Alkaralar

fahrettinerguven · Site Admin Kayıt: Feb 21, 2006

Merhaba. Bu aralar elden ele dolasan bir e-mail var. Belki çogunuz biliyorsunuzdur ama bilmeyenler için paylasmak istedim. "Ankara'li Olmak... Eger Akun Sinemasi'nda zar zor yer bulup en onden film seyrettiyseniz.. Simdilerde Gazi Hastanesi'nin oldugu yerdeki ormanlik arazide futbol oynadiysaniz.... Amerikan pasajindan taklit kot, parfum, sampuan aldiysaniz.. Levis, McDonald's acildiginda (Ataturk Bulvari) kapilarindaki kuyrugu gorduyseniz ve hatta girdiyseniz.... Zafer Carsisi'nin altindan elden dusme kitap, dergi aldiysaniz... Kurtulus Parki'nda bir buz pateni sahasi oldugunu biliyorsaniz ve oraya kaymaya gitmisseniz.... Kizilay'da, tup gecidin orda ufacik pul gibi bir seyle kus gibi oten adami biliyorsaniz.... Koprulu kavsagi, metro duragi olmayan bir Ankara size normal geliyorsa.... Bahceli yediye sadece o civarda oturan bir arkadasi ziyaret etmek icin gittiyseniz... Ilk kumpiri Tunali'da Kitir'da yediyseniz.... Doneri, Sakarya'da Hosta'da yemeyi seviyorsaniz ... Margharita Pizza'yi, Korfez Pastanesi'ni biliyorsaniz... Eskisehir Yolu'nun 2 seritli ve bos halini biliyorsaniz... Arkadaslarinizi en az 10 yildir taniyorsaniz... Hala 9'da karar verip 9 ceyrek seansina yetisiyorsaniz... Bunu zavalli Istanbullulara anlatirken buyuk keyif aliyorsaniz.. Airport Disco'nun acildigini hatirliyorsaniz.... Nuans Bar'da, A Bar'da canli muzik dinlediyseniz... Ziya Gokalp Caddesi'nin orta seridinin sadece otobusler icin oldugu ve lastik izinde dalga dalga goctugnu gormusseniz... Kugulu Park'taki salincaklarda sallanip, balon ve kagit helva aldiysaniz... Karum'un icinde piyasa yaptiysaniz, Coook Seker acildiginda kosa kosa gidip bir torba seker aldiysaniz... Yilbasinda Vakkorama'yi hep gezdiyseniz... Vakko'nun, Gima'nin, YKM'nin onunde birileri ile bulustuysaniz... Segmenler haftasonu aile eglenceniz olmussa... Eskisehir Yolu'nda Sogutozu Koprusu'nun sadece bir ufak kavsak oldugunu hatirliyorsaniz... Bilkentsiz bir Ankara dusunebiliyorsaniz.... Oran'a giderken, "Ulan buralar da ne sehir disi be.." dediyseniz.... Hava kirliliginden dolayi okullariniz tatil edildiyse ve siz o gun hic eve girmediyseniz... Eski Deutz servis otobusleriyle okula gittiyseniz.... Anadolu Lisesi sinavina girerken sadece iki lise tercihi yapabildiyseniz.... Golbasi'na yemege degil, piknige gittiyseniz... Turizm Bakanligi binasinin yerinde tarla oldugunu hatirliyorsaniz... Otobuse Ulus'taki gardan binmisliginiz varsa... Genclik Parki'nda birilerinin nikahina gidip, havuzunda bisIklete binip, aksam da lunaparkta ucan sandalyelere, galaksiye, carpisan arabalara binmisseniz... Okul gezilerinde mutemadiyen Anitkabir'e, Anadolu Medeniyetleri Muzesi'ne, Resim Heykel Muzesi'ne, Ataturk'un evine, Meclis'e gitmisseniz... AOC'de icindeki kafeteryadan findik fistik alip maymunlara verdiyseniz, filin o civileri atlayip atlayamayacagini hesap ettiyseniz... Cikista kofte ekmek, uzerine de AOC dondurmasi, pamuk seker yediyseniz... AOC'deki tren yolunda tren gecerken beklediyseniz... Kugulu Pasaji'ndan alisveris yapip, Aynali Carsi'daki pet shoplari gezmeyi adet haline getirip, ordan poster alip siyah cerceve ile cercevelettiyseniz... Atakule'nin insaat halini gorup, acildiginda kosa kosa her hafta sonu oraya gidip Dreamland jetonlari biriktirip hediye almaya calistiysaniz... Meram Pastanesi'nden dondurma yediyseniz... Kolej - Yukselis cekismesini hep yasadiysaniz... Devlet okulunda okuduysaniz "Siz parali biz beles ..... kolej.." diye bagirdiysaniz.... Ankara disinda hic bir yerde simit yemekten zevk alamyiorsaniz ve simide en yakisan icecegin ayran oldugunu biliyorsaniz... Yolda para saymaktan korkmuyor, cantanizi nasil takacaginizi hesap etmiyorsaniz... TRT 23 Nisan Cocuk Senlikleri'ni canli seyrettiyseniz, hatta ekipteyseniz, yurtdisindan size arkadas geldiyse... ODTU' ye kimliksiz girme numaralarini biliyorsaniz... Meclis kavsagini arabada ya da otobuste yaklasIk 45 dakikada gecmenin ne demek oldugunu biliyorsaniz... Anittepe size Anitkabir'i oldugu kadar yuzmeyi de ifade ediyorsa... Aylik kartla otobuse sinirsiz binmenin tadini biliyorsaniz... Evinizin bir yerlerinde Dost karti duruyorsa ve o karti almak icin senet imzaladiysan... Bu saydiklarimiz icinizi sizlattiysa ve son cumleyi tahmin ediyorsaniz... Ankaralisiniz demektir. Otuzunu gecmis.... " Kalin saglicakla...

Arda_Kucukahmetler · Site Admin Kayıt: Aug 09, 2003

79 dogumluyum ve 84'ten baeri Ankara'dayim. Bunlarin çogunu biliyorum ve çogu gözümün önünden film seridi gibi geçti. Süper bir derleme olmus.Kim yaptiysa eline saglik.

olcayay · Site Admin Kayıt: Aug 28, 2005

Kizilay'da, tup gecidin orda ufacik pul gibi bir seyle kus gibi oten adami biliyorsaniz.... O adam polisti biliyormusun..Neyse Süpersin dostum bana Ankarayi tekrar yasattin insan gurbette olunca bi garip oluyor dedgin herseyi tek tek yasamis biri olarak diyorum ellerine saglik... :D :D :D :D

bulent_yildiz · Site Admin Kayıt: Mar 27, 2006

Vay beee!!! Kim yazmissa hakikaten helal olsun.18 yasima kadar ankara'da yasadim sonrasinda gurbetteyim ama ankara ile aramizda ki baglar hiç kopmadi, kopamadi.simdi görevdeyim bu gece uyku yok ama bu yaziyi okudumya sabah solugu ankara'da alacagim kesin.Abicim ben bu sehri seviyoruuummmm hatta ona asigim yaaaa...

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

güzel bi düsün olmus.. hele de "ODTU' ye kimliksiz girme numaralarini biliyorsaniz" buna bittim. odtü senliklerinde odtünün arka kapisindan askerlere yakalanmadan ya da içerden getirilen baska baska ögrencilerin kimlikleriyle içeriye girme operasyonlari.. gözümde canlandi walla. :) hey gidi ankara heyyyy.. ----- bu arada avatarin hayirli olsun fahrettin.. :roll:

ates_sendil · Site Admin Kayıt: Sep 16, 2003

Çok hos bir yazi, okurken anilarim canlandi.

burcin_cetinkaya · Site Admin Kayıt: Dec 27, 2004

gercekten guzel bir yazi...ankarada 2 yildir olan biri icin bile gozlerinizin onunden geciyo anlatilanlar...ama bir istanbullu olarakta zavalli istanbullular tabirini okumak hic hos degil...neyse...

