Alkaralar

Ziya Adnan · Site Admin Kayıt: May 06, 2003

Çok kalmadi ki dünya futbolunda onlardan… Çok kalmadi ki adlari takimlari ile anilan sadik demirbaslardan, nesli tükenmekte olanlardan… Hani çok küçük yaslarda bir takima, o takimin renklerine sevdalanip, ta en baslarda minik takimlarda forma giyip, sonra, çok sonra ayni takimda kaptanliga kadar yükselerek o takima senelerce hizmet edenlerden… Çok kalmadi ki bir takimin simgesi, ikonu olmus, tüm futbol kariyerleri boyunca yalnizca bir takimda forma giymislerden… Kimler geldi, kimler geçti derken, hiç gitmeyenlerden, hiç geçmeyenlerden… Her transfer sezonunda, bir takimdan digerine ziplayanlarin pek revaçta oldugu bu paragöz düzende, takim sevdasini paranin ve transfer hirslarinin üstünde tutanlardan… Çok kalmadi ki çocukluk sevdalarini hiç birseye degismeyenlerden… simdi aklima gelenlerden, ingiltere liglerinde Tony Adams vardi. 10 Ekim 1966 dogumlu defans oyuncusu 1983 yilinda, henüz 17 yasinda Sunderland’a karsi ilk kez Arsenal formasi giymis, ve 1988 yilinin Ocak ayinda kaptanliga yükselmisti. Henüz 22 yasinda bir dünya devinin kaptanligini yapmak müthis bir duygu olmali… Tam 22 sene Arsenal’de oynadi ve tüm kariyeri boyunca 669 maçta Arsenal formasi giyerek kirilmasi güç bir rekora imza atti. Adams, gerçek bir lider ve kaptandi. Alkole olan düskünlügü yüzünden basi defalarca derde girmis, ve alkollü araba kullanirken yaptigi kaza yüzünden hapis yatmisti. Ama sahada takimi için canini disine takardi. Yetenekleri kisitli olmasina ragmen, yüreginin büyüklügü ile Arsenal taraftarlarinin gönlünde taht kurmustur. Bir zamanlar Arsenal takiminda giydigi alti numarali forma simdilerde hiçbir oyuncuya verilmemektedir. Alkolik oldugunu itiraf ettigi ‘Addicted’ adli kitap Mayis 1998’de piyasaya çikmis ve ingiltere’de en çok okunan kitaplar listesine girmistir. “Mr Arsenal” lakapli Tony Adams simdilerde Hollanda’nin güçlü takimlarindan Feyenoord’un alt yapisinda hocalik yapmaktadir… italya liglerinde ise Paola Maldini efsanesi vardir. 17 yasinda tanistigi Milan formasini hakkiyla yirmi sene giymis ve son dört dünya kupasinda italya Milli takiminda yer almistir. 37 yasinda ki unutulmaz sol bek, üç numarali formasi ile, 20 yillik Milan kariyerinde defalarca sampiyonluklar yasamis, ama kariyerinde ne Avrupa sampiyonlugu kupasi, ne de dünya kupasini kaldirma sansi olmamistir. Bazen kadere inanmak gerekir. Gök mavilerin yasayan efsanesidir ve oglu da Milan’in alt yapisindan yetismektedir… *** Bizim mütevazi liglerimizde ise adlari, takimlari ile anilanlardan demirbaslardan bir Bülent Korkmaz vardir; bir de Hakan Kutlu… Aslen Malatya’nin bir köyünde dünyaya gelen 24 Kasim 1968 dogumlu Bülent Korkmaz, henüz 11 yasinda Galatasaray minik takiminda forma giymeye baslamis. Galatasaray formasi ile 404 Lig maçi oynamis ve sekiz kez sampiyonluk yasamistir. Bes kez Türkiye kupasini kaldirmis, kariyeri boyunca UEFA kupasi ve süper kupayi kaldirarak en çok basari yasamis Türk oyuncudur. 93 kez A Milli takim formasi giymistir ve Dünya kupasi üçüncülügü vardir. Galatasaray’in “Cesur” lakapli unutulmaz kaptani geçtigimiz sezonun basinda Galatasaray’dan biraz buruk ayrilmis, simdilerde Gençlerbirliginde Mesut Bakkal’in yardimci antrenörlügünü yapmaktadir. Ve Hakan Kutlu… 14 Ocak 1972 dogumludur. Ankaragücü’ne 1980 yilinda, yani sekiz yasinda alt yapida baslamistir. Fanatik Ankaragüçlü abisi, o sene onu spor okulunda yazdirmis ve belki kendisinin bile tahmin edemeyecegi bir sekilde Ankaragücü’ne uzun yillar hizmet etme firsati vermistir. Ankaragücü’nde minik, yildiz, genç, ve PAF takimlarinda oynamis ve 1988 – 1989 sezonunda 17 yasinda Ankaragücü A takimin formasini giymistir. Ankaragücü tarihinde, en uzun ve en çok maçta forma giyen oyuncudur ve 18 sezondur Ankara’nin sari lacivertinin formasini giymektedir. Adam adama markaji çok iyi yaptigi için arkadaslari ona ‘Takoz’ lakabini takmislardir… Ankaragücünde son sezonlarda yasanan futbolcu enflasyonu göz önüne alindiginda, Hakan’in inanilmasi güç istikrarina ve takim sevdasina sapka çikarmak gerekir. iste bu yüzden ‘Ulubatli’ kaptan, Ankaragücü’nün ikonu haline gelmistir. Iyi bir aile babasi ve arkadas canlisidir. Alçakgönüllüdür. Gerçek bir futbol sevdalisidir. Futbolu biraktiktan sonra Ankaragücü’ne teknik adam olarak hizmet etmek en büyük dilegidir. O da artik futbolda nadir bulunan, “tek takim emektarlari” kulübünde hakki ile yerini almistir… *** Herseyin paraya ve basamak atlamaya endeksli oldugu, mütevazi Anadolu takimlarinda forma giyenlerin rüyalarinin, çogunlukla gelecekte birgün üç istanbullu’dan birinin formasini kapmak oldugu televole zamanlarinda, gitmek yerine kalmayi, para ve san yerine sevdayi tercih edenlere saygi duymak gerekir. Büyük rüyalarin degil, büyük sevdalarin kahramanlarini alkislamak gerekir… Çocukluk asklarini asla terk etmeyenleri, sadakatlarinden vazgeçmeyenleri yad etmek gerekir. Birgün hersey bitse de, koskocaman bir kariyeri, sevinci ve üzüntüsü ile ayni renkler altinda yasamis olanlari takdir etmek gerekir… Zira artik pek az kalmistir onlardan… Ziya Adnan