Alkaralar

evren_isik · Site Admin Kayıt: Apr 09, 2006

Tartismayi Efe’nin Bursaspor maçi ile ilgili yaptigi yoruma istinaden açiyorum. Yazinin esin kaynagi alintiyi alta kopyaliyorum. Paragrafin altindaki yazi da tartismanin kiskirticisi naçizane fikirlerimdir. (Zec'in böyle bir tartismaya deger kalitede bir oyuncu oldugunu düsünmek, ikinci esin kaynagimdir. ) “Zec'de hizli bir yükselis var. Oyuna girdigi dakikalarda artik hep daha kuvvetli, daha özgüvenli ve canli. Hocanin yavas yavas gerekirse daha cesur bir kurguya geçerek Zec'i takima monte etmenin yollarini aramasinda fayda var. Orta ikilide Azofeifa ve Özgür'ün oynadigi, kanatlarda Hursut-Yasin, ileri ikilide Zec-Tum'dan olusan bir 4-4-2 bizim bir sonraki adimimizin formülü olabilir.” Ermin Zec nasil bir sistem içinde yararli olabilir? Efe’nin söylediklerine büyük oranda katilmama ragmen(mütemadiyen katilirim ben kendisine zaten) önerdigi 4-4-2 sistemi ve kadro seçimi ile ilgili birkaç çekincem var. Tribün olarak Zec’e takimda bir yer bulabilmek için yapmadigimiz hesap, atmadigimiz takla, bosaltmadigimiz dolu, doldurmadigimiz bos kalmadi. Hepimizin ortak bir biçimde kabul ettigi üzere Zec ikili forvet hattinin ikinci adami. “The big man- little man” ikilisindeki “küçük adam” Zec. Büyük adam tahmin edersiniz ki Tum(alternatif olarak Martin). Zec’e biçilebilecek ikinci rol ise 3 lü forvet hattinin “içeri kat eden hücumcu kanat” rolü. Yani su anda Yasin’in yaptigi is, sag ayakla içeri kat edip sut atma görevi.(Hepimizin bu göreve Mehmet Çakir’dan beri bir sempatisi vardir, biliyorum). Zec bu pozisyonda düsünülürse Yasin’le birbirlerinin alternatifi haline gelecekler. iki ilk 11 düzeyindeki oyuncumuzdan birisinin yedek kalmasi demek oluyor ki zaten mevcut durum bu. Peki, Zec’i 4-4-2’nin çift forvetinden birisi olarak hayal edersek ne olur? Öncelikle mevcut formasyonu ve kadroyu degistirmek zorundayiz. Her seyden önce Hursut ve Yasin orijinal bölgelerinden biraz daha geriye çekilip “destek veren” kanat ortasaha oyuncularina dönüsürler. Forvet hattina bir kisi eklemek için “göbekten” bir adam eksiltmek zorundayiz. Form durumlarina bakarsak Özgür ve Azo kalir, Soner kulübeye çekilir(bu birinci kayip olarak degerlendirilebilir). Bunun disinda Yasin ve Hursut yaratici yeteneklerinin asgariye indigi, bir sürü ortasaha göreviyle donanmak zorunda kalacaklar. Hursut o bilgisayar oyunu hareketlerini ceza sahasina yakin bir yerde yapmak zorunda, daha geride yaparsa bir sürü kademeyle önü tekrar tekrar kesilecektir. Nitekim Yasin de “sag ayagina çek, rakip defansi ters ayak yakala, hazir kaleci de ters ayakken vur” emrini ancak ceza sahasina yakin bölgelerden yerine getirebilir. Yani iki oyuncunuzu birden yaptiklari en iyi isten ettik mi? Ettik( ikinci kayip). 