aslierdogan · Site Admin Kayıt: Mar 12, 2004

bu benim mailime gelmis, ankara fotograflari çekmis bir abimiz... Download Linki: http://www.hemenpaylas.com/download/770567/FOTO_ANKARA_CANAKIN.pps.ppt.html

umutkuruc · Site Admin Kayıt: May 09, 2004

ANKARA ANKARA GÜZEL ANKARA'DAN sunu Ankara bir düsler kentidir. Kentin kendisi insanlari düsler dünyasina tasidigindan degil: insan Ankara'da düs kurmadan yasayamaz da ondan. Ya yönetimle ilgili bir düsünüz olmali, ya mutlulukla ilgili; ya iyi insanlikla ilgili bir düsünüz olmali, ya da iyi sanatçilikla ilgili. Düslersiz yasanamaz Ankara'da: Çünkü ufuklar sinirlidir daglarla, genis bir ufuk düsünüz yoksa. Çünkü dereler sigdir ve 'denetim altindadir', gögsümüzde yüregimiz bir çaglayana kaynak olusturmuyorsa. Çünkü Kale terkedilmis gözükür uzaktan, içimizde taht kuran/hüküm süren, astigi astik/kestigi kestik ama sirasinda kendini de kesen bir yönetim yoksa. Çünkü iliskiler köhnemis, 'memurin' ve hesaplidir, yaptiginiz herseyi karsiliksiz yapmiyorsaniz. Onun için de Ankara bir düsler yatagidir, onun çorak bir ülke, tozlu bir kent, kisir bir yasam ve çesnisiz bir toprak oldugu bir yana birakilirsa. iste bu siir bu düsleri anlatir. Ve ask delileri, mal delileri, göz delileri,yorgan yüzlüler, melekler, körler, sagirlar, dilsizler, sikmabaslar, açik bacaklar, sasilar, uygunadimlar, beyinseverler, topatanlar, ayran kanlilar, koltukçular, yarim pabuçlar, zenneler,kirik boyunlular, boksör köpekleri, telli bardaklar, yayli sazlar, dost ölüleri ve digerleri adina ve onlar için yazilmistir. II. KARANFiLLER VE iNSANIN HUYU Bakanliklardayim. Elimde bir kirmizi karanfil. Hiç aklimda yoktu, hatta romantik bulurdum ama önünden geçerken çiçekçinin, beni al dedi aldim ve yapraklarinda kayboldum, küçülerek küçülerek, çünkü karsimda duvarlarinda hâlâ o kursun delikleri olan (delikler 22 subat, 21 ve 27 Mayis'ta açilmistir) 1933 Alman mimarisini animsatan uzun kolonlu,yayvan, suskun ve kendini agirdan satan bir bina var. Yil 1983. Ve ben dört yil öncesini anlatiyorum. Dört yil öncesini anlatiyorum. O zaman henüz kursun delikleri besinci kez sivanmamis kösedeki parka bir aglayan kadin heykeli konmamis ve yerler parke tasla kaplanmamisti. Ögle vakti ben kendimi çiçeklerle avutuyorum: Yesil kurtariyor bazen. Üç dakika sonra o geliyor topraktan bir gelincik fiskiriyor siyahi kaslarina, ah, kirmizisi esmer tenine benzeyen ve ben o gelincigin ellerini tutuyorum yeni yikanmis, islak, pembe gözlerinden bacakarasina dogru inen su burda iste. Kirmizidir su senin bakisindan yesil bir serinliktir Ankara'da o çesmedir Kale'de birdenbire karsiniza çikan çünkü kirmizidir su benim askimdan. Kim derdi ki dört yil sonra bu siiri yazarken Nâzim'dan elalip bu siiri yazarken bütün akarsular kurumus olacak (zaten Bentderesi'nin üstü çoktan kapanmistir) Abdi ipekçi öldürülecek, ismi bir parka verilecek (Sihhiye'dedir park, büyük bir gölü vardir) yani akarsu yerine durgun ve yesil su yeglenerek (zaten Cumhuriyet'te hep böyle yapilmistir) dahasi kim derdi ki yanimda sen olmayacaksin diye. Hepsi bitti. Karsida Millet Meclisi hâlâ eldegmemis bahçesiyle duruyor. Bâkir ve temiz. Yasanmamisligin temizligi. Biraz da sevinçli Halkevleri binasini yiktirdigi ve bahçesini dörtyüz metrekare daha genislettigi halki içinden temelli attigi ve kendisini millete verdigi için. Hepsi bitti. Bir kumru gördügümde (Ankara'da ne kadar da artti kumrular, bilemezsin belki asktan, belki ayriliktan diyorlar) iste ben bir kumru gördügümde haberini aliyorum bahçesindeki heykelin. Biraz büyükmüs. Biraz magrur biraz sade biraz ezik dururmus öyle. Bakanliklardayim elimde kirmizi bir karanfille. Hangi bakanlik mi, kuskusuz gönlümün bakanligi. Ali Cengizkan

hakan_kurt · Site Admin Kayıt: Feb 22, 2006

Bunlarin cogunu yapamadik.ekonomik engeller var napalim.biz bunlari yapmasakta ankaraliyiz :)

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

"aslierdogan"]bu benim mailime gelmis, ankara fotograflari çekmis bir abimiz... Download Linki: http://www.hemenpaylas.com/download/770567/FOTO_ANKARA_CANAKIN.pps.ppt.html topragina [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/cT9wRLxJ.bmp[/img:bae0cf427b] suyuna [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/nKYgZSQn.bmp[/img:bae0cf427b] isçine [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/DawrUpAc.bmp[/img:bae0cf427b] bakirina [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/nBknFCs1.bmp[/img:bae0cf427b] evine [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/14lHQVtp.bmp[/img:bae0cf427b] dükkanina [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/m3Q8LWP.bmp[/img:bae0cf427b] kedine [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/AcdDhfHH.bmp[/img:bae0cf427b] armana [img:bae0cf427b]http://www.resimload.com/140808/mzvUnvmp.bmp[/img:bae0cf427b] kurban olam Ankaram... -------------------- Asli :)

Arda_Kucukahmetler · Site Admin Kayıt: Aug 09, 2003

"seyhun_akar"]güzel bi düsün olmus.. hele de "ODTU' ye kimliksiz girme numaralarini biliyorsaniz" buna bittim. odtü senliklerinde odtünün arka kapisindan askerlere yakalanmadan ya da içerden getirilen baska baska ögrencilerin kimlikleriyle içeriye girme operasyonlari.. gözümde canlandi walla. :) hey gidi ankara heyyyy.. ----- bu arada avatarin hayirli olsun fahrettin.. :roll: Ben Odtu kapidan kaçak girerdim. Odtu'den çikmak için gelen uzun otobusleri kollar onlar tam kapidan çikarken kendime onlari siper yapip içeriye süzülürdüm. Sanki çok da lazimdi Odtu'ye kaçak girmek. Birde ugrastigimiz seylere bak. :D :P

erdem_ceydilek · Site Admin Kayıt: Oct 03, 2003

ankara hüzündür gözlerin nemlerini saklayan... disaridan bakanlarin sis/pus olarak gördügü griligin altinda melankoliden, yalnizliga, kalabaliga, romantizme ve tonla boka püsüre kaçip gözleri nemlendirmektir. sonbahar gelince dökülen yapraklarin kizildan kahverengiye tonla tonun arasinda kosturmaktir segmenler parki'nda ve yahut yagmurlu aksamüstlerinde yürümektir agaçlarin arasindan tunali'ya... tatil zamani geldiginde yalniz kalmaktir o alti harle; tatil geldi diye kapanmis okullarin bahçelerinde top pesinde kosturan üç bes ufakligi seyretmektir uzaktan. anilarin kazindigi duvarlari yillar sonra ayni yerde bulabilmektir mesela... ama... ankara acidir ruhu ince ince kiyan... çiglik atinca yankisini duymaktir bedeninde. her yere uzak kalip ulasamayinca bozkira lanet etmektir. kiyisi olmayan denizleri özleyip de ulasamamak, küfretmek geldigi gibi, içip içip kosmak sokaklarda, hep birilerinin yol üstü diye ugradigi bir kentte sabit kalakalmaktir. otogardan, tren garindan ama hep bir yerlerden yolcu etmektir birilerini, uzun uzun el asallamak, el sallamaya talimli olmaktir. ayriliktir upuzun, upuzun acidir. ama... ankara dostluktur alti harfe sigan... köklerinden baglanmak birilerine, büyümek, kavga edip de durulmak hep hepbirlikte... tökezleyip düsmek kaldirimlarda uzanan bir ele tutulup da çikarilmak yukariya. sonra aglamak henüz taslasmamis omuzlarda, sonra aglamak birlikte, her köseyi yürüye yürüye geçmek, her kösesinde gülecek bir ani birakmak sehrin... en derinden en tepelere kahkahalar birakmak bulup, yerlerinden çikarabilmek arada tekrar gülümseyebilmek için... her kösesinde gizli gizli konusulmus asklarin büyük sirlarini saklamak... hayata karsi birbirinin omzuna yaslanarak ayakta kalmaktan utanmamak çikar olmadan, riya olmadan güvenmek alabildigine... ama... ankara asktir, aska inandirip koruyandir hissettirmeden... upuzun bir bulvarda yürüyen yüzlerce insanin arasindan bir çift gözü seçmektir. sonra o gözlere ulasana kadar yüzyillarin geçmesidir. yürümekle bitmeyen yollara sahip olmaktir, kosmakla geçilip geride birakilamayan. buz gibi havada bembeyaz karlarin arasinda, tepeden binlerce kar tanesi daha size katilsin diye beklerken, birbirine sokulup isinmaktir. soguktan donan parmaklari kavrayip isitacak birine inanmaktir. yüksek bir yerde koca bir parkin karla dolmus havuzuna birlikte sirt üztü birakmaktir kendini. sonra ayaga kalkip birbirinin biraktigi izlere sarilmaya çalismaktir. sicak havalarda bir gölgeye atip kendini, çimlerin kokusunu çekmek cigerlere... çimlerin kokusuyla sevgiliyi özlemektir. kalabaligin içinde yürürken bir yerlere kavusma zamaninin hiç gelemeyecek kadar uzak oldugunu sanmaktir. özlemektir hep... hep özlemektir... ama... ankara gözlerinde düsüverecek gibi duran iki damla yasla dolasmaktir. biraz toz kokmasidir saçlarinin; sararmis fotograflara benzemektir biraz. hep bir melodi mirildanmaktir, ritm tutmaktir hayatla. yavas ilerleyen bir zamana sahip olmak ve iste bu yüzden hiçbir seyi hizli tüketememektir istesen de... müziklerinle, dostluklarinla, asklarinla sonsuza akmaktir ankara. kirlidir, pusludur, gridir, acidir tadi ve hatta acitir siklikla her yaninizi ama..bir amaya binbir amaya takilir kalir ankara. ne kadar sevdigini bilip, bir türlü anlatamamaktir. neyi sevdigini onca sey saysan da bir türlü bulamamaktir. sen içinde yasadikça ankara olursun ve ankara senin içinde yasadikça sana benzer. bu döngü sessizce akar ruhuna ve sen ayirdedemez olursun kendini. ankara alti harfli sen olur sonunda. not: privatesozluk yazari sherlotte holmes 'e tesekkür..

