neredeyse iki kati olusuyla, kendisinden daha hizli olusuyla ve pesini ölene kadar hiç birakmayacakmis gibi takip edisiyle bir "bölüm sonu canavarini" andiran stoperle girdigi ve saat tutmadim ama dakikalarca sürmüs gibi gözüken ikili mücadeleyi kazandi ya ben bu adama daha da güçsüz demem. Gerçi mücadeleyi kazanip berbar bir pas atti ama olsun; Futbolcu adama, bazen, yapilan muhtesem hareketlerin ardindan atilan pas ya da son vurus gerçekten anlamsiz gelir. Yapilan güzel hareketler bütün yil çalisilip biriktirilmis para ise eger, atilan o pas ya da sut o biriktirilmis paranin çatir çatir yenmesi gereken tatil. "
:) okumustum adamim. senin yorumu maça yaydim, genellestirdim. ;)
"evren_isik"]"selim_turker"]ilk golün pasi sahane
pek bilerek verilmis gibi degil. bir önceki bosluga atmak istemis fakat top iki kademe birden katetmis :)
evet bilerek degil ama zec'in azmi ve rastgele bile olsa; topun o bölgeye gidisi çok hos