4-4-2 de göbek ne yapar? Mevcut duruma bakarsak Özgür ve Azo oynar. Birisi oyun kurucu nitelikleriyle digeri de top kapma nitelikleriyle nam salmis adamlar. Bu durumda rol söyle paylasilir: “Özgür kap topu, aferin, usulca Azo’ya ver simdi, aferin, Azo “oyun kur. Aferin” ”(karikatürize ettigim farkindayim). Peki bu adamlari iki cezasahasi içinde gidip gelebilen adamlar olarak kullanabilir miyiz? Kanaatim kullanamayacagimiz yönünde; Özgür rakip ceza sahasi bölgesinde zayif, Azo da kendi ceza sahasi önünde. Roller içgüdüsel olarak ilk söyledigim biçimiyle uygulanmaya baslar. Kötü bir sey degil bu tabi, Avrupa’da bir sürü üst düzey takim bu ikili sistemi uyguladilar, hala da uygulaniyor. Makalele- Zidane’i unutan bizden degildir örnegin. Biz ayni anda az önce kurdugumuz “göbek” rol dagilimini Soner- Azo- Özgür üçlüsüyle kiyaslamayi deneyelim. Hangisi daha üretken ve saglam duruyor? Valla Soner- Azo- Özgür cennetten bir bahçedir nazarimda. Ayrica Hursut ve Yasin’e klasik kanat ortasaha oyuncusu olmayi ögretmenin zaman alacagini ve büyük ihtimalle sonuçsuz kalacagini söyleyelim. O sapkadan tavsan çikartan yeteneklerin körelmesi, engellenmesi sistemin diger götürüleri. Mesela 4-4-2 de Hursut’tan hem göbektekilere hem kanat beklere destek vermesini istemek zorundayiz, bir de üstüne yaratici ayaklariyla gol üretmesini isteyecegiz; günah, vallahi günah. Sözün özü Yasin ve Hursut 4-4-2 gibi herkesin stabil görevlere sahip oldugu , yaraticiligin tesvikinden çok görevlerin iyi paylasildigi “demokratik” sistemlere pek adapte edilebilecek adamlar degiller. Durum, Zec’e kadroda yer açmak için düsündükçe içinden çikilmaz bir hal aliyor. Zec’i, Tum’u, Yasin’i ve Hursut’u ayni kadroda düsünüyorsak eger sistem kaçinilmaz olarak 4-2-4’e dönüsüyor. 4-2-4 bir genel sistem, bir “baslangiç sistemi” olmaktan öte maçin gidisatina göre uygulanabilecek bir sistem. Örnegin yenik durumdayken, ya da rakibin arkada bariz açiklar verdigi bir zaman diliminde güzel kontra atak varyasyonlari yaratabilmek için. Kisisel önerim ne olabilir? Baslangiç sistemi olarak su anki mevcut sistemi(4-3-3, yeni nesil 4-1-2-2-1 olarak saymayi daha çok seviyor, bloklar içi kademeleri saymak yakismaz bize, sistem 4-3-3 tür arkadaslar) korumaliyiz. Yasin ve Zec’i birbirine alternatif olarak düsünmeli, iki oyuncuyu da bu duruma zihinsel olarak hazirlamali yani yedek kalabileceklerine onlari razi etmeliyiz. 4-4-2 her seyden önce Yasin ve Hursut’un ayagina pranga vurulmasi, Özgür ve Azo’nun da sirtina agir yükler bindirilmesi demek olacaktir. Not: Evet, Misir devriminin ilerleyisine çareler aramiyoruz, alt tarafi top oynuyoruz, haklisiniz.