ozgurbalci · Site Admin Kayıt: May 28, 2006

"Ankara'li Olmak... Ankara ancak bu kadar güzel anlatilir,kim yazdiysa ellerine saglik.Okurken çok duygulandim :cry: Aklima Ankara üzerine yazilmis kanimca en güzel sarkilardan biri Zuhal Olcay 'in Ankara sarkisi geldi sözlerini sizlerle paylasayim istedim :P :P ankara'dan bir kus uçtu güneye dogru kanatlarinda sevdanin kar bulutlari gün batimi masum gülüsler aglamakli yine birseyler aldi gitti ayrilik hüzünleri yeni birseyler aldi gitti ayrilik... gözlerin bugün garip ve ince bir hüzün ankara'da sensiz olmak zor iki gözüm sözlerin bugün kirik,umarsiz,kördügüm ankara'da asik olmak zor iki gözüm. yine deli yanginlar oldu bugün aksama dogru gökyüzünün sensiz sessiz haykirislari son sevgi sözcükleri, son fisiltilar yine birseyler aldi gitti ayrilik hüzünleri yeni birseyler aldi gitti ayrilik... gözlerin bugün garip ve ince bir hüzün ankarada sensiz olmak zor iki gözüm sözlerin bugün kirik,umarsiz,kördügüm ankara'da sensiz olmak zor iki gözüm ankara'da yalniz olmak zor iki gözüm ankara'da asik olmak zor iki gözüm...

burcin_cetinkaya · Site Admin Kayıt: Dec 27, 2004

"erdem_ceydilek"]ankara hüzündür gözlerin nemlerini saklayan... disaridan bakanlarin sis/pus olarak gördügü griligin altinda melankoliden, yalnizliga, kalabaliga, romantizme ve tonla boka püsüre kaçip gözleri nemlendirmektir. sonbahar gelince dökülen yapraklarin kizildan kahverengiye tonla tonun arasinda kosturmaktir segmenler parki'nda ve yahut yagmurlu aksamüstlerinde yürümektir agaçlarin arasindan tunali'ya... tatil zamani geldiginde yalniz kalmaktir o alti harle; tatil geldi diye kapanmis okullarin bahçelerinde top pesinde kosturan üç bes ufakligi seyretmektir uzaktan. anilarin kazindigi duvarlari yillar sonra ayni yerde bulabilmektir mesela... ama... ankara acidir ruhu ince ince kiyan... çiglik atinca yankisini duymaktir bedeninde. her yere uzak kalip ulasamayinca bozkira lanet etmektir. kiyisi olmayan denizleri özleyip de ulasamamak, küfretmek geldigi gibi, içip içip kosmak sokaklarda, hep birilerinin yol üstü diye ugradigi bir kentte sabit kalakalmaktir. otogardan, tren garindan ama hep bir yerlerden yolcu etmektir birilerini, uzun uzun el asallamak, el sallamaya talimli olmaktir. ayriliktir upuzun, upuzun acidir. ama... ankara dostluktur alti harfe sigan... köklerinden baglanmak birilerine, büyümek, kavga edip de durulmak hep hepbirlikte... tökezleyip düsmek kaldirimlarda uzanan bir ele tutulup da çikarilmak yukariya. sonra aglamak henüz taslasmamis omuzlarda, sonra aglamak birlikte, her köseyi yürüye yürüye geçmek, her kösesinde gülecek bir ani birakmak sehrin... en derinden en tepelere kahkahalar birakmak bulup, yerlerinden çikarabilmek arada tekrar gülümseyebilmek için... her kösesinde gizli gizli konusulmus asklarin büyük sirlarini saklamak... hayata karsi birbirinin omzuna yaslanarak ayakta kalmaktan utanmamak çikar olmadan, riya olmadan güvenmek alabildigine... ama... ankara asktir, aska inandirip koruyandir hissettirmeden... upuzun bir bulvarda yürüyen yüzlerce insanin arasindan bir çift gözü seçmektir. sonra o gözlere ulasana kadar yüzyillarin geçmesidir. yürümekle bitmeyen yollara sahip olmaktir, kosmakla geçilip geride birakilamayan. buz gibi havada bembeyaz karlarin arasinda, tepeden binlerce kar tanesi daha size katilsin diye beklerken, birbirine sokulup isinmaktir. soguktan donan parmaklari kavrayip isitacak birine inanmaktir. yüksek bir yerde koca bir parkin karla dolmus havuzuna birlikte sirt üztü birakmaktir kendini. sonra ayaga kalkip birbirinin biraktigi izlere sarilmaya çalismaktir. sicak havalarda bir gölgeye atip kendini, çimlerin kokusunu çekmek cigerlere... çimlerin kokusuyla sevgiliyi özlemektir. kalabaligin içinde yürürken bir yerlere kavusma zamaninin hiç gelemeyecek kadar uzak oldugunu sanmaktir. özlemektir hep... hep özlemektir... ama... ankara gözlerinde düsüverecek gibi duran iki damla yasla dolasmaktir. biraz toz kokmasidir saçlarinin; sararmis fotograflara benzemektir biraz. hep bir melodi mirildanmaktir, ritm tutmaktir hayatla. yavas ilerleyen bir zamana sahip olmak ve iste bu yüzden hiçbir seyi hizli tüketememektir istesen de... müziklerinle, dostluklarinla, asklarinla sonsuza akmaktir ankara. kirlidir, pusludur, gridir, acidir tadi ve hatta acitir siklikla her yaninizi ama..bir amaya binbir amaya takilir kalir ankara. ne kadar sevdigini bilip, bir türlü anlatamamaktir. neyi sevdigini onca sey saysan da bir türlü bulamamaktir. sen içinde yasadikça ankara olursun ve ankara senin içinde yasadikça sana benzer. bu döngü sessizce akar ruhuna ve sen ayirdedemez olursun kendini. ankara alti harfli sen olur sonunda. not: privatesozluk yazari sherlotte holmes 'e tesekkür.. Bu yaziyi okurken;aklima su 2_3 yilda yasadiklarim geldi...halbuki ne kadar önyargili gelmistim buralara güzel istanbul'umu birakip!!!Burayi bana hiç birsey sevdiremezdi beni buralara baglayamazdi...Oldu ama baglandim... Evet Ankara dost oldu benim için...iyi bir dost...Ama buraya gelirken de dost edinmicem diye gelmistim kapatmistim kendimi..onu da yapamadim dostlarim oldu,gerçekten varliklarindan mutlu oldugum dostlarim!!!!evini paylastigim,kalbimi,duygularimi,düsüncelerimi,gözyaslarimi,kahkahalarimi,acilarimi,heyecanimi paylastigim dostlarim oldu.... Evet Ankara ask oldu benim için kalbimin hizli çarpmasina neden olan,baglandigim,tutundugum,ankara soguklarinda ellerimi isittigim,güvendigim,mutlu oldugum,deplasmanlara gittigim,maçlarda sarilarak bagirdigim askim oldu...Ankara'ya gelirken asik da olmayacagim diyodum...ama oldum... Ama Ankara benim için en çok özlem oldu...istanbul'a her gidisimde keske gitmesem dedigim,istanbul'da oldugumda safak saydigim anlarla doldu...hep özledim Ankarayi,ankara alti harfe sigan dostluk oldu benim için,ask oldu,özlem oldu,tutku oldu,ögrenmek oldu,en önemlisi paylasabilmek,sarilabilmek,bi dostun sicakligini hissedebilmek oldu...Ankara ben oldu...

uralnadir · Site Admin Kayıt: Dec 15, 2004

"seyhun_akar"]güzel bi düsün olmus.. hele de "ODTU' ye kimliksiz girme numaralarini biliyorsaniz" buna bittim. odtü senliklerinde odtünün arka kapisindan askerlere yakalanmadan ya da içerden getirilen baska baska ögrencilerin kimlikleriyle içeriye girme operasyonlari.. gözümde canlandi walla. :) hey gidi ankara heyyyy.. ----- bu arada avatarin hayirli olsun fahrettin.. :roll: Benim ODTÜ'de uyari cezam var bu yüzden aldigim.

