Ziya Adnan
Site Admin
Kayıt: May 06, 2003
|
Tarih: 2005-07-06 13:06:28
Mesaj konusu: FUTBOL KULUPLERININ DENETLENMESI...
|
|
|
Gecenlerde calistigim sirkette ki Denetim uzmani arkadaslardan biri ile sohbet ediyordum, konu donup dolasip “Denetim” hadisesine geldi…
Finans ve Auditing (Denetim) sirketi olmasina karsin, benim alanimin bilgisayar olmasi bu konuda ki ilgimi biraz daha artirdi, soylediklerini dikkatle dinledim…
Ingiltere’de ki deneteleme ve teftis yasalarinin ne denli siki oldugundan ve sermayesine ve buyuklugune bakilmadan her sirketin mali kontrolunun en ince detayina kadar yapildigini anlatti.
Amacin, “yapilmasi gerekenle, yapilanin” karsilastirilmasi, ve sirketin mali islemlerinin ve faaliyetlerinin belirlemis kurallara uygun olup olmadigini belirlemek oldugunu soyledi…
Onun da benim gibi fiutbola sevdali oldugunu bildigimden konuyu futbola ve haliyle “Futbol Kuluplerine” getirdim…
Futbol kuluplerinin de, isletmeler oldugunu, sicak para ile her daim hasir nesir olduklarini ve dolayisi ile mali yapilarinin, girdilerin, ciktilarinin, transfer hesaplarinin, alim, satim bedellerinin, cok siki bir sekilde denetlendigini, kombine, ve haftalik mac biletleri gelirlerinin bile buyuk bir titizlikle incelendigini anlatti,,,
Ve ilave etti;
“Ingiltere’de futbol kuluplerinin seffaf olma zorunlugu vardir, herhangi bir kutuphane de Arsenal’in, Chelsea’nin, Manchester United’in ya da herhangi bir profosyonel kulubun gecen mali yilda ki gelirini ve harcamalarini gormeniz mumkundur…”
Ingiltere’de ki butun futbol kuluplerinin, duzenli olarak bagimsiz denetim firmalari tarafindan teftis edildigini ve gorulen usulsuzluklerin uzerine ciddi bicimde gidildigini anlatti…
Bir zamanlar Arsenal’in Teknik Direktorlugunu yapmis alan George Graham’in “Transfer Yolsuzlugu” nedeni ile gorevinden alindigini ve bir sene meslekten ihrac cezasini gordugunu hatirlatti…
***
Arkadasim konusurken, aklima yurdum cografyasi ve haliyle futbol kuluplerimiz geldi…
Kendi kulubumun Ankaragucu’nun son yillarda ki ki transferlerini soyle bir dusundum…
BiROL
Ankaraspor ve Konyaspora kiralik gitti, Istanbul belediyeye satildi, tekrar geldi, Manisaya gitti
GÖKMEN BARIs
Yozgata gitti, dönüs yapti, Ankaraspora gitti.
BAiDO
Samsuna gitti, dönüs yapti, ülkesine gitti, tekrar dönüs yapti.
OKAN KOÇ
Kiralik geldi,2 kez gönderildi,geri çagrildi
NiYAZi
Besiktasa gitti, Konyadan geri geldi, Diyarbakira gitti, geri geldi
AGUSTiNE
Trabzona gitti, geri geldi
RAMAZAN
Trabzona gitti, dönüs yapti, Antalyaya satildi
iSMET
Denizliye gitti, geri geldi, Sebata gitti, tekrar geldi
Bu saydiklarim yalnizca bir cirpida aklima gelenler idi, bunlarin yani sira, gecmis yillarda sayisi hicte kucumsenmeyecek olcude oyuncular alindi, satildi, geri, alindi, geri satildi. Kulupte, iki kere satilmis, uc kere geri alnimis oyuncular vardi…
Velhasil ucu birbirine hic degmeyen bir cember misali bu alim-satim trafigi her daim baki idi…
Hatta Misir Ligi bizim icin bir oyuncu pazari haline gelmisti, Dunya futbolunda adi sani duyulmamis Misir’dan oyuncu almanin amaci ne olabilirdi…
Bu oyunculara, onlarin menejerlerine odenen bedeller ne kadardi ? Kulupler birbirlerine ne kadar para odemislerdi ? Kimin kime borcu vardi ? Ayni oyuncuyu iki kere satip, uc kere almanin mantigi neydi ?
Ve onemlisi kuluplerimizi hangi bagimsiz firmalar denetliyordu… Bu denetlemelerin sonuclarini gormek mumkun muydu ?
Kaldi ki Ankaragücü'nün gectigimiz gunlerde Olaganüstü Genel Kurulu'nda Cemal Aydin, yeniden baskanliga seçilmis ve 198 üyenin katildigi Genel Kurul'da 168 kisi oyunu almisti…
.
Cemal Aydin “su ana kadar kulüpten alacagi rakamin 2 milyon 248 bin dolar oldugunu, bu rakamin 750 bin dolarini kulube hibe ettigini acikladi.
Peki Ankaragucu Cemal Aydin’a nasil borclanmisti ?
Kulubun son yillarda dise dokunur hic bir transfer yapmadigini goz unune alarak, ve Uc Istanbul takimi ve Trabzonspor’da sonra Digiturk’ten naklen yayin haklariina dair en fazla alan 5. kulup oldugu halde bu borc nasil olusmustu…
Aklima bu ve bunun gibi yiginla soru takildi…
***
Tabi bu yalnizca kendi kulubumu ilgilendiren bir konu degildi. Hani Avrupa Birliginin adini sikca telafuz ettigimiz bugunlerde, Avrupa’da ki denetim yasalari bizim ulkemizde ne kadar uygulanabiliyordu…
Mesela 2001 UEFA Sampiyonlugunu kazanmis Galatasaray’in mali yapisi, borcunun buyuklugu hakkinda hangimiz detayli bilgiye sahip idik…
Ve varsa, ki gazetelerin yazdigina gore hayli yuklu bir miktar oldugu soyleniyor, Galatasaray’in borcu nereden hasil olmustu…
Turkiye’ye gelenve cogunlukjla yasi kemale ermis yabanci oyunculara ve onlarin menejerlerine verilen ucretler nelerdi, bunun kacta kaci vergiye gidiyordu …
Yanlis anlasilmasin, burada konusu gecen Ankaragucu ya da Galatasaray yalnizca aklima gelen kuluplerimizdir, sordugum sorular butun kuluplerimiz icin gecerlidir, ve kanimca ‘Denetim konusu Turk futbolunun kanayan yarasidir…
Hani ‘Yolsuzluk’ bataginda, bankalari batirilmis, denetimsizlik yuzunden naylon faturalarla milyonlarca dolarlari carpilmis, gencligi her ne hikmetse bulunmayan “tozseker” kuyruklarinda gecmis bir neslin sade bir ferdi olarak, aklima gelen sorular bunlardir…
Hani birgun “artik Avrupa’liyiz” diyebileceksek eger, yeni hukuklar, kurallar uzerine kurulacaksa yasam, ve ulu onderimizin sozleri yalnizca duvarlarda asili cumleler olarak kalmayacak, yasantimizin bir parcasi olacaksa;
Para ile hasir nesir olan her kurumu didik didik denetlemek sart olmalidir…
Ziya Adnan
|
|