Alkaralar Dinlenme Tesisları Forum Ana Sayfası
 
Topyekn Bir Yalana Millete nanmak
Önceki başlık :: Sonraki başlık  
Yazar Mesaj
Ziya Adnan
Site Admin

Kayıt: May 06, 2003

Mesaj Tarih: 2007-11-07 04:16:17      Mesaj konusu: Topyekün Bir Yalana Milletçe inanmak… Alıntıyla Cevap Ver

8 – 0 lik Maça Dair… Kendi deyimiyle, Türkçe’nin saçini tarayan” adamin, Türk Edebiyati’nin ustasi Murathan Mungan’in müthis cümlesidir; ne zaman Türk takimlarinin maçlarini Avrupa arenalarinda izlesem aklima gelen, defalarca yazilasi, defalarca okunulasi; Herkes, bir baskasi olmak ister aslinda. Bu yüzden kimse kendisi kalamaz. Kimi insanlar da yüklenemeyecekleri ya da sürdüremeyecekleri masallari yasamaya kalkisir... Dün aksam ingiltere’nin Liverpool kentinde, futbolun besiginde, Anfield Stadi’nda, bir kez daha çikti o yalanin foyasi. Bir kez daha yalancinin mumu Avrupa maçlarina kadar yandi. Avrupa arenalarinda dün aksam, bir kez daha büyük yalan Türk Futbolu’nun yüzüne tokat gibi, bir kez daha Türk’ün Türk’e propagandasi, bir kez daha, “Üç Büyükler Masali”… Kendimi bildim bileli, bu masal, yurduma özel, tüm gazetelerde sayfa sayfa, hemen her gün, televizyon kanallarinda, hemen her futbol programinda. Sözüm ona 18 takimli göstermelik bir ligde, sürekli üç takimin tartisildigi, digerlerinini figüran olmaktan öte gitmedigi, adaletsiz bir düzende, sözde tarafsiz spor programlarinda ballandira ballandira… Hazin olan ise, Türk insaninin inanmis olmasi bu masalin gerçekligine.. Van’dan Edirne’ye, yediden yetmise… Tüm çocuklugumuz, gençligimiz, bu “Üç Büyükler” masali ile geçti, bikmadik, usanmadik, dinledik. Ve zamanla, bilhassa özel televizyon kanallarinin reyting kaygisiyla bu “Made in Turkey” patentli masal, giderek paranoyak bir ask hikayesine dönüstü. Biz hep dinledik, çoklari inandi… Kimileri zamanla anladi bu masalin aslinda Türk’ün Türk’e propagandasi oldugunu. Neredeyse her Avrupa macerasindan sonra tepetaklak olusumuzdan, Avrupa kupalarinda sifir puan çekerek eve dönüsümüzden, ve en zengin takimimizin bile tarihinde sampiyonlar Ligi’nde bir üst tura çikamamis olmasi gerçeginden sonra anladi. Nice tekinsiz Avrupa gecelerinden sonra anladi. Hükmü yalnizca bayragimizin dalgalandigi topraklar üzerinde süren bir masalin topyekün bir palavra oldugunu, yalnizca o topraklar üzerinde yasayanlarin bu masalin gerçekligine inandirildigini… Nasilsa kolaydi “büyük” sifatini kazanmak, onca fakirligin, onca kabullenmisligin, onca ezilmisligin, onca küçük olmayi hepten kabul etmislerin, onca figüranin arasinda kolaydi. Arkalarindaki medya destegi, rayting kavgasi, her sene transferlerde har vurup harman savurduklari milyonlarca dolar ve sözüm ona tarafsiz spor programlarindaki her daim boy gösteren portreleri, yeterdi nasilsa “büyük” masalini devam ettirmelerine… Genelde kendi vasat ligimizde iyi de oynasalar kazanirlardi, kötü de… Ve yenseler de yenilseler de medya hep onlardan bahsederdi, digerlerini yok sayarak… *** Bu Avrupa maçlari hadisesi ve sampiyonlar Ligi icat olana kadar isleri genelde tikrinda gitti. Mutlu mesut oynadilar büyük rolünü, inandilar. Daha sezon baslarken sampiyonluk kupasinin hangi sehre gidecegi bilerek inandilar. Formalara göstermelik yildizlar, balkonlara flamalar, köprülere bayraklar. Ancak isin baska bir boyutu vardi her hikayede oldugu gibi. Küçüklerin içinde “büyük” olmak kolaydi ama, gerçek büyüklerin içinde her an mümkündü belali bir gecenin çikip gelivermesi. Ve cogu zaman öyle de oldu… Tipki geçen aksamki Liverpool felaketinde oldugu gibi… Eloglu rekabetin oldugu ortamdan geldigi için, oynadigi lig kuruldugundan beri 28 tane degisik sampiyon gördügü için, rekabete aliskin oldugu için, 19 günde 6 maç oynadigi için, sen devre arasinda 49 gün tatil yaparken o sürekli maç yaptigi için, kayrilmadigi, kollanmadigi için, her maçinda kora kor futbol oynadigi için, ucuz penaltilarla, haksiz kartlarla maç kazanmadigi için dinlemedi bu “Made in Turkey” patentli “büyük” masalini. sampiyonlar Ligi’nin gol rekorunu kirdi, kasti kavurdu. Bir kez daha alay konusu olduk eloglunun topraklarinda. Bir kez daha basimiz önümüzde döndük kürkçü dükkanimiza, , bir kez daha büyük Türk yalani... ”Her hafta Sizinle oynayabilir miyiz?” tezahürati yankilandi tribünlerde, alayci mansetler gazetelerin spor sayfalarinda. Müthis yalan ortaya çikti bir kez daha. Yine tekinsiz Avrupa gecelerinden biri daha. Ama önemli midir bizler için alay konusu olmak? Nasilsa bir kaç gün sonra kendi çöplügümüzde ötecektir borumuz. Onca fakirligin, onca kabullenmisligin, onca ezilmisligin, onca küçük olmayi hepten kabul etmislerin, onca figüranin, arasinda yine “büyük” olunur nasilsa. Unutmaya alismis bir toplumun bu faciayi da unutmasi zor olmayacaktir. Zaten nasilsa “büyükler” masalina alismistir Türk insani, masal devam etmelidir, her kosulda devam etmelidir, malum ‘Türkcell Süper Lig Hiç Bitmesin’ meselesi. Kendi liginin kalitesini yükseltmedigin, rekabeti artirmadigin, futbolu daha adaletli bir oyun haline getirmedigin, Türk futbolunu üçlü oligarsiden kurtaramadigin, her takima esit davranmadigin sürece daha nice tekinsiz geceler bekler seni, Ama simdi sen, bir daha ki tekinsiz geceye kadar yasa sadece kendi inandigin “Üç Büyükler” masalini… inanmaya devam et, bir daha ki futbol faciasina kadar… Ziya Adnan
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
Baris_Ugurlu
Site Admin