mehmet_galip · Site Admin Kayıt: Aug 05, 2002

"burcin_cetinkaya"] Bu yaziyi okurken;aklima su 2_3 yilda yasadiklarim geldi...halbuki ne kadar önyargili gelmistim buralara güzel istanbul'umu birakip!!!Burayi bana hiç birsey sevdiremezdi beni buralara baglayamazdi...Oldu ama baglandim... Evet Ankara dost oldu benim için...iyi bir dost...Ama buraya gelirken de dost edinmicem diye gelmistim kapatmistim kendimi..onu da yapamadim dostlarim oldu,gerçekten varliklarindan mutlu oldugum dostlarim!!!!evini paylastigim,kalbimi,duygularimi,düsüncelerimi,gözyaslarimi,kahkahalarimi,acilarimi,heyecanimi paylastigim dostlarim oldu.... Evet Ankara ask oldu benim için kalbimin hizli çarpmasina neden olan,baglandigim,tutundugum,ankara soguklarinda ellerimi isittigim,güvendigim,mutlu oldugum,deplasmanlara gittigim,maçlarda sarilarak bagirdigim askim oldu...Ankara'ya gelirken asik da olmayacagim diyodum...ama oldum... Ama Ankara benim için en çok özlem oldu...istanbul'a her gidisimde keske gitmesem dedigim,istanbul'da oldugumda safak saydigim anlarla doldu...hep özledim Ankarayi,ankara alti harfe sigan dostluk oldu benim için,ask oldu,özlem oldu,tutku oldu,ögrenmek oldu,en önemlisi paylasabilmek,sarilabilmek,bi dostun sicakligini hissedebilmek oldu...Ankara ben oldu... burçin senin düsüncelerin biz ankara merkezli insanlar için çok önemli...umarim hem sehir hem de insan askin daimi olur... sehrimizle ilgili düsüncelerin ve onun bir parçasi oldugun için tesekkürler.

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

Fahrettin Guven dostumuzun yazdigi yazida yer alan unsurlarin bir cogu bana yabanci ( sehri terkedisimin 31. yilindayim ). Eger SIZ; -Ulus'taki Ugrak pastahanesini, Berkalp kitabevini, -Bahceli'deki Renkli Sinemayi ( sonra yandi ), Akman bozalarini, Akalin pastahanesini, Gumus Pastahanesini, Karakol duragindaki Zevkli Sinemayi ( acik hava ) -Bahceli-Cebeci arasindaki 4 ve 7 numarali otobusleri -Sokaginda hic otomobil olmayan ama hepsinin mutlu oldugunu bildigim 32. sokak sakinleri ni, - 19 Mayistaki Maraton Kulesini, stadda Gencler macinda herkese gelincik dagitan Behiye teyzeyi ( Es ) -Kizilay'daki cocukluk askim, bugune kadar esine rastlanmamis Piknik'i, Buyuk, Ulus ve Ankara sinemalarini, _ Yenimahalleye giden cok eski Rus mali Troleybusleri, -Sehrin bitim yerlerinin Cankaya-Atakule, Yenimahalle ve Bahcelievler4. cadde oldugunu -E cok satan gazetenin ULUS, sonra da ZAFER oldugunu, Istanbul gazetelerinin sehre ak sam 7 civarinda geldigini, -Cocuk milleti arasinda en cok bagirilan sloganin ( nedendir bilinmez ) ya ya ya-sa sa sa Ismet Pasa cok yasa oldugunu, - Liseler arasi futbol maclarinda Yildirim Beyazit Lisesinin degil Ankara Ataturk Lisesinin ( hemen her defa okulum TED'i farkli yenerek ) sampiyon oldugunu, - Basketbolde Kolej lise takiminin gs ve fb gibi takimlari defalarca yendigini ve Harbokulu ile buyuk rekabet yasadigini, Bir simitin 15 kurus ( yenisi degil eskisi ), gazozun 15 kurus, gazetenin 25 kurus oldugunu, -Ankara'dan sabah 7 de ciktiginizda Istanbul'a sansiniz varsa 8 de vardiginizi ( burunlu Kamil Koc-sofor Hayri bey ), -Bussing marka otobuslerin bazen Akay yokusunda takilip yukariya cikamadigini, -Buklum Sokakta insaat faaliyetlerinin yeni baslamis oldugunu, -Ayse Abla Ilkokulu'nun sehirdeki tek ozel okul oldugunu ( ve bizim de sasirarak ilkokulun ozeli de olurmu hic diye fikir yuruttugumuzu ), -Kofteci Ferit, Tursucu Hursit' Sekerli bi yi ( Hacettepeli ), Ufff, yaz yaz bitmiyor, belki devami gelir ANIMSIYORSANIZ SIZ HASO ANGARALISINIZ DEMEKTIR ( HEM DE DINAZOR CINSINDEN :wink: )

tunc_ocal · Site Admin Kayıt: Apr 18, 2006

Yasim itibariyle yazdiklarinin çogunu bilmem abicim ama "Köfteci Ferit" derken Maltepe'deki - eskiden mekani degisik olabilir- sari lacivert vosvos minibüsüyle Ankaragüçlü Ferit'i diyosan aha o anda benim gönlümün telleri titrer iste. El kadar bebeyken onun köftelerini gida ederek büyüdüm yav. Hatta ilk biralarimi da Ferit Abi'nin kutsal minibüsünün içinde köftelerle indirirdim mideye. Ah be ah ne günlerdi. Sonralari minibüs görülmez oldu. Sanirim oglu, dükkan açti bizim dernegin bir kaç bina saginda yolun karsisina gene Ankargüçlü Ferit diye ama fazla tutunamadi kapandi gitti. Ama o köftelerin tadi damagimdadir hala. Eger ayni kisiden bahsetmiyorsak da Ankaragüçlü Ferit de efsane isimlerden biridir Angaramizda. Bir de Atatürk Lisesi'nin futboldaki basarilarini 99-00'de yildizlarda nagmalup Ankara sampiyonu olarak yenilemis kadroda olmaktan da gurur duyarim. :lol:

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

Sevgili Tunc, Ikimiz de ayni kofteci Ferit'ten bahsediyoruz. Bu insanlar kentimizin ozgun yerel kulturunun birer parcasi olduklari icin cok degerli ve onemlidirler.

erdem_ceydilek · Site Admin Kayıt: Oct 03, 2003

"aksitozkural"]Sevgili Tunc, Ikimiz de ayni kofteci Ferit'ten bahsediyoruz. Bu insanlar kentimizin ozgun yerel kulturunun birer parcasi olduklari icin cok degerli ve onemlidirler. bir de kurtulus kibris caddesinde, dede efendi sokagin tam kosesinde ankagucu adinda bir lokanta var. taniyan eden var midir orayi?

erdem_ceydilek · Site Admin Kayıt: Oct 03, 2003

vega grubunun "ankara" adli bir sarkisi var.. dinleyin bence.. o ilahises bu sarkiya çok yakismis.. link koyardim ama yasal olmayabilir.. moderatör arkadaslar izin verirse koyarim..aha da sözleri.. yagmur dönerken kara yavasça süzülenler yola araba dolusu bir tuhaf seven sarkilar çalan söyleyen sevenlerden biri ben arkada biraktigim sen kim oldugunu biliyorsan söylesen ah yamur dönerken kara sarkilar var falimda hepsi sana, hepsi sana bu gece ankara ah yagmur dönerken kara yine yol var falimda ister özle, yok istersen hiç hatirlama sokaklar dolusu sekerli kar kokusu tunali'da gezinirken bizde bir kahvaltinin tutkusu acikanlardan biri ben arkada biraktigim sen kim oldugunu biliyorsan söylesen ah yamur dönerken kara sarkilar var falimda hepsi sana, hepsi sana bu gece ankara ah yagmur dönerken kara yine yol var falimda ister özle, yok istersen hiç hatirlama

gokhan_basaran · Site Admin Kayıt: Mar 14, 2006

eskiden büyüklerimiz hep rüzgarlida toplanirlardi maça gitmek için.biz küçüklerde omuzlarda giderdik peltek peltek sesimizle gençler diye bagirarak stada.alkaralarda bunlari yasayan büyüklerimiz varmiydi onlari tanimiyorum.onlara burdan çok selamlar..b u arada aydinlikevlerde çevreli caddesinde çok güzel bir kokokereççi var tavsiye ederim

zafer_uslu · Site Admin Kayıt: Apr 14, 2004

"... Öyle deme,Ankara'yi sevmeyene bir zulümdür, bu kadar insanin neden Ankara'yi sevdigini anlamadan Ankara'da yasamak ..." Yilmaz Erdogan