ozan_guler · Site Admin Kayıt: Oct 22, 2003

Bu konu beni asar. Yokum :wink:

efesavas · Site Admin Kayıt: Dec 17, 2002

Evren'in çekincelerine ben de katiliyorum. Futbol da hayat gibi, her tercihin getirileri oldugu kadar riskleri de var. 4-4-2 önerimin arkasinda, Fuat Çapa'nin yemekte söyledigi bir söz var: "Oyuncu grubu uygun olsa, yeterince güçlü olsak ben de çagdas, hücuma yönelik bir 4-4-2 oynamak isterim" dedigini hatirliyorum. Dolayisiyla benim sistem önerimin altinda yatan asil kaygi Zec'i oynatmak degil (bu olsa olsa bir yan kaygi), takimin birinci olgunlasma dönemini geçirdigi ve artik kivama geldiginden hareketle, büyümesi için gerekli bir sonraki 'cesur' adimi atmasi geregini vurgulamakti. Böyle bir geçisin bizi kisa dönemde zorlamasi, zedelemesi muhtemel. Ancak orta vadede zirveye oynayacak bir takim için, rakiplerin giderek bizi okudugunu ve hücum oyuncularimizi tanidigini da dikkate alarak, yalnizca Hursut ve Yasin'in kisisel becerilerine kalmis bir hücum düzeninin yeterli olamayacagi da asikar. Bu atilimi yapmak, Zec'i de monte etmek için 4-4-2 disi seçenekler olabilir mi; bununla ilgili ilk bol vaktim de ayrica yazmaya çalisacagim.. :)

evren_isik · Site Admin Kayıt: Apr 09, 2006

Zec'in form durumu yükseliyor. Bu durumun Fuat Çapa'yi taktiksel bir degisiklige mecbur birakabilecegini düsünmüstük. Fakat Yasin'in birkaç maçtir düsen formunu düsünürsek, düsündügümüz ikinci alternatif yani Yasin'in yerine Zec'in oynama ihtimali söz konusu. Zec ile Yasin'i sol forvet mevki için kiyaslarsak ikisi arasindaki temel fark su: Yasin adam eksiltebilen, derinlemesine top sürebilen, son vuruslari da ortalamanin altinda olmayan bir oyuncu(gerçi son birkaç maçtir sakarligi tavan yapti, ama yine de yari- golcü kumasi var adamda). Zec ise kisa mesafelerde çabuk hizlanabilmesine ragmen adam eksiltme özelliginden yoksun. Fakat son vuruslari yüksek standartta. Bu özelliklere bakarsak Zec'in Tum'un yanina ve arkasina sokulup oralarda topla bulusma egilimi gösterecegini söyleyebiliriz(bu sekilde çok gol pozisyonuna girecegini söyleyelim, Tum stoperleri arkasina takip ortasahaya kadar çekiyor, arkada tam Zec'in disine göre bosluklar dogacaktir). bunun anlami 4-3-3 ün gizli bir "çift forvetli" sisteme dönüsebilecegi. Dönüsmesinde bir sakinca yok elbet, fakat Zec Tum'a sokuldukça sol kanatta büyük bosluklar dogacak. Bu sorun da orta üçlüden birisinin(soner olabilir) sol iç hatti tutarak o boslugu bir nebze doldurabilmesi. aksi takdirde ister teber oynasin ister sedef, sol kanadimiz ciddi zaaflara ugrar. Bu arada hiç hesapta yokken bir Oktay çikti piyasaya. Fuat Çapa Özgür'ü keserek Oktay'i aldi. Antep maçinda bu formul tutmasina tuttu da daha kuvvetli takimlara karsi Azo- Soner- Oktay üçlüsü çok kirilgan olur. Hele ki Zec- Hursut- Yasin üçlüsünden en az ikisinin sahada olacagini düsünürsek. ilerleyen zamanlarda Fuat Çapa'yi kuvvetli bas agrilari bekliyor. Her futbolcunun formunu yükseltirken ayni zamanda onlari ilk 11 oynatmadigi zaman da mutlu etmenin yollarini bulmali. Rotasyon iyi fikir fakat takimin istikrarini bozar. Sakatliklar ve cezalar böyle durumlarda "dogal seleksiyon"a yol açar ve hocanin isini kolaylastirir. fakat simdilik baktigimizda Çapa'yi zor tercihler bekliyor. ...sene basinda kadro yetersizliginden dem vuruyorduk simdi seçeneklerin ayri bir soruna dönüstügünden bahsediyoruz. güzel seyler bunlar, bize de konusacak konu çikiyor.

