Alkaralar Dinlenme Tesisları Forum Ana Sayfası
 
MANSIZ
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ziya Adnan
Site Admin

Kayıt: May 06, 2003

Mesaj Tarih: 2006-03-13 14:43:26      Mesaj konusu: MANSIZ… Alıntıyla Cevap Ver

Üniversite yillarinda, çokca sevilen, bilgisine hayli güvenilen, neredeyse tüm okulun saygisini kazanmis bilge bir hocamiz vardi, hani babacan, görmüs geçirmis dedikleri cinsten… Onun sikça kullandigi bir cümle idi; “Your character is your destiny…” (Karakteriniz, kaderinizi belirler)… Cümlenin sonuna mutlaka, “ne kadar basarili ve bilgili olursaniz olun…” diye eklerdi… *** ilhan Mansiz… 2002 Dünya kupasi maçinda, oyuna sonradan girerek attigi müthis gol ile bir anda tüm Türkiye’nin sevgisini kazanmisti, çoklari tarafindan Milli kahraman ilan edilmis, o günlerde bas taci edilmisti. Brezilya ile oynadigimiz yari final maçinda, Roberto Carlos’a attigi çalim unutulmaz. 1975 Almanya dogumlu, çekik gözlü, çoklarina göre yakisikli, biraz da agresif. Tam bizim kizlarin sevecekleri cinsten. Çocuklugunda ki futbol idolu Maradona. Türk futbolseveri ile tanismasi Samsunspor formasi ile çikardigi maçlar ile basliyor. Forma numarasi 26. Yüksek top teknigi, hirsi ve güzel golleri ile kisa zamanda istanbul takimlarinin kiskacina giriyor ve sonrasinda Besiktas macerasi. Siyah beyazlilarda da forma numarasi 26, yedi tepeli sehre gelmesi ile birlikte Türk futbolu kendi “David Beckham” ini yaratiyor, saha içinde oldugu kadar saha disindaki yasantisi ile pek siklikla gündemde. Geçirdigi ameliyat sonrasinda koltuk degnekleri ile gittigi Laila’da çekilen fotograflari gazetelerde boy boy yer aliyor. Yetenekli ve hirsli oldugu süphesiz, ama madalyonun bir de öbür yüzü var elbette… 2002 Dünya kupasindan sonra sakatliklar bir türlü yakasini birakmiyor. 2002-2003 sezonunda Besiktas’in sampiyonlar ligi macerasinda kendisinden bekleneni verememesi, maçlarda ki asabi tavirlari, üstüne Chelsea maçinda gördügü gereksiz kirmizi kart Besiktas kulübü ile yollarinin ayrilmasina yetiyor. Sonrasinda Japonya macerasi, Kobe takimina transferi, sonra kürkçü dükkanina dönüsü, arada reklam filmleri. Ardindan futbolu birakmasi, sonra yeniden sahalara dönüsü, geçtigimiz aylardaki Ankaragücü macerasi, sari lacivert forma ile istanbul’da Besiktas ile oynanan maçta, golünü attiktan sonra sevinmemesi. Sonra devre arasinda sirra kadem basmasi. simdilerde ona dair akillarda kalan, televizyon kanallarinda, hijyenik ped reklaminda ki görüntüler… *** Teddy Sheringham... 2 Nisan 1966 dogumlu, futbola Millwall’da baslamis, sonrasinda Tottenham Hotspurs ve oradan Manchester United. 1999 yilinda, sampiyonlar ligi final maçinda, Bayern Munich’e son dakikada attigi gol ile takiminin kupayi kazanmasinda büyük payi var. simdilerde ingiltere Premier liginde West Ham United formasini giyiyor. Önümüzdeki Nisan ayinda 40 yasina basacak. Tam bir futbol emektari. Gianfranco Zola... 2 Temmuz 1966 dogumlu, profesyonel futbol yasamina Sardinya’nin Nuorese takimi ile 1984 yilinda baslamis. 1989 yilinda, Diego Maradona’nin yedegi olarak Serie A’ nin güçlü takimlarindan Napoli’ye transfer olmus. 1991’de Napoli ile italyan süper kupasini, 1993’de Parma ile UEFA kupasini kazanmis. 1996’da ingiltere’nin Chelsea takimina transfer olmus, burada müthis maçlar çikarmis, gerçek bir yildiz. ingiltere’de geçirdigi yedi sezon sonunda ülkesine, Sardinya’ya geri dönüyor. Chelsea taraftarlarinin idolü. Bugün bile, Chelsea maçlarinda onun adina yazilmis sarkilar söylenir. ingiltere futbolseveri, onun ingiltere’ye gelmis geçmis en iyi yabanci oyuncu oldugunu söyler… Tipki Denis Bergkamp gibi… iceman (Buz adam), 10 Mayis 1969 Amsterdam dogumlu, Ajax alt yapisindan yetismis, 18 yasinda A takima yükselmis. Hollanda’nin yetistirdigi en büyük golcülerden biri, simdilerde 37 yasinda, ve halen Premier Ligde Arsenal formasi giyiyor. Bu sezon Arsenal’da ki onuncu sezonu, ve Arsenal formasi ile oynadigi 412 maçta 120 gol atmis. Newcastle United’a attigi gol sahalarda görülen en güzel gollerden. *** Onlar, yeteneklerini futbol sahalarinda uzun seneler sergilemis, isimleri dünya futbol literatürüne büyük harfler ile yazilmis, adlari kalici, gerçek futbol emektarlari. Gün gelip, futbolu biraktiktan sonra bile adlari belleklerimizde kalacak olanlar… Ve bizim ilhan Mansiz… Bazilari kendini, baskalarinin hirplamayacagi kadar hirpalar. Alip basini alip gitmeler, sonra yeniden dönmeler. Bunca tozun dumanin içinde kaybolup kaybolup gitmek, bögrüne saplanan her can sikintisinda bir sehirden digerine demir atmak, her macera sonrasinda tepetaklak olmak yerine keske bir takimda uzun sure kalsaydin, keske hep birseylerden kaçmasaydin diyesim geliyor. Zira bilirim, insan herseyden kaçar ama kendisinden asla ... Aslinda yetenekliyidin diyesim geliyor... Ama iste, “karakteriniz, kaderinizi belirler“ gerçegi... Ziya Adnan
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
Ertugrul_Eryigit
Site Admin