erdem_ceydilek · Site Admin Kayıt: Oct 03, 2003

Mahkeme Gökçek'in amblemini reddetti "Ankara'nin kendine özgü karakteristigini, tarihsel ve kültürel kimligini yansitmiyor" 10.04.2008 14:03 Ankara 3. idare Mahkemesi, Ankara Büyüksehir Belediye Meclisi'nin Ankara'nin ambleminin degistirilmesine yönelik kararini iptal etti. Avukat Rahmi Kumas'in, Hitit Günesi Kursu'nun degistirilmesine yönelik Ankara Büyüksehir Belediye Meclisi'nin 14 Ocak 2005 tarihli ve 59 sayili kararinin iptali istemiyle Ankara 3. idare Mahkemesi'nde dava açmisti. Dosyayi görüsen mahkeme, Ankara Büyüksehir Belediyesi'nin eski Hitit Günesi Kursu'nun degistirme amacina yönelik savunmasini inandirici ve hukuka uygun bulmayarak, amblemin degistirilmesinde kamu yarari olmadigina isaret etti. Belediye meclislerine belediyeyi tanitici amblem, bayrak ve flama belirleme konusunda karar alma yetkisi tanindigini animsatan mahkeme, bu yetkinin usul ve amacina uygun olarak kullanilmasi yönünde yargisal denetimin de bulundugunu kaydetti. Kararda, belediye meclislerince belirlenecek amblemin o sehrin kendine özgü tarihsel ve kültürel kimligini yansitmasi gerektigi ifade edilerek, su görüslere yer verildi: ''Tarihsel geçmisindeki Hitit, Frig, Bizans, Selçuklu ve Osmanli etkileriyle kültürel dokusu sekillenen Ankara günümüze yansiyan kent kimligini agirlikli olarak ulusal kurtulus savasimiz sirasinda da yönetsel merkez olarak kullanilan TBMM'nin bulundugu yer olmasindan ve Ulu Önder Atatürk öncülügünde yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin baskenti niteligine kavusmasindan almaktadir. Baskent olduktan sonra hizli bir sosyal, ekonomik, siyasal, askeri ve kültürel gelisime sahne olan Ankara'yi tanitacak amblem kentin dönüsümünde temel etken olan, cumhuriyetin çagdas uygarligi temel alan felsefesi ve dayandigi degerlere isaret etme açisindan da büyük önem tasimaktadir. Buna karsin uyusmazlik konusu amblemden kullanilan görsel ögelerin ayri ayri ve bir bütün olarak kompozisyonu ile Ankara'nin kendine özgü karakteristigini, tarihsel ve kültürel kimligini yansittigindan söz edilemez.'' Ankara'nin su anda kullanilan amblemde yer alan figürlerin Hacettepe sirtlarindan Ankara'nin güneyine dogru bakildiginda görülen silüetin baskenti sembolize etmedigi ifade edilen kararda, mevcut amblemin Ankara'nin tarihsel, kültürel derinligi ve agirligi ile orantili biçimde tanitici bir öge olarak kabul edilemeyecegini vurgulandi. Kararda, ''Hitit Günes Kursu ambleminin Ankara kentini tanitici özelligi olmadigindan, degistirilerek yerine degisiklik amacina aykiri ve Ankara'yi kendine özgü kimligiyle tanitici nitelikte olmayan figür ve sekillerden olusan amblemin belirlenerek kabulüne iliskin Büyüksehir Belediye Meclisi'nin kararinda hukuka uygunluk bulunmamaktadir'' denildi. Davalilar Ankara Valiligi veya Ankara Büyüksehir Belediye Baskanligi karari temyiz ederse dosya Danistay'a gidecek. -''GÖKÇEK, iPTAL EDiLEN SiMGEYi KULLANMAKTAN VAZGEÇMELi''- Avukat Kumas da yaptigi açiklamada, mevcut ambleme iliskin ilk olarak 1995 yilinda iptal davasi açtigini ve Ankara 2. idare Mahkemesi'nin yine Ankara Büyüksehir Belediyesi aleyhine karar verdigini animsatti. Bunun üzerine, kanun degisikligi yapilarak belediyelere kentin amblemini belirleme yetkisinin verildigini, Ankara Büyüksehir Belediye Meclisi'nin de bu kanuna göre mevcut amblemi kullanmaya devam ettigini anlatan Kumas, ancak Ankara 3. idare Mahkemesi'nin verdigi son kararla Hitit Günes Kursu'nun tekrar Ankara'nin amblemi olarak kullanilmasi gerektigini söyledi. Kumas, esastan iptal edilen mevcut simgenin artik kullanilamayacagini, Ankara Büyüksehir Belediyesi Baskani Melih Gökçek'in de simgeyi kullanmaktan vazgeçmesi gerektigini dile getirdi. Kumas, iptal kararinin uygulanmamasi halinde belediye yetkilileri hakkinda suç duyurusunda bulunacagini kaydetti.

onurnazliaka · Site Admin Kayıt: Non 0, 0000

Söylendigine göre ne Hitit Günesi ne de su anki simge Ankara'yi yansitiyor.Yeni bir seyler gerekli.Bu kentin Cumhuriyet'le bütünlestirildigini anlatan yeni bir seyler gerekli. su anki simge Atakule,Türk Bayragi,üç yildiz ve Kocatepe Camii'ni içeriyor.Bu üç kavramla olmaz.Türk Bayragi yeni simgede yine yer alabilir deAtakule ve Kocatepe Camii için bunu söylememiz olanakli degil.Çünkü Ankara deyince insanin aklina ilk olarak Kocatepe veAtakule gelmiyor.Ne olabilir?Keçi olabilir ki bu keçilerden eski dönemlerde kavsaklarda vardi.TBMM,Anitkabir olabilir.Biraz da bu simgeyi yapacaklar bulsun. Benim hayalimdeki simge Türkiye Cumhuriyeti haritasi üzerinde Ankara belirlenmis,en üstte Türk bayragi,Türkiye Haritasi da belirgin olmamamk üzere haritanin alanlarina Ankara eserleri dagitilmis.Bu simgenin anlami her yerin Ankara'ya bagli olmasi olur ki bu da baskenti yansitir olacaktir.

FiratAycik · Site Admin Kayıt: Jul 26, 2006

Kugulupark’in yalniz kugusu Kugulupark’in narin ev sahiplerine arkadaslik etmesi için Çankiri’dan getirilen erkek kugu "Pasa" aylardir disi kugulardan ilgi görmedigi için uyum sorunu yasiyor. Çankiri’dan birkaç ay önce parka getirilen ve "Pasa" adi verilen beyaz erkek kugunun, disi kugular tarafindan kabul görmedigini belirten Çankaya Belediyesi görevlileri, uzun süredir erkek arkadas bulamayan disi kugularin parkin yeni üyesine ilgi göstermemesine sasirdiklarini söylediler. Görevliler, kabul görmemenin Pasa’yi üzdügünü ve yalnizliga ittigini belirterek, ayrica sütlü kahve tonlariyla süslü beyaz tüyleri ve kanatlarinin zaman zaman disi kugularin gaga darbelerinin hedefi oldugunu anlattilar. Kugu Pasa’nin, disi kugularin bu davranisiyla basa çikamadigi için artik tek basina dolastigini ifade eden görevliler, bu nedenle "yalniz kuguyu" bir süre koruma altinda tuttuklarini söylediler. Görevliler, disi kugularin ilgisizligi nedeniyle adaptasyon sorunu yasayan kugu Pasa’yi gözlem altinda bulundurduklarini, sagliginin bozulmamasina dikkat ettiklerini kaydettiler. Görevliler, kugu Pasa’nin en kisa zamanda parka uyum saglamasini ümit ettiklerini ifade ettiler. [size=9:91d1826947]Kaynak: AA, www.radikal.com.tr[/size:91d1826947] Öyle herkese kolay kolay yüz vermez bizim kugularimiz :)

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

memleketten uzakta olunca acayip özlüyor insan bu basligi.. bu arada hakikaten yaw, ankara havasini suyunu yutmus kugu elin çankirilisina pas verir mi heç.. hadi çorumlu olsa bir yere kadar.. :)