Kayıt: Oct 27, 2007

Mesaj Tarih: 2007-11-07 09:15:40      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Bu sefer hiç gecikmemissiniz, çok hizlisiniz.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
Can_ALAKOC
Site Admin

Kayıt: Apr 27, 2004

Mesaj Tarih: 2007-11-07 09:47:40      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Tamam bence Ertugrul Saglam iyi bir teknik direktör degil ama dünkü hezimetin tek açiklamasi var: o da Demirören'in 3 gündür telafuz ettigi ligden çekilip PAF takimla oynama zirvaligi. Beni anormal sinirlendiren bu tepki, sevince bogan bir sonuçla karsilastirdi. Tokat gibi bir cevap! 8! Ancak kimse bundan bahsetmiyor veya bahsedemiyor. Olayin gerçek nedeninden...Yoksa bu sonucun futbolla falan açiklanacak hali yok. Düpedüz konsantrasyon (eksikligi bile diyemeyecegim) yoksunlugunun sonucudur. Rakibin de kalan 3 maçta 9 puana oynuyorsa ve Liverpoolsa "the tabele"de(http://www.youtube.com/watch?v=ChkFtdzDKxs) görecegin skor budur.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Yazar Mesaj
haydar_gerlevik
Site Admin

Kayıt: Apr 03, 2003

Mesaj Tarih: 2007-11-07 15:23:42      Mesaj konusu: Alıntıyla Cevap Ver

Dikkatimi çekti NTV deki bayan sunucu maç skorunu söyleyemedi sadece farkli yenildi dedi ve gol atan kisiyi saydi sanki 4-0 yenilmis gibi. Bu masal devam eder gider 8 degil 88 sifir olsa bile.. Bu sene ilk kez katildigi UEFA da geçen yilin çeyrek finalistini ezerek eleyen Erciyes için A.madrit maçinda farkli yenildikten sonra bir mesaj gelmisti..Bu takimlari neden Avrupaya gönderiyorlar puanimiz düsürtüyorlar diye. Oysa rüyadan uyansa bilecekti ki son 10 yilda Avrupada basarili olmus takimlar (gitmeleri engellenmesine ragmen) Anadolu takimlari idi.Gençler, Denizli, Kayseri, Erciyes, Malatya.. Oysa her yil giden bu 4 takim ne basarioi kazandi 50-60 kez gittikleri Avrupadan..Hala ayni terane "Tecrübesizdik yoksa yenerdik elrdik ezerdik vs "
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder E-mail'i gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et
Mesajları göster:    
Forum kilitlenmiştir Forum kilitlenmiştir