firat_karabulut · Site Admin Kayıt: Aug 16, 2011

menejerlikte tek forvet oynatiyodum. 2 yil üst üste gol krali yaptim. eskilerin rekorunu da kirdirdim. burdan yola çikarsa tek forvetli bir sistemde is yapabilir :lol:

MehmetGUNER · Site Admin Kayıt: Aug 08, 2002

ermin zec birtek bu sistemde basarili olabilir.. ama hursut'un solaçik, yasin'in sagaçik oynamasi ve santrofora asist yapmasi durumunda.. çünkü ne top sürme nede adam eksiltme gibi özellikleri gelismis degil. ama golü koklayisi ve tek vuruslerdaki ustaligi ancak ve ancak forvet hattinin ortasinda yani hedef santrofor olmasini gerektirir.. bkz. bursa maçinda murat duruer'in soldan hizla ve aceleyle kestigi topa tek tiklamasi.. fakat fuat hocanin söyle bir düsüncesi var; ki ben asla onaylamadigim ve benimsemedigim halde çok basarili oldugu için kabul etmek durumundayiz.. fuat hoca santroforun futbolu çok iyi bilmesi, golün nasil atilacagini en iyi bilen tecrübeli biri olmasini istiyor.. ersen martin'in transfer edilebilmesinin asla ve asla bir açiklamasi yok.. bundan baska.. takimda ayaginda top tutan yok.. tek olmasa bile çabuk ve isabetli paslarla topu -kanatlara degil- açik oyuncularimiza aktariyoruz ve onlarda kaleye veya herve tum'a kesiyorlar topu. bu kadar agir ve bu kadar yasli bir santroforun kalkipta bu kadar gol atabilmesini baska türlü açiklayamayiz.. herve tum ters ayakla oynayan ama ayaginda top tutmaya yetkili açik oyuncularimiza yani hursut ve yasin'e yanasip onlara topu tasirken diger altenatifleri sunuyor.. herve tum'un 18 içinde çakilipta topu bekleyip gol yaptigini gören olmamistir sanirsam. oda açiklarla birlikte ceza sahasina giriyor, al takke ver külah bi bakmissin olmus.. eger birde hursut solaçik, yasin sagaçik oynarlarsa var ya.. herve tum gol kralliginda ikincilikten kurtulup, bir basamak yukari çikar.. topu bekletmeden, gevelemeden hizla yetenekli açiklara aktarmak ve buralarda eksinlar olusturmak... ne diyorum ben.. real madrid'i tarif ediyorum.. su anda bu sekilde oynayan tek takim real madrid.. mesut'un yerine koy soner'i birazda çabuk oyna oldu sana yerli real madrid.. ha real benzetmesi biraz uçuk kaçmis olabilir ama burasida la ligA degil sonuçta.. topu tasimakla, akinlar gelistirmekle mükellef açik oyuncularimiz topu kaybederlerse, kalemizden en uzak bölgede kaybedecekleri için vede rakibin o topu bizim kalemize getirmesi için harcayacak enerjisi olmadigi çogu asker olan takimimiz için en ideal taktik uygulama.. açik oyuncularimiz yer degisirse ortalar daha çabuk ve rakipten kaçirilircasina yapilacagi için bu seferde nispeten en çabuk ve tek vurus ustasi santroforumuz ermin zec gündeme gelecektir.. not: diger topikte "su anda yaptigimizi biraz daha çabuk yapsak oldu sana yerli barça" demistim. düzeltiyorum onu kimse barça gibi olamaz henüz xavi ve iniesta'yi bulamadiktan sonra.. biz su anda yerli real madrid gibi oynuyoruz.. santrofor, top teknigi yüksek ve topu tasiyabilen yetenekli açiklara yanasiyor ve degisik atraksiyonlara kalkisiyorlar.. gollerin bazilarininda oktay, soner, azo gibi orta sahadan tipleyenler tarafindan atilmasi da bu yüzden..