NuriBabic · Site Admin Kayıt: Jan 24, 2008

Canim Ankaram Eskiden dolmuslar muavinler vardi Medeniyet geldi mazide kaldi Avrupa birligi kapiyi çaldi Aman dostlar ANKARA ne harika Ulusta Hisari Kalesi ne hos Anafartalardan adliyeye kos Atpazari bakircilar carsisi Aman dostlar ANKARA ne harika Hacibayrama git yari haci ol Ahrete gideni bu camide gör Ölüm aklinda mi bir kendine sor Aman dostlar ANKARA ne harika Gençlik parki genç kalanlar gezmiyor Hergele meydani neler gizliyor Ulus ta ATATÜRK bizi izliyor Aman dostlar ANKARA ne harika Diskapi sirayla pavyonlar barlar Yiba çarsisinda kaybolan canlar Meshur benderesi ne sirlar saklar Aman dostlar ANKARA ne harika Diskapida Gülhanesi Gatasi Etlik kavsaginda S.S.K hastanesi Nerde yikilmismi halk pastanesi Aman dostlar ANKARA ne harika Etlik ayvalidan çikarsin yola Keçiören selalede verirsin mola Aydinlikevlerde Altinpark rüya Aman dostlar ANKARA ne harika Altindagi gelin gibi süzülür Ankaranin her yöresi gezilir Ankarayi görmeyen dostlar üzülür Aman dostlar ANKARA ne harika Aydinlik siteler altmmis evleri Saime kadinda sehitligi görmeli Çinçin baglarinda mezarligi gezmeli Aman dostlar ANKARA ne harika Mamak Muhabere nöbette bekler Mamak yokusunda motorun tekler Türk Askeri heran yasak bölge der Aman dostlar ANKARA ne harika Akdere deyince sasirip kalma imrohol yolunda asiklar turna Cebeci dört yolda tarih sorgula Aman dostlar ANKARA ne harika Demetevler karsiyaka mezarlik Ankara'ya göktasindan nazarlik Hayat ile etmeyin ha pazarlik Aman dostlar ANKARA ne harika Yenimahalle Demet Çiftlik kavsagi Hayvanat bahcesi ANKARA çayi Batikent ostimi Sincan fatihi Aman dostlar ANKARA ne harika ATATÜRK ormana kurmus çitfligi Orada avlarmis yaban kekligi Hele birde verir isen tekligi Aman dostlar ANKARA ne harika Etimesgut asti of aklim sasti Emekten Bahçeli ANIT kabiri ATATÜRK'ü her firsatta görmeli Aman dostlar ANKARA ne harika Akköprüsü Optimomu Armada Bes boyutlu sinemalar orada Fatihtedir harikalar diyari Aman dostlar ANKARA ne harika Devletin sahipsiz insanlarindan Hava kuvvetleri Genel Kurmayi Meclisin önünde soluk almayi Aman dostlar ANKARA ne harika Kizilaya indim sasirdim kaldim sapkami kafamdan düsürdüm kaldim Kotlu,mini etekli kizlara daldim Aman dostlar ANKARA ne harika Sihiyeye indim sekerek gittim Zafer carsisini ziyaret ettim Kültür,Sanat,Kitap,Kaset zebildi Aman dostlar ANKARA ne harika Gima'nin önünde randevu bana Sakarya basini sallatir sana Barlarda ozanlar dinletir bana Aman allah ANKARA ne harika Gimayi sollayip Karanfile gir Her adim basinda seyyarlari gör Bilmesen adresi büfelere sor Aman dostlar ANKARA ne harika Konur sokak koçlar gibi bekliyor Bütün gençlik orda horan tepiyor Canli müzik ruha nese katiyor Aman dostlar ANKARA ne harika Harika camiyi görmek istersen Ruhuna cenneti sermek istersen Kocatepeye de hele bir gel sen Aman dostlar ANKARA ne harika Tunalinin kibarligi hoslugu içinizde dolduruyor boslugu Dinlenmek için Kugulu parkin hoslugu Aman dostlar ANKARA ne harika Ataküle, Ankara'nin yüksek tepesi Çankaya yildizda uydu sitesi Ne güzeldir su botanik bahçesi Aman dostlar Ankara ne harika Hadi dostum ayagina paten tak Uçak gibi uçarsin nerde fark Ataküleye çik Ankaraya bak Aman dostlar ANKARA ne harika Döner'im Dönüp de sasirdim kaldim Ankaranin güzelligine daldim Kendimi ankaranin bagrina saldim Aman dostlar ANKARA ne harika Çok güzel bir siir bu alinti yaparak sizlerle paylasmak istedim.

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

Benim cocuklugumun Ankara'sinda herifin biri garin onunun icine henuz etmemisti, o yillarda sular arseniksiz, gidalar temiz, insanlar guleryuzlu, sokaklar cagdas gorunumlu insanlarla dolu idi. Mollalar o zamanda Iran'da bile olmadigi icin hirsizliklar, ugursuzluklar ve namussuzluklar da yoktu, keza Emevi ve Suudi arap kiclarini yaliyan basi kulahli kole ruhlu kadinlar, badem biyikli is bitiriciler de. ANKARA'M O ZAMAN CUMHURIYET IDI, MUSTAFA KEMAL'DI. Nerede 60'lar 70'ler? Nerelere gitmisler. Anonim.

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

hakikaten ankarayi gezdirdi bize bu siir.. tam da ankara havasina yakismis yani.. atisma isine benzemis.. bu arada ; Diskapi sirayla pavyonlar barlar Yiba çarsisinda kaybolan canlar Meshur benderesi ne sirlar saklar Aman dostlar ANKARA ne harika yiba çarsisini telafuz etmeyeli kaç yil olmus, burda okuyunca nasil tuhafima gitti.. hatirlarim ilk teyibimizi ordan almistik.. :) "bu arada yiba çarsisinda kaybolan canlar" kismini anlamadim ben..? tesekkürler nuri

abreg_celem · Site Admin Kayıt: Jan 03, 2005

"seyhun_akar"] ...."bu arada yiba çarsisinda kaybolan canlar" kismini anlamadim ben..? Seyhun, o kisim gerçekten de o kadar büyük bir aci ki... Olayla ilgili yazilmis bir ani buldum, asagidaki linkten ulasabilirsiniz: http://sariyarli.net/index.html?option=com_content&task=view&id=131&Itemid=71 :( :( a|c

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

dogru ya yiba yangini.. sagoalsin abreg..

ercumenttuncalp · Site Admin Kayıt: Oct 05, 2004

Seyhun kardesim, hem siir, hemde yazdiklariniz beni çok gerilere götürdü. Sizlerle paylasmak isterim. Ulus- Bentderesi- Diskapi üçgeni, benim hayatimda seytan üçgeni gibidir. Asagida anlatacagim üç felaketten birincisinde, ailece felaketzedeyiz. Diger ikisininde sahidiyim. 1- Sene 1957. Ben 7 yasindayim. Evimiz, Bentderesi ile Diskapi arasinda ve derenin kenarinda bir çikmaz sokak. Zannediyorum su anda orada bir benzin istasyonu var. Elmadag'a yagan muazzam bir dolu sonrasi, havada tek bir bulut olmamasina ragmen, askerlerin bizi evden zorla alip, Altindaga çikardigina ve evimizin yikildigina, birçok kisininde gözlerimizin önünde bogulduguna sahit oldum. Ailemizden can kaybi olmamasina ragmen, üzerimizdeki giysilerden baska hiçbirseyimiz kalmamisti. Bazi esyalarimizin kullailmaz halde, Diskapidaki Nur sinemasindan çiktigini babam söylemisti. 2- Sene 1963 subat. Ben 13 yasinda ve Ankara Atatürk Lisesi, orta birinci siniftayim. (Ayi Zeki ile birlikte) Ankara üzerinde iki uçak çarpisti. Ulus tarafindan muazzam bir gürültü ile duman yükseldi. Kosa kosa gittigimizi hatirliyorum. Yanik et kokulari, etrafa dagilmis metal parçalari hatirlayabildiklerimizdi. Hal'in içinde, Hacibayram tarafinda birçok ceset oldugu söyleniyordu. Yol kapali oldugu için geçemedik. O esnada o bölgede bulunan birçok insan hayatini kaybetti. Bir tanesi yakin tanidigimizdi. Bankadan çikarken yakalamisti onu sansizlik. 'Jet Turizm' diye bir otobüs firmasi vardi. O zaman bir numaraydi. Bu günkü Varan gibi. Sahibi Zeki bey babamin arkadasiydi. Rahmetliden sonra firmada tarihe karisti. 3- YIBA yangini. Sene 1978. Dükkanimiz Yeni Sanayii Çarsisinda, ama YIBA tarafinda degil, Diskapi tarafinda, o zamanki Yaman açikhava sinemasinin sokaginda. Bir aksamüstü tüp patlamasi sonucunda çikan yanginida bütün trajik boyutlari ile yasadik. Bunlari anlatmak her defasinda sikinti versede, siz genç kardeslerimize özet olarak iletiyorum. ALLAH BiR DAHA GÜZEL ANKARAMIZA BÖYLE FELAKETLER GÖSTERMESiN iNsALLAH.

cengizyalvac · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2008

fahrettin kardesim sagol bu yazdiklarin gurbette yasayan bir alkara olarak beni çok hüzünlendirdi ha unutmadan OKTAY lokantasini unutmussun saygilarimla

anil_akalp · Site Admin Kayıt: Aug 07, 2006

Ankara'da futbolcu olmak... Eger resmi bir genç küme maçindan önce (okul takimi maçi da olabilir) tekmeliginizi unutmussaniz ve çöpten buldugunuz bir kartonu tekmelik haline getirip kullandiysaniz, Yenimahalle stadinda maçiniz varsa, maça metroyla gelirken ivedik duraginda degil yenimahalle duraginda inip stada kadar yürüdüyseniz (ivedik duragi stada yenimahalle duragindan daha yakindir isimlere aldanmayin :)) Ankara'da futbol oynuyorsunuz demektir :lol: simdilik aklima gelenler bunlar

onurnazliaka · Site Admin Kayıt: Non 0, 0000

"anil_akalp"]Ankara'da futbolcu olmak... , Yenimahalle stadinda maçiniz varsa, maça metroyla gelirken ivedik duraginda degil yenimahalle duraginda inip stada kadar yürüdüyseniz (ivedik duragi stada yenimahalle duragindan daha yakindir isimlere aldanmayin :)) Yenimahalle Stadi'nda maçiniz varsa,maça metroyla gelirken isme aldanmayip Yenimahalle duraginda degil de ivedik duraginda in,p,bir de varsa 45 dakika içerisinde üç sefer transfer olanagindan yararlanarak 202 hat nolu Yenimahalle-ivedik Metro istasyonu otobüs hattini kullanarak Yenimahalle stadina ulastiysaniz siz Ankaralisinizdir.