Kayıt: May 27, 2005

Mesaj Tarih: 2006-03-14 10:52:37      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Ziya Adnan yine çok güzel bir yazi yazmis. Son derece düzeyli ama anlayana son derece sert bir yazi. Yazdiklarinin hepsine katiliyorum. Ziya beyden yazilarinin devamini bekliyoruz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
aksitozkural
Site Admin

Kayıt: Aug 27, 2002

Mesaj Tarih: 2006-03-14 19:36:29      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Keske Ziya arkadasimizi dernekte konusmaci olarak dinliyebilsek. Bize ogretebilecegi cok seyler var.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
necdet_ozkazanci
Site Admin

Kayıt: Apr 22, 2003

Mesaj Tarih: 2006-03-14 23:02:11      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Eline saglik Sevgili Ziya kardesim. Yine ilginç bir konuya parmak basmissin. Bizim yasimizdakiler animsarlar; Besiktas'ta bir Yusuf Tunaoglu vardi. Çok yetenekli, süper bir futbolcu oldugu söylenirdi. Ancak özel sikintilarinin, devamliligini her zaman engelledigi konusulurdu. ilhan gibi, Yusuf gibi çok futbolcu var ülkemizde; tam profesyonel olamadigi için heba olup giden.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
erdemdenk
Site Admin

Kayıt: Jan 22, 2004

Mesaj Tarih: 2006-03-15 11:33:38      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Benim de aklima Nihat Kahveci geldi. Yetenekli ve karakterli ve sevimli ve basarili ve çok çaliskan ve hala çok mütevazi ve hala çok emektar ve hala futbol asigi ve hala is ahlakina sahip.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
Ozgur_Dirim_Ozkan
Site Admin

Kayıt: Non 0, 0000

Mesaj Tarih: 2006-03-15 15:04:13      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Necdet abiye gönderme yaacagim biraz ama; "Egitim sart". Egitimden kastim illa ki üniversite egitimi falan degil. Genel kültür egitimi, sanat egitimi, mantik-felsefe egitimi. Yani Ziya beyin bahsettigi "karakter"i olusturan beseri vasiflari yaratan egitim. ilhan Mansiz bu toplumda tekil bir örnek. Örnekleri çogaltmak mümkün Tarik Dasgün, Okan Koç, daha bir çok örnek var. Ama biraz da genele bakmak lazim. Türk futbolunun genel durumu bu tekil örneklerden hiç de farkli degil. Egitim yoksunu Türkiye her ne kadar geçici basarilara imza atabilse bile beseri vasiflardaki eksiklik bu basarilarin kalici olmasini engelleyecektir. Ayni futbolumuzdaki durum gibi.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
MehmetGUNER
Site Admin

Kayıt: Aug 08, 2002

Mesaj Tarih: 2006-03-15 17:47:45      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

denetim de sart arkadaslar.. egitim ve denetim.. en azindan su an için birbirinden ayrilmaz iki olgu gibi duruyor karsimizda.. simdi: avrupa da futbol bizde oynandigindan kat be kat sert oynaniyor.. ama sakatlanan yok.. çünkü sahtekar da yok.. futbol disi sertlikle rakibini durduranlar sahtekar, tamam bunu anladik.. çok sükür.. ya darbe almadigi halde yerde sekiz takla atanlar?. iste bu sahtekarlari da eliyorlar.. bu medyaya, böyle oyuncu çok bile.. son bir haftadir tv lerde bir pozisyon gösteriliyor, arkasindan can alici yorum: bu hareket bizde olsa üff.. üff.. bizim lig bitti, arkadaslar avrupa liglerini tartisiyor.. be kardesim uyanin artik.. senki medyasin, topluma yön verenlerden biri olmak durumundasin.. önünde koskoca bir deve duruyor, sen kuyrugundaki bir tutam kil hakkinda günlerce yorum yapiyorsun yahu.. önce su deveyi bir konusalim.. avrupada kimse penaltiydi-degildi, bunu konusmuyor.. avrupada hakem sahaya çiktiginda sahtekar futbolcu ariyor.. arkadaslarinin emegini çalanlari ariyor.. artist araniyor.. adam devid bekim'a bir giriyor, dersin devid öldü.. bi daha kalkamaz yerinden.. haydaa sahaya sedye bile girmiyor, bekim biraz sendeliyor, silkinip oyuna devam ediyor.. bekim biliyor ki; yerde yatip debelense, hakem ona gösterecek.. ve yine bekim biliyor ki; bekim, oynadigi müddetce bekim.. onun için kalkip oynamasi lazim.. hakem bizim mansizi atarken naapti?. "e kardesim ben daha naapim" yapti.. adamlar isi çözmüs be.. adamlar sporcunun zeki, çevik vede ayni zamanda ahlakli olanlarini ayirdediyorlar.. bunu bir ingiliz filozofu mu söylemisti?. biz biraz geç duyduk da.. hani niye uzak kaldik bu mevzuya onu anlayamadim..
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Mesajları göster:    
Forum kilitlenmiştir Forum kilitlenmiştir