Arda_Kucukahmetler · Site Admin Kayıt: Aug 09, 2003

Arabanizla yolda giderken günde en az 20-30 kez yerlerini ezberlemenize ragmen Melih Gökçek çukurlarina düsüyorsaniz gerçekten bir Ankarali'siniz. :twisted:

seyhun_akar · Site Admin Kayıt: Mar 16, 2003

daha duruyor mu o çukurlar yaw.. :)

Arda_Kucukahmetler · Site Admin Kayıt: Aug 09, 2003

"seyhun_akar"]daha duruyor mu o çukurlar yaw.. :) Offf durmak ne kelime daha da beter oldular. Her geçen gün yollar bozuluyor ama düzelten yok. Hatta Hacettepe Beytepe köprüsünden Eskisehir yoluna çikis yapilan noktada bir çukurlar var adam boyu. Dalgada hoplayan sürat teknesi gibi araçlar zipliyor. Geçen sene Eskisehir yoluna yol çizgisi çektiler ama nasil!!! Çukurlarin üstünden yol çizgisi geçirdiler. Çizgiler çukurlarla beraber alçaliyor ve geri çikiyor.Yuh diyorum... :? Bunun gibi bir dolu da örnek var...ama hangi birini sayayim.

erdem_ceydilek · Site Admin Kayıt: Oct 03, 2003

Arada degil geri kaldik Rüya YELSALI ODTÜ Sosyoloji Bölümü Ögretim Üyesi Doç.Ayse Saktanber, Büyüksehir Belediye Baskani Melih Gökçek'in dönemini elestirerek, "Arada kalmis degil, geri kalmis. Bildigimiz kent kültürü anlaminda son derece güdük kalmis, güdüklestirilmis bir sehir oldu" dedi. TUNALI Hilmi Caddesi'yle ilgili genis bir çalisma yapan ODTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Ögretim Üyesi Doç.Ayse Saktanber, Baskent'e ve yapilan son düzenlemelere iliskin gözlemlerini aktardi. Ankara için "Arada kalmis degil, geri kalmis" tanimini kullanan Saktanber, "Bildigimiz kent kültürü anlaminda son derece güdük kalmis, güdüklestirilmis bir sehir oldu. Hemsehrilerinin kabahati yok mu? Var. Ama ellerinden nasil kaydigini anlamadi insanlar" dedi. Ankara'daki yeni düzenlemelerin, insanlarin paylasim alanlarini daralttigini ifade eden Saktanber, kent kültürünün günümüz evrimini su sözlerle anlatti: "insanlarin alisveris yapabilecegi, dolasabilecegi bir sekilde var olabilecegi, sehri paylasabilecegi yerler çok kisitli. Bir "mall" (alisveris merkezi) kültürü bütün dünyada oldugu gibi, Ankara'ya da geldi. Ankara'da birbirinin ayni, o kadar çok merkez var ki! Alisveris merkezlerinin farkli fonksiyonlari ve gerekçeleri var, tamam; yine de sokagin yerine geçemez. Ankara muazzam bir rekabet kenti oldu. Farkli dünya görüsleri rekabet ediyor. Daha önce böyle degildi, belirli bir dünya görüsünün baskentiydi. simdi kent anlayisinin hakikaten çok ötesinde bir "banliyö yerlesmesi" var. Estetik planlama yok Hiçbir estetik planlama yok. Ayrica üçlü bir rekabetin de ortasindayiz; Keçiören, Çankaya ve Büyüksehir. Yeni yasam alanlari kuruluyor; ama nasil kurulduguna bir bakin. Sürekli bir otoyol-cadde, etrafinda apartmanlar. Sonra onlara muazzam fiyatlar biçiliyor. Ankara'nin gecekondulari, bir zamanlar dünya literatüründeki en düzenli gecekondulardi. Bir yandan da bu kadar kaldirim faaliyeti olan bir ülkede, bir metre düzgün kaldirim bulmak imkansiz gibi. Bunca senedir Ankara'dayim. Sokaklari tarif et deseler edemem; çünkü labirentlestirildi. Böyle bir kent olamaz. Ankara'da muazzam bir insaat kültürü var. Onlarin da akli bir tek alisveris merkezine eriyor. Ben mall'larin içinde sinemaya tikilmak istemiyorum. ikilem surada; sehir bir yandan çok farkli akslara dogru gelisiyor. Ankara'nin o klasik aksi yok artik. Siyasi merkezler de kayiyor; Basbakan Keçiören'i seçti kendine mesela. Güdüklestirdiler Arada kalmis degil, geri kalmis. Bildigimiz kent kültürü anlaminda son derece güdük kalmis, güdüklestirilmis bir sehir oldu. Kent tamamen estetik yoksunu, hiçbir sekilde düsünülmemis, düsünce fakirligiyle olusmus. Hemsehrilerinin kabahati yok mu? Var. Ama ellerinden nasil kaydigini anlamadi insanlar. Birileri bir yandan yeni anlayislarla bir seyler yapmaya çalisirken, bir yandan o asil doku tamamen bozuluyor. Koruyarak kullanma mantigi bize yerlesmedi. Örnegin araç trafigi korkunç.Yayalar son derece dar yerlere tikildi. Kaldi ki son düzenlemelerle daha da kötülesti. Otoyol geçirdiler sehrin ortasindan. Yeni trafik akisiyla öyle bir kesmekes var ki, son derece amorf, tanimsiz. Türkiye'de halkla iç içe geçerek, hemserileriyle birlikte düsünen kentler olmadi hiç. Ankara da keza böyle. 15 yillik Gökçek yönetimi hakikaten akla ziyan isler yapiyor. Ankara'daki durum su: Türk-islam sentezi Keçiören, liberal islamci gibi diyebilecegimiz bir Melih Gökçek vakasi ve son derece pasif bir Çankaya." http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=9245182&tarih=2008-06-23 ------------------------- eger bir gün temelli terk edersem bu sehri, sebebi yukarida koyuyla belirttigim yerler bunun en büyük sebepleri olacak!!

onurnazliaka · Site Admin Kayıt: Non 0, 0000

Oylar Hayri Gülle'ye,oylar Hayri Gülle'ye.Hayri Gülle'yle 2008'e hülle... :D ________________________________________________________________ Yerel seçimleri iyi incelemek gerekli.Ankara açisindan partilerin konumuna göre çok degisik açilimlar,seçenkeler gündeme gelebilir.Belki de hiçbir degisiklik de olmayabilir. ____________________________________________________________________ Olasi bir milletvekili erken genel seçimi veya araseçim durumunda da Anayasa'nin 127. maddesi devreye girmekte ve yerel seçimler öne alinma veya ileriye ertelenme durumuna düsebilmektedir. Ülkemizde olasi bir miletvekili seçimi ister ara seçim niteliginde olsun ister genel seçim niteliginde olsun görülmektedir.Bu nedenle yerel seçimlerin de kaderinin olasi seçimlerin durumuna göre belirlenecegi söyleyebiliriz.

anil_akalp · Site Admin Kayıt: Aug 07, 2006

Sözlükte gezinirken Ankara hakkinda gözüme çarpan bir yazi: Karanliklar sehri. Burada her sey siyah ve beyaz yasanir.ortasi yoktur. Sosyal iliskilerinde ya dostsunuzdur ya da düsman,sahte hiç bir sey yoktur.ögrenci kentidir. Burada saygi her zaman birinci plandadir. Her sey için insanlar siraya girer, kimse birbirini itip kakmaz.Yavsak insan sayisi oldukça azdir bu da mutluluk vericidir. Burada herkes kendi hayatini yasar, kendi yolunu bulur. Herkes birbirini tanir, büyük bir aile gibidir. Burada ya kendinizi çok iyi hissedersiniz ya da kötü. Hiç bir sey akisina birakilamaz. Hayatinizdaki tek tutarli noktadir Ankara; eger bir gün giderseniz o sizi bekler, döndügünüzde aynidir, degismemistir ve sizi tekrar kabul etmeye hazirdir. Kapris yapmaz, sorgulamaz. Ankara'nin gökyüzünü bir tek defa daha görebilmek bile ölümden vazgeçis nedeni olabilir.

ozan_guler · Site Admin Kayıt: Oct 22, 2003

ANKARA kardesliktir. “Bize gidelim” dir. “Bizde yiyelim”dir “Bizde kalalim”dir. “La bende para var oglum sen gel” dir. Beraber dayak yiyip, yillarca gülerek hatirlamaktir. Annelerin ogullarini sokaga gönderirken “dikkatli ol oglum” degil de “kimseye bulasma oglum” dedigi yerdir Ankara. “Yaninda kiz arkadasi var la bosver” dir Ankara. içindeki Anadolu hamurunu kaybetmeyen tek büyüksehirdir Ankara. iste bu yüzdendir ki; sizin orada dost dediklerinize biz Ankara’da “GARDAs” deriz.

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

sahane yazmissin Ozan,cigim. Bu yazdiginin aynisini wowturkey sitesine de yazarsan makbule geçer.

necdet_ozkazanci · Site Admin Kayıt: Apr 22, 2003

"ozan_guler"]ANKARA kardesliktir. “Bize gidelim” dir. “Bizde yiyelim”dir “Bizde kalalim”dir. “La bende para var oglum sen gel” dir. Beraber dayak yiyip, yillarca gülerek hatirlamaktir. Annelerin ogullarini sokaga gönderirken “dikkatli ol oglum” degil de “kimseye bulasma oglum” dedigi yerdir Ankara. “Yaninda kiz arkadasi var la bosver” dir Ankara. içindeki Anadolu hamurunu kaybetmeyen tek büyüksehirdir Ankara. iste bu yüzdendir ki; sizin orada dost dediklerinize biz Ankara’da “GARDAs” deriz. Yav GARDAsIM, n'aptin sen böyle la?! Neler yazmissin böyle babadostu? Eline saglik. Bazi kisimlari Angara'nin Polatli agzi gibi olmus... :wink: Polatli'da yasadiklarimizdan uydurarak bir ilave de ben yapayim: Ankara, bes kisi bir arabaya dolusup, aksam Polatli'dan Angara'ya "yasamaya" gitmektir. Angara'ya "yasamaya" gitmek! simdi gene var midir bilmiyorum ama, bizim gençlik zamanlarimizda "Angara'ya yasamaya gitmek" su anlama gelirdi: Polatli'da pavyon olmadigi için, pavyon ya da tavernada eglenmek isteyen samimi arkadaslar, Polatli'da içkili bir lokantada kafayi çektikten sonra devamini getirmek için, içlerinden birin "Hadi kalkin da Angara'ya yasamaya gidelim la!" demesi üzerine birinin arabasina dolusup Ankara'nin yolunu tutarlardi. Pavyonda da bir güzel eglenip kurtlarini döktükten sonra eger hesap ya da pavyondaki hanimefendiler yüzünden kavga çikmamissa, yolda da bir trafik kazasi olmazsa sabaha karsi saglam ve tek parça halinde Polatli'ya dönerlerdi. Ama tersi olup da kavga çikarsa ya da dönüs yolunda içkili araba kullanmaktan dolayi kaza meydana gelirse bazi sakatliklar olurdu tabii...

ozan_guler · Site Admin Kayıt: Oct 22, 2003

Gardasim, "Angara'ya yasamaya giden" ekibin içinde senin de oldugunu düsünüyorum da... Vay anam vay, neler olmustur kimbilir.

necdet_ozkazanci · Site Admin Kayıt: Apr 22, 2003

Yok gardasim, nerdee! Gerçi "Angara'ya yasamaya gitmek!" konusunda arkadaslardan birkaç defa teklif aldik almasina ama biraz bünyenin alkola karsi fazla dayanikli olmamasi, biraz da mahallenin okumus bebelerinden biri olarak pavyonda hesap ya da masaya gelen hanimefendiler yüzünden kavga çikmasindan ve kafayi gözü yardirmaktan çekinilmesi, bir de 80 kilometrelik dönüs yolunda her an sarampole uçmanin ya da hatali sollamaya kurban gitmenin an meselesi olmasi gibi sebepler Angara'ya "yasamaya" gitmemize engel oldu. Tabii delikanli adam Angara'ya yasamaya gitmekten korkmaz. Korksa da belli etmez. Tirstigini belli etmemek için baska bahaneler bulmak zorundadir: "Benim biraz karnim agriyor la, üsütmüsüm herhalde. Hapsuu! Eve gidip yatayim bari", "Yarin sinav var oglum, simdi gidip ders çalismam lazim", "Ya simdi gelirim gelmesine de bugün pederle kavga ettik biliyon mu? Yok geç geldin, erken gittin; yok evi otele çevirdin; yok su saçlara bak saçlara falan filan. Bildigin seyler iste. simdi gene bir baslar; ne haylazligimiz kalir, ne anarsitligimiz. En iyisi ben simdi eve gideyim de biraz gönlünü alayim!" gibi... Peki arkadaslar bu bahaneleri yer mi? Tabii ki yemez, ama yemis gibi görünür. Yeri geldiginde kendisi de bahaneler uyduracaktir nasil olsa... :wink:

aksitozkural · Site Admin Kayıt: Aug 27, 2002

( Su saclara bak saclara ) sozundeki sac ne anlama geliyor sokemedim 8)

necdet_ozkazanci · Site Admin Kayıt: Apr 22, 2003

"aksitozkural"]( Su saclara bak saclara ) sozundeki sac ne anlama geliyor sokemedim 8) Bildigin saç, Aksit Abi... "su saçlara bak saçlara!" sözünün kaynagi "Anarsitler (Anarsist denmez) gibi saç uzatmak!" fiilidir. Birazcik saç uzattigin zaman büyüklerin gözünde "Anarsit" oluyorsun. Zamanla "Anarsit" sözcügünü kullanmadan "Anarsit" demek için, "su saçlara bak saçlara!" gibi kizginlik ifade eden cümleler kuruluyor. Cümle, ayrica yine kizginlik içeren "Saçin batsin, meymenetsiz!" anlamina da gelmektedir. Bilmem anlatabildim mi? :wink:

selim_soyipek · Site Admin Kayıt: Jun 13, 2010

Söz konusu Angara"li olmak olunca döktürmüssünüz valla.Tamda dediginiz gibiydi Angara eskiden,su anda ne kadar bölyle bilmiyorum.Ankarali olmak deyince dutamadim kendimi aklima gelen bir kac mahalle anisida ben yazayim dedim. Kavga dedinizde; eskiden kavgalarda bi baskamiydi ne! Bizim mahalleye(Hasköy) Cincin den,Yenidogan dan atarabalariyla ,Demirkapinin ötesinden de otomobillerle dere kenarinda piknik yapmaya gelirlerdi(Operanin ordaki demir köprüden sonrasina demir kapi derdik)Envayi cesit yiyecekler, köfte kokulari,saz calanlar,Otomobillerin pikaplarindan gelen müzik nagmeleri,derede yüzenler,camasir legeniyle rafting yapanlar,cocuklar icin agaclara kurulmus salincaklar,ispanyol pacali ,Nejdet abinin bahsini ettigi o uzun sacli genclerin degisik danslari,sadece Angara havalari oynayan bizim maallenin bebeleri.Fakat en dikkat cen ise mahallenin Karaoglani,ayni karaoglan gibi giyinmis,saclari tipki karaoglan .Tek fark kilic yerine omuzuna capraz astigi saziyla at üstünde bütün gün dere boyu turlardi.Bütün bu görüntü Angaranin genel bir görüntüsüydü sanki.Haa bide memurlar var piknigede kravatli gelirlerdi bicogu. Bütün gün herkes öyle güzel eglenirdiki kimse kimseye yan bakmazdi,bakarsada sadece bizde olan ,yanda olmayan bir sey kesfedilip o sofraya gönderilirdi.Bu Angarada piknik yaparkene adetti. Ammaa bunun bide aksami var iste.Bütün bu güzelliklerden sonra tanimayan birine desenki" birazdan kavga cikar"hayatta inanmaz.Normali kavga cikmamasi iken hep tersi olur.Kavgada sanki adettendir.Nasil olur,neden olur anliyamazsin bir anda cingar cikar.Bazen cincin yenidogan kapismasina döner mahallenin bebeleri ayirmaya calisir,nede olsa evsahibi sayilir.Bazende bizim bebeler cincin yada Yenidogana karsi seklinde olur,bu durumda Cincin ve Yenidogan birlik olurlardi .O güzel sofralar rekor bi hizla toplanir atarabalarina yüklenirdi .Atarabalari taa anayola kadar taslanaraktan misafirler ugurlanirdi .Haftaya hicbisey olmamis gibi yine gelinirdi.Bir kac büyük kavgacilari baristirir her sey unutulurdu.Kavgalar henüz siyasi degildi,etnik ayricaliklar üzerine degildi. Amma bir gün kavga cikmadi.Hemide en cok kavga cikmasini istedigim bir gün!!! O hafta sonu ortokul ögretmeni ev ödevi olarak kompozisyon yazmamizi istedi.Konu: Haftasonu yasadiklarimiz ve gözlemlerimiz. Ogün bir baska gözlemledim bütün gün,normal zamanda dikkat cekmeyen bir cok ayrintilar hafizama not ettim.Aksama dogru sira geldi kavgaya.Bekliyorum her an cikabilir,Hatta iyi takip edersem kavga cikma sebebini bile yakalarim diye bosuna bekledim.Ogün kavga cikmadi.Nolacak simdi?Kompozisyon kavgasiz mi olacak?Bir ara kavga cikarmak bile aklimdan gecti ama isin icinde dayak yeyip kompozisyonda yedigim dayayagida yazmak var diye vazgectim.Eski bayat kavgalarida katmak dogru olmaz diyerekten kompozisyonu kavgasiz yazdim.Ögretmende sormadi zaten bunun kavgasi nerde diye ve iyide not aldigimi hatirliyorum buna ragmen.

necdet_ozkazanci · Site Admin Kayıt: Apr 22, 2003

Selimcigim ne güzel yazmissin, eline saglik... Eski zamanlara ait güzel anilarin anlatilip o zamanlari bilmeyenler için kayit altina alinmasinda yarar var.

abreg_celem · Site Admin Kayıt: Jan 03, 2005

Selim Abi eline saglik... Murphy kurallari çalismis yine! :wink: a|c